bölüm 15: lastiklerle mücadele

827 87 61
                                    

iyi okumalar

---

Çalışmaları bitirdikten sonra, ben ve Jaebeom koçla birlikte üye pozisyonlarını konuşmak zorunda kalmıştık.

"Genel olarak, en iyisini kim yaptı." koç bana bakarak sorduğunda boğazımı temizledim.

"Herkes iyi iş çıkardı ama ben ve Jaebeom en çok kapışan kişilerdik, basketlerde ve savunmada skorlar yakın." elimdeki listeye bakarak açıkladım.

"Evet, Yugyeom'un uzun boyundan dolayı onun potanın önünde koruma pozisyonunda olmasına karar verdik." diye devam etti Jaebeom.

"Gerisi ne olacak?" diye sordu koç.

"Mark ve Bam'de iyi iş çıkardı, ikisi dört basket attı ve üç tane de kapma yaptılar, Yoongi'de  aynı şekilde." suyumdan bir yudum alarak cevap verdim.

"Kapma ve pas atmada kim en iyiydi?"

"Jinyoung ve Jackson, ikisi tüm kapmaları yaptı ve hızlı hareketlerle paslaştılar." Jaebeom yanıtladığında başımı salladım.

"Bu yüzden, Jinyoung ve Jackson'ı ön saldırgan olarak seçeceğiz, topu rakiplerinden kapacaklar ve ana saldırganlara geçirecekler. Ana saldırganlar ise Bambam ve Mark, savunmacı olarak Yugyeom ve bunlardan biri yaralandığında da Yoongi oynayacak." koç elindeki listeye bakmaya devam ederken açıkladı. "Anladınız mı?"

"Evet." ben ve Jaebeom aynı anda cevap verdik. Koç kağıdı Jaebeom'a verdi ve yanımızdan ayrıldı.

Arabaya geri dönerken Yugyeom ve Bambam; Mark, Jinyoung ve Jackson'a bağırıyordu.

"Neler oluyor?" diye mırıldandım kaşlarımı şaşkınlıkla çatıp.

Bambam ve Yugyeom öfkeyle arabama bakarken ben de yanımda sırıtan Jaebeom'a baktım.

"Yine ne yaptın?" sırıtışı genişledi, çenemi tutup yüzlerimizi yaklaştırdı.

"Bence bunu kendin görmek isteyebilirsin bebeğim." dudaklarını yalayarak fısıldadı.

Elini itip, karşılarındakilere yumruk atmak üzere olan Yugyeom ve Bambam'e koştum ve tam zamanında onları durdurdum.

"Ne oldu?" diye sordum sinirle.

"Hyung bak, ön lastiklerini delmişler." Bambam lastikleri işaret etti.

Gözlerim şokla büyüdü.

"Lim Jaebeom!" diye bağırıp arkamdaki Jaebeom'a döndüm ve onu arabama doğru ittim.

"Bunu neden yapasın ki?" tekrar bağırıp yakalarından tuttum.

Jackson beni Jaebeom'dan uzaklaştırmaya çalıştığında tutuşumu daha da sıkılaştırdım, bu sırada da Yugyeom Jackson'ı daha az güçle Jaebeom'un arabasına itmişti.

"Bırak beni!" Jaebeom'un bağırışını tamamen duymamazlıktan geldimve onu kendime doğru çekip tekrar arabama çarptım, neredeyse cam kırılacaktı.

"Yanlış anlaşılabilir bebeğim, uzak dur benden." sessizce, aptal gibi sırıtarak fısıldadı. Şu anda saniyeler sonra öleceğinden haberi yoktu.

"Söyle bana neden araba lastiklerimi deldin?" bir elimi kalçasına yerleştirip diğer elimle çenesini tuttum ve cevap verirken bana bakmasını sağladım.

"Beni kütüphanede kandırdın, iki kez rezil ettin ve bana salak dedin." omzunu silkerek cevap verdi.

Tam ona yumruk atacağım sırada ise koçun sesi duyulmuştu.

"Choi Youngjae! Geri çekil!"

Anında geri çekildiğim sırada sinirle solumaya devam ediyordum, hâlâ önümde duran bu çocuğa kızgındım.

"Neden kavga ediyorsunuz?" koç tekrar bana bağırdı.

Koça döndüğümde, öfkemi ondan çıkarmamaya dikkat etmeye çalıştım. "Bakın ne yapmış, arabamın lastiklerini delmiş!" tamamen sönen lastileri işaret ettim.

Koç önce lastiklere, sonra da Jaebeom'a bakıp tekrar bağırmaya başladı.

"Lim Jaebeom! Bunu neden yaptın?"

"İntikam almak istedim." Jaebeom sakince cevap verdi, yakasını düzeltti ve terden dolayı hâlâ ıslak olan siyah saçlarını geriye doğru attı.

"İkinizin de kavga etmeyi kesmesini istiyorum." koç beni ve Jaebeom'u işaret etti.

"Önceden kavga ettiğinizi duymuştum ama bunu normal bir dost kavgası olarak düşünüp görmezden gelmiştim fakat siz resmen manyaklar gibi kavga savaşıyorsunuz." hepimiz kafamızı eğip sessiz kalıp koçu dinlemiştik.

Arabada uyuyan Yoongi hariç.

"Artık sizin kavga ettiğinizi duymak ve görmek istemiyorum, biz bir takımız ve birlikte çalışmak zorundayız, sadece kupa için değil." koç konuşmaya devam ettiğinde öfkesi dinmeye başlamış gibiydi.

Ben ve Jaebeom hariç diğerleri başını salladı,herkes birbiriyle arkadaş olmaya karar verse bile Jaebeom'la aramın iyi olması gibi bir planım yoktu.

Yugyeom ve Bambam'in Jackson, Mark veya Jinyoung'la konuşup konuşmaması umrumda değildi, herkesin kendi kararıydı bu. Ben bile o üçlüyle arkadaş olabilirdim ama Jaebeom'la asla.

"İlişkinizi daha iyi hale getirmekten bahsetmişken, bir fikrim var." hepimiz kötü kötü sırıtan koça çevirdik bakışlarımızı.

"Nedir efendim?" diye sordu Jinyoung merakla.

"Bugün cuma, yarın siz birlikte yemek için dışarı çıkacaksınız."

Araya girdim.

"Kimse buna uymayaca-"

"Bundan emin olmak için ben de sizlerle birlikte geleceğim ve eğer birbirinize iyi davranırsanız gün sonunda yanınızdan ayrılacağım." diyerek sözümü kesti koç. "Ayrıca biriniz bile eksik olursa hepiniz birlikte ceza alacaksınız, bu da buradakü oyun alanının etrafında beş yüz tur koşmak demek oluyor. Böylelikle bacak egzersizinizi atlamaktan endişe duymazsınız."

"Kahretsin." dişlerimin arasından mırıldandım.

Arabanın kapısının açılış sesi duyulduğunda hepimiz arabamdan inip gözlerini ovuşturan Yoongi'ye çevirdik bakışlarımızı.

"Bir şey mi kaçırdım?"

"Bir şey mi kaçırdım?"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
bully and fuckboy |2jae - çeviri|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin