AH-İ ZAR

8.BÖLÜM

Eğer okuduğumuz kitap bizi kafamızın ortasına inen bir yumruk gibi sarsmıyorsa, niye boşuna okuyalım ki?

Bizi mutlu etsin diye mi?

Tanrım!

Mutlu olmak için kitap okuyorsak hiç kitabımız olmasın daha iyi; bizi mutlu eden o kitapları yeri geldiğinde kendimiz bile yazabiliriz.

Bizi yıkıma uğratan ve derin bir kedere boğan kitaplar okumalıyız; öyle ki bir kitap, kendimizden daha çok sevdiğimiz birinin ölümüne tanık olmuş kadar, ormana sürgün edilip herkesten uzaklaşmış kadar etkilemeli bizi.

Bir kitap, İçimizdeki donmuş denizin ortasına inen bir balta olmalıdır.

   

YANLIZLIK BİR UÇURUMDUR

                      Sevgili FRANZ KAFKA"dan...

Geçmiş tanımlamak gerekirse..

Eskiden düğün arabalarının arkasına takılan teneke şişeler acı hatıralar için uygun bir tanımlama olurdu doğrusu,

O teneke şişeler hem birbirine çarparak hemde yere temas ettikçe çıkan o kulak tırmalayacı ses ;

İşte o ses!

İnsanı yanlızlaştıran...

Önünde ki engel  olan duvardı, girdiğin çıkmaz sokaktı.

O teneke şişelerden çıkan ses, geçmişin kulak zarını patlatabilecek güçte ki, acılarının çığlıydı.

Geçmişin bir de dudaklarda bıraktığı tebessüm kısmı vardı değil mi?

Durun onun içinde bir tanımla yapayım.

Bir gün pencereden dışarı bakarken, bahçende ki büyümüş olan ağaca dikkat kesilirsin, sanki varlığını daha yeni fark ediyormuşsun gibi.

Aslında hep oradadır aslında , sen fark etmemişsindir.

Evinin bahçesinde ki ağacı dalıp geçmiş dudakların da buruk ama mutluluğa ait olduğunu gösteren bir gülümseme  ile kendini hatırlatır.

Hani büyükbaban

Veya Baban

Veya Annen

Veya abin

Veya ablan

Veya kardeşin ile diktiğin,

Senin küçük ellerinle diktiğin seninle birlikte büyüyen,

Kiraz ağacı...

İşte o kiraz ağacı, dudakların  buruk tebessümün sebebi ve geçmişinde ki mutluluk ile attığın kahkahaların tanıklarından sadece biridir.

Geçmiş budur işte kısacası...

Benim geçmişim teneke şişelerdi...

İstanbul'un sokaklarında arabam ilerlerken varış noktama yaklaşmışım. Ajanstan ayarlanan oyuncu arkadaşla buluşacaktım bu akşam çok eğlenecektim, Affan'ın suratında ki ifadeyi görünce.