...
Annesiyle tanışacağım günü sabırsızlıkla bekliyordum. Daha önce eski erkek arkadaşımın annesiyle tanışmıştım ama tam bir hüsrandı. Eski erkek arkadaşımın annesiyle buluşmam hastanede olmuştu. Çocuğun kalbinde rahatsızlık vardı ve kontrole gitmiştik anneside ordaydı ve yanına gidip elimi uzattım şöyle dedim "Merhaba, tanıştığıma memnun oldum" elim havada kalmıştı. Elini uzatıp bana merhaba demeyi geçin, yüzüme bile bakmadan beni süzdü. Kısa t-shirt, deri ceket ve yüksek bel pantolon vardı üzerimde. Uzun uzun süzdü ve arkasını dönüp gitti. Çok üzülmüştüm resmen yüzüme tokat atmıştı. Yine aynı şeyler olacak sandım, korkuyordum.
Tanışacağım gün yaklaşırken onun annesi ya beni sevmezse diye düşünmeye başladım. Çünkü bir önceki sevgilisi çok tatlıymış ve ilişkileri çok duygusalmış. İster istemez korktum ama korkumu belli etmedim. Ya aynı şeyleri yaşarsam?... İşin kötüsü onların evinde buluşacaktık yani laf söylerse kaçma şansım yoktu... Tanışacağım gün geldi ve sabah uyanıp hazırlanmaya başladım ve yola çıktım...
Vapur rıhtıma yanaştı, indim ve ona doğru koştum "Ben geldiiim" dedim ama onda bir soğukuluk vardı. "Ne oldu? Hadi gidelim, yolda anlatırsın" dedim. Gidemeyiz dedi, sebebini sordum ama cevabına çok olmuştum. "Annem istemiyor" dedi. Beynimden vurulmuşa döndüm, benim için gün başlamadan bitmişti. Sesimi çıkartmadım Olsun demekle yetindim. Arından bulunduğumuz yerin merkezine doğru yürümeye başladık. Sürekli konuşuyor bir şeyler anlatıyordu ama bana sesler boğuk boğuk geliyordu. Bi sokağa girdik ve tüm dükkanlar gelinlikçiydi, Çok fazla gelinlikçi var burada dedim. "Tesadüf olabilir" dedi... Mutlu olmuştum geleceğimizi düşündüğünü hissetmiştim. Cevap vermedim çünkü utanmıştım. Bu muhabbetleri pek sevmiyordum ama nedense hoşuma gitmişti. Biraz daha yürüdükten sonra bir yerde oturduk ve o ergenlik anılarını anlatmaya başladı. Çok tatlıydı, o kadar sakin ve tane tane konuşuyorduki anlattıklarını asla hatırlamıyorum. Sadece mimiklerine ve yüz hatlarına odaklanmıştım. Yüzünü çok net hatırlıyorum. Bateri çaldığı videoları izletiyor, dövmelerinin anılarından bahsediyordu. O kadar güzeldi ki büyülenmiş gibiydim... Gün batmaya başlamıştı ve benim 2 saatlik yolum vardı. Vedalaştık ve yola çıktım.
Üzerinden 1 hafta geçti ve ilk kez sorunsuz birkaç gün geçirmenin mutluluğunu yaşıyordum. Tekrar eski güzel günlerimize dönmüş, sosyal medyadan birbirimize güzel göndermeler yapıyor ve günlük olaylardan bahsediyoruk. Onsuz gezdiğim yerlerin fotoğraflarını çekip ona gönderiyordum. Hatta bir gün eski bir evin fotoğrafını çekip onun hakkında yazı yazmıştım. Yazıyı ona gönderdim ve imla hatalarını düzeltmesini istedim. Düzeltmişti hatta daha da güzelleştirmişti ama o başka bir şey istedi... "O eve gidelim, bahçesinde biz de fotoğraf çektirelim" dedi. Şok olmuştum ve kabul etmedim (neden etmediğimi hâla hatırlamıyorum ama pişmanlığını çekiyorum). Konuşma sonunda sonraki buluşmamızın planını yaptık.
Devamı 6. bölümde... 💫