Kimse'm

18.bölüm

Ali:ben nefese bakayım.
Tahir:sen dur ali. Ben bakarım. Hem ona demek istediğim bazı şeyler var.
Ali:yok efendim en son sana güvendiğimde kız istanbulu terk edecekti.
Tahir:ali! Daha demin öyle demiyordun ama.
Ali:iyi tamam çık. Ama bak kızı tekrar ağlatırsın yeminim olsun bir daha nefesin yüzünü göstermem sana.
Tahir:iyi.

Deyip ayağı kalktı tahir. Merdivenlerden yukarı çıktıkça içini heyecan doldurmuştu.

İlk sağdaki kapıyı açınca oranın alinin odası olduğunu anlamıştı.

Kapıyı tekrar kapattı ve soldaki kapıyı açmaya çalıştı.

Açamayınca nefesin kapıyı kilitlediğini düşündü.

Tahir:nefes kapıyı açar mısın?

Tahir:nefes konuşalım nolur.

Tahir:nefes!

Tahir nefes ses vermeyince iyice şüphelenmişti.

Tüm gücünü kullanıp kapıyı itmeye çalışınca kapının aralandığını gördü. Kapı kilitli değildi buda tahirin korkmasına neden olmuştu.

Daha güçlü bir şekilde itince aralıktan içeri girdi.

Kapının arkasında nefesi görmesi ile hızlıca kapıdan geçip befesin yanına çöktü.

Tahir:nefes uyan. Nefes. Aç gözlerini.

Bir elini nefesin bacağını diğerinide beline atıp nefesi kucağına aldı.

Ayağı ile kapıyı açıp hızla dışarı çıktı.

Tahir:ali!

Diye bağırmasıyla ali koşarak merdivenlerin başına gelmişti. Kucağında nefesi taşıyan tahiri görünce çoka girmişti.

Ali:n nefes!
Tahir:çabuk arabaya.

Ali şokunu atlatıp portmanto dan anahtarı alıp koşarak dışarı çıkmıştı. Arabayı çalıştırıp evin kapısına kadar getirmişti.

Tahir nefesi arkaya koyup kendiside arkaya oturunca ali gaza basmaya başladı.

Ali:noldu lan ne yaptın kıza.
Tahir:bilmiyorum kapının arkasında baygındı. Ben birşey yapmadım.
Ali:ben neden baygın olduğunu biliyorum da.

Deyip imalı bir şekilde konuşunca tahir bunalmış bir şekilde nefes verdi.

Nefesin kafası dizindeydi. Nefese bakınca ilk dikkat çeken şeyi göz altlarında ki kızarıklıktı. Ve kurumuş göz yaşları.

Göz yaşlarına dokundu yavaşça. Bunlar daha önceden de vardı. Ama şimdi farklı bir nedenden dolayı vardı.

Tahir

Tahir bu yaşların kendi için aktığını düşündükçe vicdanı burkuluyordu. Ama nefese umut vermek nefes için daha kötü olurdu tahir için.

Alinin hastaneye varması ile tahir kapıyı hızlıca açıp nefesi kucağına aldı.

Ali:sedye.

Tahir girişte gördüğü sedyenin üstüne bıraktı nefesi.

Yanına gelen hemşireler neyi olduğunu sorduğunda baygın bulduğunu söylemekten başka birşey demedi.

Yarım saat sonra

Doktorun odadan çıkması ile tahir ve ali soluğu doktorun yanında aldılar.

Tahir:nesi var.
Doktor:halsiz düşmüş. Serum taktık bir kaç saate çıkabilirsiniz.
Tahir:o yüzden mi bayılmış yani.
Doktor:beyfendi endişelenmenize gerek yok eşiniz gayet iyi durumda sadece yemek yememiş. Halsiz düşmüş.

"Eşiniz gayet iyi"

" eşiniz"

Tahir duyduğu şey ile şoka girmişken ali hemen lafa atladı.

Ali:eşi değil. Uzaktan bir tanıdığı oluyor.
Doktor:öyle mi? Kusura bakmayın ben sizi öyle telaşlı görünce kocasısınız zan ettim.
Tahir: ö önemli değil.
Ali:neyse doktor biz şimdi içeri girebilecek miyiz?
Doktor:tabi. Geçmiş olsun.

Deyip gitmesinin ardından ali hızlı davranıp içeri girmişti. Tahirde arkasından girdi.

Ali:nefes iyimisin?
Nefes:iyiyim meraklanma.

Nefes tahire bakmamaya çalışarak alinin sorularına cevap veriyordu. Tahir bunu fark etmiş biraz olsun üzülmüştü.

Nefes:ali iyiyim dedim ya. Hem ben burdan ne zaman çıkacam.
Tahir:doktor ne zaman derse o zaman.
Nefes:ciddi misin sen?
Tahir:evet.

Demesiyle ikiside birbirine sinirli bir şekilde bakmaya başlamıştı.

Ali:bakışmanız bittiyse ben doktorun yanına gidiyorum. Taburcu işlemlerini de hal ederim.

Deyip doktorun yanına gitmişti.

Tahir de nefesin yanına oturup ona bakmaya başladı.

Nefes:ne bakıyorsun?
Tahir:sanane kızım göz benim değil mi bakarım.
Nefes:baktığın kişi bensem bakamassın.
Tahir:diyorsun.
Nefes:evet diyorum.

Demesiyle tahir nefesin yatağına oturup nefese yaklaştı. Nefesi nefesine değdiği an yaklaşmayı bıraktı. Nefesin kalp ritmi hızlanmaya başlamıştı.

Nefes:n napıyorsun.
Tahir:hiç.
Nefes:tahir çekilirmisin biri görücek şimdi.
Tahir:utanınca çok güzel oluyorsun.

Demesiyle nefes dona kalmıştı.

Nefes:keşke bu lafları daha önce kullansaydın.

Deyip tahiri itmişti. Tahir nefesin dediği şeyi düşünürken nefes ayakkabılarını giyip ayağı kalkmıştı.

Nefes:bir kalp kırıldımı ancak kıran kişi tamir edebilir. Ama iş işten geçeli çok oldu.

Deyip tahire bakmadan odadan çıktı. Koridorun başında aliyi görünce onun yanına gitti.

Ali:noldu? Tahir nerde?
Nefes:laflarımı hazmetmeye çalışıyor.

Ali nefese anlamaz gözler ile bakarken nefes gülerek hastaneden çıkmıştı.