DİLHUN

27. Bölüm

Efe çorbasını içince salona geçmişlerdi.

Güney:

"Uyumak ister misin biraz daha?"

Efe:

"Hayır."

Güney:

"Abiciğim yatıp dinlen işte." derken asıl amacı Songül'le yalnız kalıp konuşmaktı.

Efe:

"Uykum yok." dedi sinirle.

Güney:

"Odada oyuncaklarınla oynar mısın peki?"

Efe:

"Hayır."

Songül:

"Güney ben gideyim sen de Efe'yle ilgilen en iyisi."

Güney:

"Yok yok otur. Efe yanımızda oturur bizim."

Songül:

"Zaten pek bir şey kalmadı. Okulda bakar tamamlarız artık."

Güney Songül gitmesin diye bahane bulmaya çalışıyordu.

"Çizimde aksesuar detayı eklemedik. Ona bakalım."

Songül kararsız gözlerle bakarken Efe yanına gelip elini tuttu.

"Gitme..."

Songül elini tutan Efe'ye bakıp gülümsedi.

"İstemiyor musun gitmemi?"

Efe:

"Hayır." dedi uzata uzata.

Songül Efe'nin saçlarını okşadı.

"Tamam biraz daha kalayım o zaman."

Efe keyifle gülümserken Güney'in de yüzüne bir gülümseme yayılmıştı.

Güney:

"Efe hadi sen şu kanepeye uzan. Biz de ödevimize bakalım."

Efe kalkıp ikili koltuğa uzanırken Güney Songül'ün yanına oturmuştu.

Songül ve Güney uzun bir süre projeyle uğramışlardı.

Artık yavaş yavaş akşam olurken Songül saatine baktı.

"Ben kalkayım artık. Kalanlara da okulda bakarız."