13

32 5 14
                                    

Bahadır ve ben içeride sakinleştirici verilmesinden dolayı yatakta uzanan Su'nun yanında beklerken diğerlerini sokmamışlar, dışarıda bekliyorlardı. Dolu gözlerimi Bahadır'a çevirip "sadece sinir krizi falandır değil mi?" Dedim. Umutla birşey söylemesini bekledim. 'ona birşey olmayacak. O iyi.' demesini beklerken Su'dan gözünü ayırmayıp yutkundu. Sesimin yalvarır gibi çıkmasına izin verdim.

"Bahadır."

Sonunda gözlerini bana çevirip güven vermek istercesine elimi tuttu.

"Umarım iyi olur."

Emin konuşmasada bu içime biraz su serpmişti.

Doktor kağıtlarla odaya girdiğinde yalvaran gözlerimi ona çevirdim. Kuru kuru yutkunup söyleyeceklerine dikkat kesildim. Doktor bize bakıp dudaklarını araladı.

"Sonuçlar temiz. Sinir krizi gibi görünüyor. Psikiyatriste başvurmanızı tavsiye ederim."

Doktorun sözleriyle içime buz gibi bir su serpildi. Tuttuğum nefesimi dışarı verirken çok teşekkürler dedim doktor da bir gülümsemeden sonra işim bu dedi doktor ile beraber Bahadır'da diğerlerine haber vermek için çıktı yatağın yanındaki sandalyeye oturup can kardeşim elini tuttum ve şu cümleleri mırıldandım;

'ay gece, karanlıkta bütün ihtişamıyla parlarken gündüz orada olduğunu bilirsin benim de öyle karanlık ve aydınlık anlarında yanında olduğumu bil'

cümlem bitince Su yavaşça gözlerini açtı ve kısık bir sesle "biliyorum." dedi gülüşüm genişlerken kalkıp sarıldım "çok korkuttun!" Dedim.

"Korkma iyiyim."

"Kanka bir sıkıntın varsa anlat n'olur..."

"Hayır yok. Bir anda oldu, nasıl oldu hatırlamıyorum."

"Neye sinirlendiğini hatırlamıyor musun?"

"Hayır."

Ayrılıp yüzüne baktım.

"nasıl ya?"

Anlam veremediğimiz için bir süre bakışmanın ardından Su "neyse ya ne zaman çıkıyorum?" dedi.

bir şey olmadığı için doktor taburcu verdi. Ben Su'nun kalkması için yardım edecekken Bahadır benden önce suya uzandı ayağa kaldırdığında hala konu tutarak "iyi misin? eğer iyi hissetmiyorsan biraz daha dinlen." dedi. Su daha bir şey demeden ben atıldım.

"Bahadır o benim kankam sana ne oluyor?"

Diyerek suyu elinden alacaktım ki doktorun bana hitaben konuşması beni durdurdu.

"Kendine dikkat etsin ve olumlu düşünsün."

"Tamam, teşekkürler."

"Geçmiş olsun."

"sağolun."

ben cevap verene kadar kapının önüne gitmişlerdi bile. peşlerinden ilerledim. Bahadır kapıyı açtı ve kapıdan tam çıkacakken duraksadılar. Ben de onlara yetişip duraklama sebepleribe baktım. Bakmaz olaydım!

Bahadır'ın kankamı çalması yetmiyormuş gibi Su'nun annesiyle burun buruna geldik. Hızla bahadır ile Su'yu ayırıp aralarına girip "ah, Sema teyze bu ne sürpriz..." dedim. Sema teyze şüpheli bakışlarıyla Bahadır'ı süzerken bu sefer lafa Su atladı.

"Anne burada ne işin var?"

Sema teyze bakışlarını Bahadır dan çekip Su'nun elini tuttu.

"iyi misin kızım?"

"iyiyim annem merak etme."

Sema teyzenin bakışı tekrar bahadır'a dönerken "bu kim?" dediğinde Su omuz silkerek "arkadaş." dedi.

sonsuza kadar (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin