ŞEYTANLA ANLAŞAN KADIN

KÜSKÜNÜM

Su ani bir kalkış yapıp hızlıca merdivenden inip odasına girer girmez kapıyı kapatıp odada bulunan eşyaları eline ne geçirdiyse fırlattı duvarlara yeter yeterrrrr diye haykırmaya başladı sesleri işiten Eylül ay bismillah diyip sadem le hızlıca terastan indiler elini kapı koluna atıp kapıyı yenteleme çalişti saden Eylül sademin elini tutup diyer eliyle parmağını kaldırıp dudağına götürüp sus işareti yaptı bekle iyice siniri geçsin dedi sadem şaşkın bakışıyla kaşlarını öne çatıp niye bekliyor diyecesine baktı Eylül eliyle bekle dedi diyer eli kapı kolundaydı bir süre sonra kırılacak eşya kalmadı fark edip sesler durdu hıçkırık sesi iyice yükseldiği zaman şimdi diyip Eylül kapıyı açıp içeriye girdiler Eylül yatağın yanına iki dizini karnına koyup iki ellerini parmaklarını ağzında ısırıp ağlayan su un yanına oturup başini göğsüne koyarak ağla canım ağla sadem olup biteni izleyip bir elini kaldırıp başina koyup diyer elini yana açıp kalçasına vurup aman Allahım diyip yerdeki eşyalara elini atıp kaldırdı olup bitene anlam veremedi bir kaç eşya kaldırdıktan sonra odadan çıkıp terasa dönüp masanın üzerindeki sıgara baketinde bir sıgra çıkarıp yaktı paketi ve çakmağı alıp aşağıya indi odaya girip iki sigara daha paketten çıkarıp yaktı onlara uzattı Eylül içten içe bir of çekip al güzelim diyip su un parmakların arasına sigarayı bıraktı su iki üç yudum alıp ani bir kalkış yapıp dış kapıya doğru yönlendi kapını arkasında bulunan askılıkta çantası alıp hızlıca merdivenlerden inmeye başladı Eylül arkasında bağıra dururken sadem abla nereye gidiyor dedi Eylül işte su bu bilinmez kapalı kutu hiçmi abla anlatmadı kendini yok anlatırsan güçsüz olurum insanlar zarar görür der hep benim yüzümden kimse mutsuz olmasın ama bir gün anlatırım dedi o gün hangi gün bilinmez ya canım K b ma diye ekledi Eylül hayır abla önemli değil gel canım sen çok yoruldum vede üzdük seni gel biraz dinlen uyu ben kalacak yerini göstereyim yok abla su kafama takıldı o gelmeden uyuyamam keşke hiç anlatmasaydım ya üzülme senlik bir şey yok sadem o iki kadeh daha içip gelir gerçek abla yinemi içecek evet vaybe su arabasına binip ürkücü okadarda karanlık olan o sokağa doğru arabayı kullanmaya devam etti Bir an gözleri dikiz aynaya takıldı iki çift göz görür gibi oldu ani bir fren yapıp arabanın arka koltuğuna baktı sür diye bir cevap aldı ne istiyorsun benden diye bağırdı ellerini direksiyon kutusuna vurarak sana bir not yazmiştik görmedinmi duvarda kanlarla yazılı notumu almadınmı aldım notunu işte yüz yüze buradayım insanlara zarar vermeyi bırak kime elimi atıyorsam kimseyle bir şey paylaşmak istesem ya dokunduğum her yer beyaz ise kara oluyor acı çeken tüm insanlar beni buluyor. Benim bir suçum yok insanlar bir birlerine hayatı zehir eden biz sadece seyirciyiz hayır seyirci değilsiniz siz yaptırıyorsunuz hani bir laf var insanlar kullanır bir gün şeytan der Allahım benim bir suçum yok ben insanlara uydum 🤣işte bu çok doğru bir cümleymiş yine görüşeceğiz sağda dur tam inerken ha unutmadan daha sık görüşeceğiz diyip kapıyı kapattı su derin bir nefes alıp yola devam edip kısa bir süre sonra herzaman gittiği barın önüne park etti arabayı içeriye girip barın sol tarafında karanlık bir köşedeki boş olan sandalyeyi fark etti oraya doğru yönelip oturdu sağ elini kaldırıp içki istedi barmen herzamankidenmi diye seslendi su başini salladı barmen küçük bir kalın bir cam bardağı çıkarıp içine bir miktar absent doldurup az biraz su istermisiniz olsun şeker yok eklemeyin içki bardağını su hanım buyurun su bardağı eline alıp bir yudum aldı boğazını yaka yaka aktı aşağıya acı çektinin hisiyatını veriyordu tam o anda bir cümle duydu absent su cümlenin kullanıldığı yöne baktı ne diye sordu absent absent ne diyorsun be yabancı adam ekledi içtiğiniz içkinin adı eeee nolmuş yabancı adam yine ekledi diyer adı yeşil peri ilk bardaktan sonra olmasını istediğiniz şeyleri sanki öyleymiş gibi görürsünüz ikinci bardaktan sonra hiç yokmuşlar gibi olur son bardakta ise gerçekten nasıllarsa aynen öyle görmeye başlarsınız ki,işte bu dünyanın en berbat duygusudur.nesin sen içki doktorumu diye sordu su yabancı adam aldırış etmeden devam etti rakı,votka,cin,konyak,tekila ve viski gibi bitkilerin damıntılarak fermante edilmesiyle üretiliyor arkol oranı hacmen yüzde 45 ile yüzde 75 arasında değişiyor genellikle Pelin otu ve yeşil onusondur onun için bitki rengi almiş yeşil su iki elini bir birine vurup alkışlayıp masadan kalkıp hesabı ödeyip bardan çıkıp arabasına yöneldi yabancı adamı yerinden kalkıp hesabı ödeyip çıktı yabancı adam barmene dönüp helal olsun kadın tökezlemedi bile kim bu diye sordu barmen avukat o avukat ne avukatı insanların avukatı diye cevap alan yabancı adam biraz gülümsedi bunlar hep deli diyip oda kalktı bardan dışarıya çıkıp yürümeye başladı gecenin karanlığında kayboldu .....