Markete birkaç şey almak için girmişti oysa ki, kalbini vermek için değil...
Emir'le Ayda'nın garip ama tatlı hikayesine hazır mısınız?
*Bu bir yarı texting❤️
Not: Ciddiye almanız gereken bir kitap değil ve ya özenle yazılmış bir roman.
Sadece eğlen...
Okula doğru giderken kulaklığımda çalan şarkı bana huzur veriyordu.
"Yar bana düşmanım ol gel.. Düşür beni koynuna boğuver.. Bu garibin ömrü sensiz geçer mi?"
Emir'e aşık olduğumdan beri melankolik şarkılar dinliyordum. Gerçi aşk sayılmazdı pek, küçük bir hoşlantı. Ben böyle birisi değildim ya!Keşke o gün o markete girmeseydim. En azından şimdi beş saniyede aşık olduğum biri için depresyonda olmazdım.
Telefonumu çıkarıp selfie çektim ve hikayemde paylaştım. Takipçilerim iki bin'i geçmişti. Hikaye atmasaydım eğer aktifliğim düşecekti. Sosyal medyada sıkı bir kullanıcı değildim fakat bir bloğum ve kendime göre küçük bir kitlem vardı. Samimi bir ortam olduğu için iyi vakit geçiriyordum, ha birde iki bin olsam bile bir çok haterim vardı, bir sorundu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Biraz daha yürüdükten sonra sonunda okula varmıştım. İlk dersimiz tarihti. Büyük ihtimalle uyurdum çünkü tarih hocamız yine kendi askerlik anılarını anlatacak bizi sıkıntıya boğacaktı. Gerçi her gün aynı anıları ısıtıp ısıtıp önümüze koyuyor, sonra da ben bunu anlatmış mıydım diyordu. Anlayacağınız, işimiz zordu.
Sınıfa geçip yerime oturmamla birlikte Aysu üzerime sorular yağdırdı. Ne bekliyordun ki Ayda? Kulağımın dibinde cırlıyordu resmen..
"Hangi ara gördün sen o çocuğu? Hemencecik aşık mı oldun, ay olmamışsındır hoşlanıyorsundur kesin. Konuştunuz mu hiç? Baktı mı sana Ayda?" Aysuyla dedikodu bültenine hoş geldiniz..
"Kulağımı siktin Allahın belası!Numarasını bulup anonimden yazdım işte."
"Engelledi değil mi?"
"İlk engellemek istedi ama sonra yola getirdim."
"Tanıyor mu seni?" Bir kaşını kaldırıp bana baktığına kalemliği yüzüne fırlattım.
"Kıçınla mı dinliyorsun sen beni? Anonimden yazdım diyorum. Bana bakar mı sence o?"
"Niye ya?O kadar da kötü değilsin." Gözlerimi devirip önüme döndüm. Telefonumun titrediğini hissettim ama umursamadım. Saçma "Vodafone" mesajlarındandı kesin. Bir kere daha titrediğinde merakıma yenik düştüm ve telefonumu elime aldım. Gördüğüm mesajla gözlerim şaşkınlıkla aralandı.
Marketteki Çocuk:Naber?(07:58)
Marketteki Çocuk:Riverdale'deki Archie'den nefret ediyorum. Sen de ediyorsan belki konuşabiliriz, lanet Archie! (07:58)
