Famous Love ✔ | Kai

29

MİNKİ VE LUNA ÇİFTİ ---

Minki'un araması ile artan heyecanımı bastırma çabalarıyla telefonu açtım.

'' Ov Minki! ''

'' Ah Luna! '' dedi. Aynı anda gülmeye başladık. Hala garip geliyordu.

'' Çok garip değil mi? '' dedim biraz doğal olmaya çalışarak.

'' Evet. Neredeyse bir ayı doldurduk ama hala. Çok garip ama hoş! ''

'' Ah- Evet! ''

'' Luna. Buluşmak ister misin? ''

'' Ne? Ah şey olur? Prova yok bugün. ''

'' O zaman bir saat sonra seni almaya geliyorum! ''

'' Tamam! '' dedim ve birden telefonu kapattım.

Acaba yanlış mı anladı?

Yoksa artık onu sevmediğimi düşünmeye başladıysa.

Neredeyse bir aydır sevgili olmamıza rağmen hala konuşurken ya da buluşurken tereddütlü, heyecanlı ve garip davranıyorduk.

İlk buluşmamız da elimi tutmak için izin almıştı.

İkinci buluşmamızda da bana sarılmak için izin almıştı.

Üçüncü buluşmada da beni yanağımdan öpmüştü.

Aynı evde kalmamıza rağmen- Zee ile ayrıldıktan sonra April Unni'nin ısrarı ile onların evine taşınmıştım-, evde doğal dışarıda anormal davranıyorduk.

April Unni ile konuştuğumda bana Minki'un utangaç bir yapısının olduğunu, korumacı ve sevecen olduğunu söylemişti. Birbirimize alışmak için zaman vermemiz gerekiyordu.

Her şey Zee ile ettiğimiz o büyük kavgada başlamıştı. Eve gelmişti ve bana istediğini yapacağını söylemişti. O zaman April Unni ve Paradise evde yoktu. Tek başımaydım ve savunmasız. Benim dirençlerime zıt gelerek, salonun ortasında zorla öpmeye ve giydiğim tulumu çıkartma çabalarına girmişti.

Ne kadar itsem de ona vursam da işlememişti.

'' İstediğim şeyi aldıktan sonra bırakacağım! '' seni demişti ve beni sertçe kanepeye yatırmıştı.

Çırpınıyor ve çığlık atmaya çalışıyordum. Tulumumun ilk düğmesini çıkarttığı zaman tüm umudumu kesmiştim ama çığlık atmayı bırakmamıştım.

Sonra ne olduğunu bilmeden Minki gelmişti ve Zee ile kavga etmeye başlamıştı.

Ben şoku atlatmaya çalışırken, Minki; Zee 'yi iyi bir benzetim evden göndermişti. Bana baktığında ne kadar utansam da kımıldayacak halim yoktu. Yanıma gelip tulumumun düğmesini başlamıştı. Açık olan düğme ile, içinde duran beyaz tişörtten dolayı iç çamaşırlarım görünüyordu. Minki hiçbir şey görmemiş gibi davranarak beni kucağına almıştı ve sıkıca sarılmıştı. O gece onun kucağında saatlerce ağlamıştım.

O günden sonra Zee dava kararıyla şirketten ve müzik hayatından çıkartılmış ve tecavüz nedeniyle de sadece hafif ceza bir yıllık hapse mahkûm edilmişti.

Minki 'la o günden sonra uzunca görüşmüştük ve birbirimizden hoşlanmaya başlamıştık. Minki'nin bana açılmasında Bay Han yardım etmişti. Ve artık bu durumdaydık.

Saatin yaklaşması ile artan heyecandan dolayı halıya takılıp düşmüştüm. Dizimi feci bir şekilde acıtmış olmamın acizliği ile kanepeye oturdum. Dizlerinden yırtık ve yıpranmış kot pantolon, üzerine de beyaz gömlek giymiştim. Saçlarım her zamanki gibi açık ve dalgalıydı. Hafif bir makyaj yapmış ve daha dün aldığım beyaz topuklularımı giymiştim.