19. Bölüm: Valiz

142 19 0
                                    

Şarkı: Aslı Güngör - Söylenmemiş Sözler

Kendimi eve attığımda Eylem mutfaktan elleri köpüklü olarak çıktı. Kafasındaki siyah peruğa soğuk bir bakış attıktan sonra taktığı kahverengi lenslerin midemi bulandırdığını hissettim.

Kesinlikle tanımadığım bu yabancı bildiğim sesiyle adımı söyleyip durakladığında kafamı kaldırıp "Ne var?" dedim omuz silkerken.

Umursamaz tavrım onu bir an serseme çevirse de kuru bir öksürükle toparlanıp "Bana hâlâ kırgın mısın?" diye sordu tedirgin bir sesle.

"Tanımadığım insanlara karşı hiçbir kırgınlık ya da nefret barındırmıyorum bayan." Yanından tozu dumana katacak şekilde geçip kendimi odama kilitlediğimde mutfaktan gelen seslerle işine geri döndüğünü anladım.

"Buradan gitmeliyim. Belki her şeyden kaçmak daha kolaydır. Başka bir şehire gidebilirim." Oradan oraya dolaşırken aklımdaki bu fikirleri uygulayıp uygulamamak arasında kalırcasına dudağımı ısırdım.

Ne yazık ki, geçmiş insanın peşini bırakmıyordu.

Ancak, bir şekilde yoluma devam etmek hatta yeniden hayatıma başlamak zorundaydım.

Defterimi açarak oturduğumda aklıma gelen ilk cümleyle gülümseyip şöyle yazdım.

Geçmişinle yüzleşemezsen geleceğini harcarsın.

Kaçtığım şeyin böylesine doğru olması, bana hata ettiğimi gösteriyor durumda kalması kalbimi döverken yutkunup boğazımdaki timsahın beni yutmasını diledim. Gözlerim dolarken yerimden hızlıca kalkıp sandalyenin devrilmesini umursamadan giysi dolabımın alt rafından çıkardığım valizi açtım.

İçine ne var ne yoksa doldurduktan sonra kaçmak gibi bir hataya düşeceğimin ve geçmişe sırtımı döneceğimin garantisini beynime bildirdikten sonra valizi kapatıp sırt çantamı taktım. Telefonumu cebime atarak valizi - neyse ki tekerlekliydi - sürüyerek odadan çıktım.

Eylem mutfaktan çıkmış, salondaki yerini almıştı. Tekerlek seslerini duyduğunda açık olan kapıdan bakıp şaşkınca açtığı ağzıyla ayağa fırladı.

"Nereye gidiyorsun? Öylece çekip gidiyor musun?" Bağırmasını göz ardı ettikten sonra ayakkabılarımı giyip sürüdüğüm valizle beraber dışarı çıktım.

Biraz birikmiş param, kredi kartlarım ve kimliğim yanımda, çantamın içindeydi. Geldiğim yere Antalya'ya dönme kararımı gerçekleştirmeme az kalmıştı. Lisedeyken kaldığım evi hatırladığımda gülümsedim.

Ev sahibi tekrar geri dönersek diye, evi satmayacağını söylemişti. Beni severdi. Yaşlı, hoş bir bayandı.

"Derin bekle. Şimay'ı arıyorum." O telefonunu tuşlarken yanımdan geçmekte olan taksiyi elimle durdurup valizi arka koltuğa kaldırıp öne bindim. Kemerimi taktıktan sonra "Otogara," dedim kendinden emin çıkarmaya çalıştığım kısık sesimle.

Ruhu Yaralı Kız (Tamamlandı.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin