4 | Black

2.1K 212 113
                                    

'Aklımdan geçen saçma sapan hakaretler salak saçma fikirler... evet doğru gidesim yoktu. Çünkü yıllardır bu çektiğim acıdan o beni çekip aldı. Ama sex kölesi olmazdım. Bunu kendime yapmam' yoongi konuştu içten içe

Hoseok ayakta ona aval aval bakan yoongiye dönerek

"Yemek yer misin kaldırayım mı?" Demişti

Ilk başta biraz sendelesede oturarak ağzına bi peynir parçası atarak yemek yemeye başladı.

Hoseok yemeğini daha bitirmemişken karşısındaki meleğe değdi gözleri 'Bu bir tanrıça olmalı'
demişti ona bakarken beyniyle bağlantısı kopan adam. Bu kadar güzel olan biri bi sürtük barında ziyan edilemezdi.

Onu istiyordu. Her sabah onu görmek, her gün onunla olmak istiyordu. Bu duygunun nedenini anlayamadan.

Yoongi yemeğini yemeye devam ederken hoseok ayaklandı ve mutfaktan çıktı. Odasına gitmesi gerekiyordu. Arkasından gelen ayak sesleriyle kim olduğunu bilen bir tavırla geriye dönen yoongi ile karşı karşıya geldi hoseok.

"Ne oldu yoongi?"

"bilmiyorum efendim."

Hoseok yoongi'nin ne demek istediğini anlamıyordu. Neden sebebini bile bilmeden peşinden geliyordu ki

"Ne diyorsun yoongi anlamıyorum"

Yoongi son kararını söylemek veya söylememek arasında kaldı.

Söylerse burada kalacak haftada en az 1 kez tecavüze uğrayan biri olarak geçirecekti hayatını söylemez ise açlıktan ölecekti.

"Teklifinizi kabul ediyorum efendim. Sizin köleniz olmaya hazırım." Dedi ve önünde saygıyla eğildi.

Hoseok şaşırmamıştı. Beklediği bir hareketti
"Peki yoongi. Gel o zaman sana yeni odanı ve evi gezdireyim"

Yoongi'nin elini tuttu ve bir kaç saniyeliğine dünya mükemmelleşti sanki. Hoseok elin sahibine baktı, önüne dönerek gülümsedi naifçe.

Üst kattaki odaya götürdü onu, şimdilik bu oda onun odası olacaktı. Biraz daha rahat hissettiğinde ona ait bir oda hazırlayacaktı.

Kapıyı açmaya hazırlanıyorken bu kararından emin olmak adına yoongi'ye dönerek
"Bunu istediğine emin misin yoongi?"
Diye sordu. İçindeki korku ve sabırsızlığı bi kenara atarak

"Evet hoseok eminim" dedi.

Çok güzel ve dekorasyonu şahane bir odaya girmişlerdi. Odanın tam ortasındaki geniş ve konforlu olduğunu belli eden yatak, yanlarında komidinler ve tam yanlarında büyük ve güzel gardrop vardı.

Hoseok yoonginin elini tutup yatağa yavaşça oturturken konuştu.

"Kurallarımız olacak"

Yoongi garipsedi bi anlık, bunu duymuştu bir kaç yerde ama yaşayacağını hiç düşünmezdi

"nedir peki?"

Hoseok konuşmasına devam etti aynı tonla.

"Kural 1 bana babacık diye hitap edeceksin. Kural 2 ba-"

Yoongi araya girerek konuştu. şaşırmıştı. anlamını bile bilmiyordu.

" ba-babacık mı?"

"Evet yoongi babacık. Kural 2 ben yanında olmadığım sürece bu evden hiç çıkmayacaksın. Hafta sonları istediğin her yere gidebiliriz ama hafta içler olmaz. Kural 3 yasaklı odalar var ve evde kameralarda, odalara girdiğin taktirde senin için hiç iyi olmayan şeyler gerçekleşecek."

Yoongi şaşkın şaşkın hoseok'un yüzüne baktı. Bu kurallar neydi ki şimdi?

"Kural 4 benim isteğim olmadığı sürece bana dokunmayacaksın, tabi ki bende sana. Kural 5 çok soru sormayacaksın. Kural 6 ve son bu dediklerimi yapmazsan ağır cezalar alırsın yoongi."

Şaşırmıştı. bunu belli etmemek elde değildi. Yoongi sadece bu dediklerini yapacak ve bu güzel evde konfor içinde yaşayacaktı. Kim kime bunları yapar ki bu devirde diye düşündü.

Hoseok yoongiye bakarak ayaklandı ve konuştu.

"Evet bu dediklerimi yapıp burada kalacaksın. Şimdi gitmem gerek. Akşam gediğimde seni görmek istiyorum, ve hayat hikayeni dinlemekte."

Yoonginin gözleri doldu. Hayat hikayesi mi? Sadece bu kelimeyi duyduğunda bile gözleri dolarken nasıl anlatacaktı çektiği acıları.

Hoseok yoongi'yi ayağı kaldırdı, Yoonginin yüzünü ellerini arasına alarak

" Şştt!Şimdi değil bebeğim. Akşam gelince duymak istiyorum herşeyi" dedi.

Yoongi'nin dudaklarına bir öpücük kondurdu ve evden ayrıldı.

Say what you want | sopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin