Şu an Melek'in yüzünü görüyorum. Doğrudan bana bakıyor. Renkler cansız ve biraz soluk. Melek başını çevirince anlıyorum ki Melek'in gözlerindeyim. Cam benzeri bir şeyden kendini inceliyor. Yansımadan arka tarafta bir bilgisayar masasına oturmuş Dr.102A'yı görüyorum. Tam net seçilmiyor ama saçlarının uzun olmasından ve meleğin orada olmasından bu sonuca varıyorum.
Melek : "Nasıl gidiyor doktor? Bir gelişme var mı?"
Dr.102A : "Daha girişi bile beceremedim."
Bu sırada Melek ona dönerek yanına doğru yürümeye başladı. Değişik bir ses geliyor Melek yürüdükçe. Zeminden kaynaklanıyor sanırım. Yürürken başını yukarı kaldırıyor ve yukarıda altıgen şeklinde bir boşluk görüyorum. Bu altıgenden yere kadar bir halat sallanıyor.
Dr.102A : "Neden ayaklarına bu kadar ses çıkaran ve rahatsız görünen bir ayakkabı giydin?"
Melek : "Topuklu ayakkabı diyorlar buna. Bir zamanlar çok modaydı. O zamanlar tüm kadınlar bunu giyerdi güzel ve uzun görünmek için."
Dr.102A : "V1 insan işte ne diyebilirim ki. Kendine işkence yapmaktan çok fazla zevk alan bir versiyon. Kendilerini neredeyse tamamen yok olmanın eşiğine getirmeleri çok doğal. Peki sen neden giyiyorsun bunları. Asıl onu anlamadım ben."
Bunları söylerken bilgisayardan bir an bile gözünü ayırmadı. Daha önce görmediğim bir hızda altıgen benzeri bir düzenekten bir şeyler yazdığını anlayabiliyorum. Altı adet altıgenden oluşmuş ve bu altıgenlerini içerisinde harf gurupları var. Masada bir çıkıntı göremiyorum. Bu guruplar alttan yansıtılmış ya da masanın üzeri dokunmatik ekran benzeri bir yapıda olabilir. Ellerini koyduğu yerden ilerledikçe yukarı doğru ovalleşmeye başlıyor ve tek parça yapıda olan masanın ekranını oluşturuyor. Klavye ve ekran siyah mat bir cama benziyor. Ekranı çok büyük ve ekranda ki yazılar sanki kendi içlerinde gruplanmış gibi.
Melek : "Bence de rahatsız ama geçmişten olunca içimde bir şeyleri tetikledi ve kendimi mutlu hissettim. Bende onu giymek istedim."
Dr.102A : "Evet. İlk etabı geçebildim sonunda."
Biraz önce ekranda iki boyutlu şekilde dans eden numaralar artık üzerime geliyor hissi yaratıyor.
Melek : "Sen bahsetsene doktor bu zamanın kadınları erkelerden farklı ne yapıyorlar?" derken kollarını ekranın üzerine koyarak çenesini kollarına dayadı.
Dr.102A : "Değişik derken? Biz aynı şeyleri yapıyoruz. Sadece vücut şekillerimiz farklı."
Melek : "Onlara karşı bir şeyler hissetmiyor musun?"
Dr.102A : "Hissetmek olmayabilir. Sadece saygı duyuyorum ve saygı bekliyorum. O kadar."
Melek : "Bu dönem çok sıkıcı. Neden bu dönemdeki tüm kadınlar üreyemiyor. Sadece doğurgan olan bir gurup var. Onlarda farklı bir bölgede yaşıyor ve haklarında çok fazla şey bilinmiyor."
Dr.102A : "T gurubundan bahsediyorsun. Aslından seçilmiş olan o gurup yapay şekilde ürüyor. 'Kıyım Günü' kullanılan silahlardan kaynaklı olarak kadın ve erkeklerin tüm üreme sistemleri zarar gördü. Biz soyun devamlılığını bilim ile sağladık ve A gurubu olarak bu sorumluluğu omuzluyoruz. Bulduğumuz her şey insanlara umut veriyor. Bu arada ikinci etabı da geçtim."
Konuşurken bir kez bile ekrandan gözünü ayırmadı. Bu sefer rakamların nereden gelip nereye gittiğini anlamam çok zor. Her yönden gelip her yöne gidiyor gibiler.
Melek : "Kaç etap daha geçmen gerekli."
Dr.102A : "Bilmiyorum ama oldukça güvenli yapmışlar. Her bir girdiğimiz yer bir öncekinden daha güvenlikli çıkıyor. Bir kerede yanılmak istiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELEK VE HADES - Siyah ve Beyaz
FantasyGelecekte bilinmeyen bir zamanda Hades ve Dr.99A bir yardım çağrısı alıyorlar. Günümüzdeki dünyaya benzemeyen bir yerde harabelerin arası da yardım isteğinin geldiği yere gidiyorlar. Hades insanüstü bir varlık. İnsanların sahip olmadığı özel yetenek...