Marketteki çocuk || Texting

10 K Özel Bölüm

"Emir, bana nane limon kaynatsana!" diye konuştum yanıma yatıp kendini filme kaptıran Emir'e karşı.
Evliliğimizin beşinci ayıydı ve son günlerde saçma bir mide bulantısı yaşıyordum. İlk günlerde üşüttüğümü düşünsem de gittikçe garip hâl alıyordu.
Şimdiyse Emir'e nane limon hazırlatacaktım. Yani o kadarını yapabilirdi herhalde.

"Yine miden mi bulanıyor senin?"
Şefkat dolu sesiyle konuşunca tüm bulantım uçup gitmişti demek isterdim ama gitmemişti, şu an yüzüne kusabilirdim.

"Hı hı,sanırım-"
Kendimi tutamayıp banyoya koştuğumda kafamı klozete eğip kusmaya çalıştım ama sadece öğürüyordum, doğru düzgün kusamıyordum bile. Emir saçlarımı geri toplarken doğruldum. Musluğu açıp yüzüme su serpiştirdiğinde daha iyi olduğumu hissediyordum.

Kollarını belime sarıp saçlarıma öpücükler kondurmaya başladı.
Bu beni fazlasıyla kendime getirtmiş, iyi hissettirmişti.

"Neyin var senin sevgilim?" diye fısıldadığında yutkundum.
Düşündüğüm ihtimal..

"Ben dinlensem iyi olacak," diye konuşup kolları arasından çıktığımda arkamda şaşkın bir Emir bıraktığımdan emindim.

Odamıza girip kapıyı kapattığımda heyecanla yere çöktüm.
Olabilir miydi böyle bir şey?
Ve ya olsa bile Emir çocuk sahibi olmak ister miydi?

Bu konular hiç açılmamıştı, annemler açınca bile hemen kapatıp erken daha diyorduk.
Fakat son birlikteliklerimizde korunmamıştık ve adetim gecikmişti.

Hepsi hamileliği gösteriyordu..

Ani bir kararla annemi aramaya karar verdim, başka kimle konuşabilirdim ki bu konuyu?

Arayıp kulağıma götürdüğümde neşeli sesi kulaklarıma doldu.

"Ayda'm?"
Evlendiğimden beri annemin bana olan sevgisi daha fazla artmıştı. Yani ayrı kalınca o kadar olacak tabi.

"Anne, sen Masal'a ve bana hamileyken miden bulanırdı değil mi? Ruh hali değişiklikleri falan?"
Duraksadı.

"Anlamıyorum seni. Bunları yaşadığını mı söylüyorsun?"
Yutkundum.

"Evet, ben galiba.."

"Sen hamilesin Ayda, değil mi?"

Annem öyle bir bağırmıştı ki Emir'in duymamış olmasını diledim.

"Anne daha belli değil bile, abartmasan?"
Heyecanlı sesiyle konuşmaya başladı.

"Hemen nöbetçi eczaneden üç dört hamilelik testi alman lazım!"
Gözlerimi devirdim.

"Ha şu üzerine işeyip iki çizgi olursa hamile sayıldığımız test mi?" diye hevessizce konuştum. Karnımda taşıdığım can'ı çişimle öğrenmem ne kadar saçmaydı!

"Evet Ayda, çabuk ol!"
Telefonu kapatıp yatağa atarken nasıl bir yalanla dışarı çıkabilirim onu düşündüm. Hava almak gayet iyi bir yalandı, kesinlikle.

Havalar epey soğuduğu için artık monta geçiş yapmıştık, bere takmayınca Emir 7/24 söylendiği için onu da başıma geçirdim. Cüzdanımdan aldığım bir miktar parayla odadan çıktım.

Mutfak tezgahında uğraşan Emir'in yanına gidip kollarımı arkasından sardım.

Ona soğuk davranmıştım fakat telafi edecektim.