Jimin - Sen ajan mıydın?
Şaşkınlıkla bana yönelen soru ile kaskatı kesildim. Benden bir açıklama bekliyordu. Bende işler karışmadan anlatmalıydım.
Jimin - Sana bir şey sordum Yoora lütfen cevap ver ve yanıldığımı söyle.
Yoora - Doğru ama orası sandığın bir yer değildi Jimin. Yatağa otur anlatıcam.Jimin elindeki zarfla yatağa oturdu hemen ardında bende yanına oturdum ve ellerini tuttum.
Yoora - Bunu anlatmak benim için zor olucak fakat evet ben bi zamanlar ajanlık için zorlanmıştım. İlklerde polis olup ajanlık üstüne okumak istedim fakat sandığım gibi olmadı. Başarılı olunca beni Fbi de çalışmamı istediler. Sonuçta üstün başarılarım vardı. Bende ailemin katilini bulabiliceğimi düşündüğüm için bir süre sonra kabul ettim. Fakat tahmin edemediğim bir şey daha vardı. Ajan olabilmek için 5 ay boyunca sınavlara tabi tutuluyordun. Ancak bu sandığın sınavlar gibi değil. İlk sınav duyguları yok etme, 2.si acıya dayanıklılık. Benim için o kadar zorduki. Tabi bu kadarlık sınavla bitmedi. Şuanlık eski anılarımı hatırlamak istemiyorum. Oradan çıkmak mümkün değildi ya ölürdün yada ajan olurdun. Çoğu kişi ölürdü. Ben ise kaçmayı başaran ilk kişiydim. Tabiki de bu Woo Jin tarafından sağlanmıştı yoksa bende ölücektim. 3 sene önceye kadar her gün mektuplar gelmiş bana tabi Woo Jin saklamış benden. Size anlatıcaktım fakat sadece odaklanmamız gereken kişi
babamızın ve annemizin katilini bulmak olsun istedim. Üzgünüm sevgilim.Jimin'in hafif gözleri dolmuştu. Kollarını bana doladı kafasını boynuma yaklaştırıp kokumu içine çekti.
Jimin - Vücudundaki yaralar sana edilen işgenceler miydi yani?
Yoora - Evet.
Jimin - Bir daha senin kılına bile zarar verirlerse onları öldürmekten beter ederim.
Yoora - Biliyorum katil adam.Kollarını benden çekti ve zarfları alıp yırttı.
Sonra bavulumun fermuarını kapattı ve eline alıp arabaya koydu ve markete gitti. Bende aşağıya inip Hoseok ve Yoongi'ye baktım.
Hoseok - Tuvalet nerde acaba Yoora.
Yoongi - Dümdüz ilerle koridorun sonundaki kapı.
Hoseok - Sen nerden biliyorsun?
Yoongi - Bu evde Yoora'dan fazla duruyordum. Sabah 9'dan akşam 12'ye kadar dövüşteydi.
Hoseok - Ha doğru tamam neyse altıma edicem ben kaçtım.Hoseok koşar adım gidince karnımı tutarak gülmeye başladım. Ah şu çocuklar. Yoongi'nin yanına ilerleyip koltuğa oturdum. Yoongi buruköa gülümsemiş ve etrafı süzmüştü. Sanki bu eve girdiğinden beri bi garipti.
Yoongi - Güzel günlerdi.
Yoora - Güzeldi ama o gün odada beni spor yaparken görmen hiç güzel değildi.
Yoongi - hahahaha hatırladım. Bacağını kafanın arasına koymuştun ve Ahhahahahah
Yoora - Gülme be odun. Arkadaşımsın demeden vurucam birtane
Yoongi - Sen arkadaşına kıyamazsın ki.
Yoora - Yaa demek kıyamam.Yoongi anında kaçmaya başlayınca bende arkasından adımladım. Bahçeye çıkınca son hızda koşarak yetişmeye çalışıyor bir yandanda bağırıyordum Yoongi ise kahkaha atıyordu.
Yoongi - Yakalayamazsın devekuşu. Hahahahaha.
Yoora - Bak hala devekuşu diyor. Gel buraya kedi surat.Bi anda belimden kavranmam ile durmak zorunda kaldım. Tanıdık koku burnuma gelince ona taraf döndüm.
Jimin - Bence Yoongi'ye hayatında yapmadığı sporu yaptırdın. Bu kadar yeter.
Yoora - Ama mochi daha onu dövücektim.
Jimin - Mochi mi Yoora lütfen benim nerem mochi.
Yoora - Yanakların ve göbeğin.
Jimin - Yanaklarım tombul olabilir fakat göbeğimde tombulluk diye bir şey yok hepsi kas bebeğim.
Yoora - Kıçımın kası.
Jimin - Göstermemi istermisin?
Yoora - Sapık seni yürü hadi kapıyı kitliyimde gidelim.Yanaklarım kızarmış bir şekilde arkamda kahkaha atan Jimin'den uzaklaşıp eve girdim ve eksik varmı diye kontrol ettim. Hoseok'ta evden çıkınca kapıyı kilitledim ve anahtarı saksıın içine koyup toprakla kapattım. Arabaya binip eve doğru gitmeye başladık. Eve varınca Jimin'in marketten aldığı poşetleri taşımasına yardım ettik. Sonuçta evde 8 kişi vardı ve 7 si erkekti. Onları doyurmak cidden zordu.
Mutfakta yemek yapan Jin oppa'nın yanına gittim ve yemeğin hazırlanmasında
yardım ettim. Yemekleri hazıladıktan sonra masayıda hazırladık ve herkesi çağırdık. Hepberaber yemek yedikten sonra masayı Jungkook ve Tae'ye kitleyip odama çıktım. Arkamdan ne kadar yakınsalarda sadece kahkaha atıp odamdaki koltuğa yayılıp telefonla oynamaya başladım. Bir süre sonra Namjoon'un çağırması ile toplantı salonuna indim. Herkes ciddi bir şekilde oturuyor ve Namjoon'un dediklerini dinliyordu.Namjoon - Bu seferki adamımız kaçak bir barın sahibi. Kızları iğrenç işlerde kullanan bir pislik. Akşam barı basıp olay çıkarıcak bir ekip göndericem. Herkes dışarı çıkınca adam müdahale etmek için sahalara çıkıcak ve sonra Jungkook onu çatıdan vurucak. Biz ise adamlarını halledicez. Herkes dinlensin 2 saat sonra kapıda hazır olun.
Namjoon odadan çıkınca herkes ayaklanıp dağıldı. Bende Jimin'in elinden tutup odama götürdüm. Normal sevgililer gibi filim izlemek istiyordum onunla.
Jimin - Ee napıcaz burda sevgilim hem sende beni kolumdan çekip odaya sokmaya iyi alıştın.
Yoora - Fesat düşünme Minmin hadi filim izleyelim.Yoongi'den arakladığım yeni bilgisayarı aldım ve açtım. Bunda sadece 1 şifre vardı Yoongi bey bu bilgisayarı haber okumak için falan kullanıyordu.
Jimin - Sakın bu bilgisayarı Yoongi'den çaldım deme.
Yoora - Yok canım ne çalması ödünç çaldım sadece.
Jimin - Hahaha her şekilde çalmışsın.
Yoora - Şu anı bi bozma ya hadi filmi başlatıyorum gel yanıma.Jimin yanıma gelip yatağa uzandığında bende ellerimizi birleştirip omzuna yaslandım. İlk defa normal sevgililer gibiydik ve bu çok güzeldi. Ona sahip olmak, yanımda olması, elini tutabilmek, sarılabilmek, kokusunu iliklerime kadar hissedebilmek benim için pahabiçilmez bir şeydi. Bi yandan onu izliyor bi yandanda filmi takip etmeye çalışıyordum. Nefesi yüzüme çarptıkça konsantre olamıyordum. Bir süre sonra filmi izlemeyi bıraktım ve onu izlemye başladım. Ona doya doya bakmak istiyordum. O ise filme o kadar konsantre olmuştu ki benim onu izlediğimi bile farketmemişti. Filim bitene bakar ben onu o ise filmi izlemişti.
Bara gitmemize az kalmıştı. Yoongi'nin bilgisayarını gizlice odasına gidip bırakmış sonrasındada banyo yapıp üstümü giyinmiştim. Kapıya gidip diğerlerini beklemeye başladım. Herkes gelince silahlar ve bazı aletler dağıtıldı sonra ise hepberaber arabaya bindik. Namjoon taktikleri anlatırken telefon çaldı. Fakat Namjoon duyduklarından sonra şoför koltuğunda olan Jin oppaya bağırıp
Minho'nun evine sürmesini ve acale etmesini söyledi. Bu da neydi neler oluyor.Namjoon - O bar Woo Jin'in sağ kolunun barıymış. Onlar yarım saat önce
Minho'nun evini basmışlar. Minho ve adamlarını vurmuşlar. Sonra ise evi ateşe vermişler. Çok geç kaldık.Minho'da gitmişti. Hayat sevdiklerimi ya ihanetlerle yada sevgimle alıyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acımasız PJM
Fanfiction/Düzenlendi/ Hikaye başlangıç /20.11.2019/ Hikaye bitiş /14.05.2020/ Soğuk rüzgarın bedenime değmesine, vücudumdaki ağrıların bütün hücrelerimi sarmasını izin vererek yürüyordum. Her adımda ölüme bir adım daha yaklaşıyordum. Hekesin toz pembe bir h...