8.

2.7K 148 19
                                    

Kalbimin acı sesi gibi çığlıklar, vurma, bağırış sesleri geliyordu. Gözlerim yerde tekmelenen kişiye bakıyordu. Bu kadar güçlü biri nasıl dövülmesine izin verirdi ki helefe bu kişi Kai ise.

Koşarak kavganın arasına girdim. Kai'ye vuran adamların 2 sene önce dövüştüğüm boksör olduğunu görmüştüm. Minsuk'a kafa atarak yeri düşmesini sağladım. Minsuk şaşırmış bir şekilde etrafına bakınırken beni görünce bakışlarını üstümde tuttu ve yüzüne iğrenç bir sırıtma yerleştirdi.

Min suk-Vay vay vay sen buralara gelirmiydin ya?
Yoora - 2 sene öncesini unuttun sanırım min ahaahhaha
Min suk - Sen bittin kızım BIRAKIN ONU ŞU KIZI HALLAEDİN.
Bağırmasıyla diğerleri benim üzerime gelmeye başladı şuan 5 kişi aynı anda üstüme geliyorlardı.

Önümde olan adamın ellerini arkada birleştirip hemen yanındaki adama itteledim. Arkamdaki bana yumruk atıcakken yumruğunu tuttum o sırada 2 adam bana tam vurucakken Jimin ve Yoongi araya girdi ve adamların üstüne çıkıp yumruklama başladı. Adamın kollarını arkada birleştirip koluna sertçe tekme attım . Etrafıma baktığımda bütün adamları yere sermiş ve büyük karmaşanın içine girdiğimizi görmüştüm. Etrafıma bakmaya devam ederken boş bir anımda Minsuk elindeki bıçağı omzuma batırmıştı. Çok batıramadan tutmuşum fakat kolum çok sızlıyordu. Minsuk bıçağı daha çok saplamaya çalışırken ayaklarımı kendime çekip sert bir tekme attım ve bıçağı çıkardım. Minsuk kafasını çivili duvara çarpmış ve bilinci kapanarak yere düşmüştü. Siren sesleri gelmeye başladığında Kai'yi sırtıma alıp Jimin ve Yoongi'nin elinden tutup arka çıkışa doğru sürüklemeye başladım. Bir kere daha bu durumu yaşadığım için nerden kaçıcağımızı biliyordum.

Yoongi - Yoora her tarafı polisler sardı. Nereye kaçıyorsun. Hem o adam ağır değili mi? bize ver onu.
Yoora - Çok az bir zamanımız var beni takip edin çok konuşmayın. Şimdi şu direği görüyorsunuz değil mi ondan sırayla çıkın orda bir kapak var orayı açın. Terasa çıkıyo hadi hızlı olun.

Sıra ile borudan tırmanmaya başladık.
Kai'yi, Jimin ve Yoongi elinden tutup çıkarmışlardı yukarıya. Tam yukarı çıkıcakken ayağımı birinin tutmasıyla durdum.

Chanyol - Kardeşimi nereye götürüyorsun Yoora
Yoora - O benimde abim ve onu yanımda götürüyorum.
Chanyol - Bu kollamı güzelim.
O sırada gözlerim bıçağın saplandığı yere kaydı üstüm batmıştı ama hissetmiyordum. Bi anda polislerin dalmasıyla Chanyeol'a "atla" diye bağırıp borudan hızlı bir şekilde tırmanmaya başladık. Şuan deliler gibi çatıdan çatıya atlıyorduk. Bi zaman sonra polislerden kurtulduğumuzu farkedip yere çöktüm. Başım feci şekilde dönüyor ve midem bulanıyordu. Çok kan kaybetmiş olmalıyım. Adımın seslenilmesiyle sürünerek aşağıya baktım. Arabaya binmişler ve güvendeydiler.
Jimin -Hadi şuradan aşağıya inin. Yoora iyi mi...
Kafam yerle buluşmuş ve gözlerim bulanıklaşmıştı. Jimin'in bağırış sesleri ile kolumdan akan kanlara baktım. Elimle tambon yaptım ve kendimi yer bıraktım. Chanyol beni kucağına alıp evin çatı katının kapısından hızla inerek merdivenlerden dış kapıya yöneldi. Gözlerim yarı açık endişeli bir şekilde bana bakan 3 çift göze baktım.
Yoora - İyiyim sadece çok kan kaybettim. Hadi Kai'yi hastaneye götürmeliyiz.
Jimin - Şüphelenirler. Bu kavgadam kaçarken bir kaç kişi bizi gördü. Hem sen kendini düşün kolun kötü görünüyor.
Yoora - Bıçak saplandı o kadar hadi acele edin dedim size.

Chanyol arabanın şoför kolduğuna oturup arabayı çalışırdı. Eve doğru giderken kucağımda kafası olan kai nin saçlarıyla oynuyordum.
Yoora - Artık uyanmalısın kurtarıcım.
Yoongi - Yoora kanın akması durmuş olabilir ama yinede al şu bezi koy yaranın üstüne.
Yoora - Tamam dedim ve yaranın üstüne koydum.
Eve varınca Yoongi ve Jimin, Kai'nin kollarından tutup içeri soktular. Bizde Chanyol ile arkadan geliyorduk.

Evin içine girince herkes merakla bize bakıyordu. Kısa bir açıklama yapıp odaya daldım. Dayanamayıp odadaki koltuğa attım kendimi. Başım dönüyordu. Elimi sürahiye attığımda sürahi yere düşüp büyük bir gürültüyle kırılmıştı. Sese koşarak gelenler endişeyle bana bakmışlardı. Son duyduğum ses herkesin azından çıkan ismimdi...

••••••••••••••••

Uyandığımda etrafıma bakmaya başladım. Yanımda sandalyede oturan Jimin'i görünce istemsizce biraz onu izledim . Çok tatlı bir o kadarda seksi bir yüze sahipti. Tombul yanakları, dolgun dudakları, siyah saçları, küçük gözleri vardı. Yaptığım şeyin saçmalığını fakedip ona bakmayı bıraktım. Kalkmaya çalıştığımda hissettiğim acıyla inledim. Endişeyle kalkan Jimin, bir o kadarda sevimlilikle ellerimi tutup "iyi misin" diye soruyordu.

Jimin - Yoora iyi misin? noldu? canın mı yanıyor? , birşey ister misin?
Ve daha bir sürü soru
Yoora - Hey katil adam beni düşünmen hoşuma gitti fakat ben iyiyim sadece biraz sızladı o kadar.
Jimin - Ah sevindim
diyip elimi hafifçe sıktı. Elimi tutmaya devam ederken kapının gürültüyle açılmasıyla Jimin ellerini yavaşça çekti.
Tae - Owww bizim çifte belalar el eleee
Çocuklar, hyung ve Jungkook koşun bizimkiler işi pişiriyorrr.
Jimin - Tae iyi misin sen? Bazen beyninin olmadığını düşünüyorum.
Yoora - Aptal uzaylı
Odaya dolan herkes bize birde Tae'ye bakıyorlardı.
Tae - Odaya girdiğimde el eleydiler ve aşkla birbirlerine bakıyorlardı gördüm gördüm.
Jungkook - Gülüm beni aldatıyor musun? Çok kırıldım ama bide hyungumla.
Namjoon - Aptal aptal konuşmayın hadi herkes kahvaltıya. Kız daha yeni uyandı sizin işiniz gücünüz goy goy .
Jin - Size nefis yemekler yaptım hadi gelin .

Tam bende kalkıcakken
Jin - Sana özel odaya servis yapılıcak kalkma yerinden sen.
Yoora - tamam Jin ommaaaaa
Jin -Dalga geçiyor bide. Sus bakim sen.
Kıkırdayıp hemen yanımdaki komidinin üstündeki sırt çantamdan telefonumu çıkarttım.
Jimin - Ben kahvaltını getiririm şimdi. Dövüşçü kızımızın enerjisini toplaması lazım demi.
Yoora - Çok teşekkürler katil adam .

Jimin gülümseyip odadan çıkmıştı. Aklıma gelen şeyle zor da olsa endişe ile yataktan kalktım. Odaları tek tek gezerken yatakta yüzü mos mor bir Kai i görmem ile ayaklarım yere çakılmış gibi olmuştu. Endişe ile hızlıca yürüyerek yanına gidip sarıldım.
Kai - Yoo-ra *öksürük sesi *
Yoora - Burdayım merak etme ve üzgünüm çok üzgünüm affet hepsi benim suçum affet beni.
Kai - Hey tamam effettim seni. Asıl ben senden özür dilerim seni ağlattığım için
Yoora - Ben unuttum onu o zaman barıştık mı?
Kai - Evet meleğim sana küs kalmam mümkün mü?
Bana gülümseyip yavaşça yatakta dikleşip yana kaydı. Yanına oturup sımsıkı sarıldım. Kai yanağımdan öpüp güçsüz kalmış kollarıyla bana sarıldı.

Chanyol - Kusturucak mısınız beni? Çünkü şimdi kusucam diyip bağırdı.
Kapının açılmasıyla bakışlar o tarafa döndü. Jimin bize yaklaşarak.
Jimin - Yoora o kolla nasıl kalktın sen dinlenmen gerek. Hadi gel odana gidelim.
Chanyol - Ay aynen al bu kızı, kardeşimle vıcık vıcık öpüp duruyorlar kusucam.
Yoora - Sus abim o benim öpemez miyim?
Chanyol -Ben kimim? Banada önceden abi derdin şimdi papucumuz dama atılmış.

Jimin in koluna girerek Chanyeol'un yatağına yanaştım ve oturup kollarımı ona sardım ve teşekkür ettim. Sonra tekrar Jimin'in koluna girerek odanın yolunu tuttuk.
Yoora - Çok teşekkürler katil adam.
Jimin - Önemli değil dövüşçü kız. Hadi kahvaltını ye sen dedi ve elleriyle yedirmeye başladı.
Yoora - Jimin bişey diyim mi sana.
Jimin - De bakalım güzellik
Yoora - Yıllar sonra yanımda senin gibi biri olması çok güzel. İyiki o gün seni kovalamışım ve sende beni zorla buraya getirmişsin.
Jimin - Tanışmamız biraz kötü olmuş olabilir ama bende seni iyiki o gün zorla buraya getirmişim dövüşçü kız.

Jimin kahvaltımı bana yedirdikten sonra aşağıda herkesin toplanmasıyla bizde aşağıya indik. Kai bize bakıp gülümsüyordu.

Kai - Evet şimdi sizden bir açıklama bekliyorum. Ve siz ikiniz *parmağıyla işaret eder*Ne zaman sevgili oldunuz?

Herkes -Sevgili mi?

Eee bunu açıklamak yine bize düşüyordu ...

Acımasız PJM  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin