KAROLİNA 40

8 1 0
                                    

SAAT SABAHIN BEŞİ..

Uyuyalı henüz birkaç saat olmuştu sıcak yatağından sürünerek uyandığında telefonunun alarmını kapattı ve banyoya gitti. Bugün operasyon günüydü, duşun ardından abdestini aldı ve sabah namazını kılıp ayak üstü kahvaltı yaptıktan sonra yola koyuldu. Mehmet evden çıkmadan önce ekibinin de hazır olduğundan emin oldu.

Kolundaki saate baktı. Saat sabahın üç buçuğunu gösteriyordu. Ekiple Kadıköy girişinde buluşup sabahın beşinde eş zamanlı baskın düzenleyecekti. Saat 4.30' u gösterdiğinde Mehmet kararlaştırılan yere gelip ekiple buluştu.

Rutin kontrolün ardından herkes yerlerine geçti. Mehmet sokağın dört bir yakasına daha önceden yerleştirilen gözcülerden rapor alıp kendi ekibinin başına geçip operasyon saatini bekledi.

Bu operasyon Mehmet için çok önemliydi. Hem Asya'nın intikamını almak hem de çeteyi tamamen ortadan kaldırmak istiyordu.

Ekip on keskin nişancı, kırk özel istihbarat ve altmış tanede çelik kuvvet polisinin dışında yerel polislerle beraber toplamda yüz seksen kişiden oluşuyordu. Sokağın dışında olası yaralanmalar içinde tam donanımlı üç ambulans hazırda bekletiliyordu.
Mehmet'e göre o sokakta yaşayan herkesin çeteyle doğrudan ya da dolaylı birşekilde bağlantısı vardı. Önceden tesbit edilen şüpheli evler ekip arasında numaralandırılmış ve her ev için beş kişilik ekipler kurulmuştu. Mehmet operasyon için geri sayıma başladı. Talimatıyla birlikte ekip operasyona başladı.

Hava çok soğuk ve karanlıktı. Ekip soğuk ve karanlıktan faydalanarak operasyon bölgesine dağıldı.

Mehmet ekibiyle birlikte sokağın batı yakasında üç katlı binanın belirlenen ilk katındaki yerini aldı.

Faişe gergin görünüyordu. Mehmet cebinden sakız çıkardı ve ona doğru uzattı.

"Bu sakinleşmeni sağlar."

"Sağol."

Faişe sakızı abartılı biçimde çiğneyerek görevine konsantre olmaya çalıştı. Mehmet başıyla yerine geçmesini işaret etti. Kadın işe koyulmadan hemen önce kendisine çeki düzen verdi. Kapıyı çaldı ve ardından beklemeye başladı. Birkaç dakika sonra içeriden kaba bir ses,"Kim o?"diye selendi.

Faişe,"Göçebe!" dedi.

Ses yok.

Faişe mercekten kendisini izlediğini biliyordu. Kıkırdayarak sakızı merceğe doğru şişirip patlattı.

"Ne istiyorsun? Sabahın beşinde neden geldin? "

"Rahatsızmı oldun bebeğim."

"Soruma cevap ver yoksa o pis beynini dağıtırım seni pis faişe."

"Acil bir mesaj getirdim. Eğer istemiyorsan hemen gidebilirim ama ozaman lidere vereceğin cevabı düşünmek zorunda kalacaksın tatlım. Biliyorsun patron işlerinin aksamasından hiç hoşlanmaz."

"Seni ilkkez görüyorum."

"Ama ben seni ilkkez görmüyorum tatlım. Beni Karolina gönderdi sana iletmem gereken önemli bir mesajı var."

Birkaç saniye suskunluğun ardından, "Neymiş o önemli mesaj?"

"Hadi aç şu lanet kapıyı seni aptal herif daha fazla bekleyemem işe çıkmam gerkiyor. Geç kalırsam Karolina ikimizide öldürür beni anlıyormusun seni pislik? Şimdi aç şu lanet kapıyı, hadi!"

Kilit sesinin hemen ardından adam kapıyı yavaşça araladı ve başını uzatarak etrafa bir göz attı. Faişe merdivenler görünmeyecek şekilde sırtını duvara yaslamıştı. Mehmet adamlarıyla birlikte farkedilmekten kıl payı kurtulmuştu.

Uzun boylu, iri yapılı şişman, kırk yaşlarındaki kel adam sanki birşeylerin kokusunu almış gibi faişeyi kolundan tuttuğu gibi içeri çekmek istedi. Elinde silahı vardı. O sırada Mehmet bir kaplan gibi saklandığı yerden çıkarak adamın göğsüne indirdiği güçlü bir tekmeyle onu yere serdi. Adam ani baskınla sersemlemişti. Yere düşürdüğü silahını almak için davrandı ama Mehmet buna izin vermedi. Onu etkisiz hale getirdikten sonra ellerini arkadan kelepçeldi ve ağzını
bantladıktan sonra diğerlerinden haber beklemeye başladı.

Mehmet, Asya kaybolduğunda telefon sinyallerini takip etmiş ve en son sinyalinin kadıköy civarında kesilmesi üzerine tüm ilgisini buraya yöneltip uzun süre kadıköy ve civarında araştırmalarını yoğunlaştırmıştı. Bu keşif
sonucunda faişelerin sık sık kandıra sokağa girmesi ve şüpheli davranmaları dikkatini çekmişti. Bunun üzerine müşteri gibi davranarak birkaç faişeyi yakalayıp onları sorguya çektikten sonra planını bu doğrultuda hazırlamıştı.

Çoğunluğu yabancı uyruklu olan faişelerin çete tarafından tuzağa düşürülüp bu işe zorlanmış olmaları Mehmet'in ülkelerine geri dönme, güvenliklerinin sağlanması, yeni kimlik ve para yardımı gibi vaadleri karşılığında polisle işbirliği yapmayı kabul etmelerini sağlamıştı.

Karolina, Rus asıllı bir faişeydi. Birçok yabancı uyruklu genç kızı tuzağına ustalıkla çekmeyi başaran satıcı ve
çetenin bir numaralı adamlarındandı. Sadece seçkin müşterilerle birlikte olurdu. Mehmet operasyon öncesinde
onu zengin müşteri numarasıyla yakalayıp merkeze sorguya almıştı.

KAROLİNA...

Memet kendisine bir sandaliye çekerek karşısına oturdu. Bir süre Karolinayı seyretti. Yüzündeki abartılı makyajı ve kış mevsimine uygun olmayan fazla açık ve ince giysilerinin içinde titreyen o faişeyi dikkatle inceledi. Karolina henüz yirmibeş yaşında genç bir faişeydi. Mehmet onun bukadar genç olmasını beklemiyordu. Zeki ve işbirliğine
kolayca yanaşmayacak birine benziyordu. Mehmet onu ikna etmek için zayıf bir noktasını bulmak zorundaydı.

DÖNÜŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin