- Ahhhh!
- Gece bi dur şu buzu tutalım kafana
Diye yakınıyordum fakat uyuzluk edip istemiyordu. Kıyamam kafası şişmişti. Gecenin kafasına buzu tutma çabalarım ve bizimkilerin bana gülmesi...
-Ay, yeter kafam dondu.
- İyi o zaman yarın okula şiş kafayla gidersin!
Oflayarak elimin üstüne elini koydu ve buzu biraz daha bastırdı. Sıcak elleri benim ellerime temas edince kalbimde maroton koşusuna başlamıştı. Durdurabilene aşk olsun.
Yavaşça elimi çektim ve mutfağa geri koştum. Ordan kremi alıp geri geldim. Elektrikler gelmemişti. Bütün sitenin elektrikleri yoktu. Bizde flaşları açmış evde dolaşıyorduk. Mert Anıl ve Güneş koltukta oturmuş taş kağıt makas oynayıp kaybedene vuruyorlardı. Denizde telefonla konuşuyordu. Daha fazla etrafa bakmayı kesip elimdeki kremi Gecenin yanına koşarak götürdüm. Yavaşça elini çektim. Kıyamam kepçe kafasına gelmişti.
- Ya Gece çok özürdilerim...
-Tamam artık 36484 kere özür diledin yeter
- Ya zaten neden ses vermeden geliyosun ki?! İnsan bi ses verir.
Dedim o da gülümsemişti alnına yavaşça kremi sürüyordum "ahh!"
"Tamam tamam bitti..." parmaklarımla yavaş yavaş daireler çizerek dağıtıyordum kremi. Ama ellerimin titremesine engel olamıyordum. Bunu farketmemesi için içimden dua ediyordum.- tamam bitti. Biraz olsun acısı geçtimi?
- Hadi öpte geçsin.
Ne kadar öpmek istesemde öpme isteğimi bastırıp- Hey kafandaki o krem varken asla ,öğğğğk!
- alnımdan öpme o zaman...
Ve işte piç sırıtışı. Dudaklarının ortasına bir tane vurasım vardı ama kıyamam ki. Öpsem kızar mıydı? Salak saçma fikirlerden kurtulmamı sağlayan bizimkilerin sesiydi.
- Hadi tabu!!
Diyen Anılı hepimiz onayladık ve biraz mum ve yastık alarak ortamı hazırladık. Anıl,Güneş ve Deniz bi takım. Ben, Gece ve maalesef Mert bir takım olmuştuk. Ah hadi ama Gece neysede Mert yemekten başka hiçbir şeyi düşünmezdiki?Kum saati çevrildi ve Anıllar başladı. Anılın kelimesi KARPUZ du hadi ama çok basit!
Anıl:Mertin saçını 3 e kestirdiğimizde biz ona ne kafalı demiştik?
Mert: Abi ayıp oluyo ama. Hem benim üstümden pirim yapıyosunuz abi sayılmaz
Deniz: Mert sus!
Güneş; Keltoş??
Mert: Ayıp ayıp, tüüü
Deniz: KARPUZ!!
Hepimiz gülmeye başlamıştık. Mert Denizin kafasına bintane yapıştırmıştı. Sıra bize gelmişti. Ben anlatacaktım. Kelimem AŞK tı, kolaydı ama bizimkiler asla bilemezdi. Heleki Mert varsa battık...
Anıl: baaaaşla.
Ay: ben Anılı napıyorum?
Mert: ısırıyosun, dövüyosun... çin
işkencesi!Ay: abartma mert.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzay <tamamlandı>
HumorBir anonimcilik hikayesinden doğan bir aşk. Peki bu aşk ne kadar köklü olabilir? Sevdiğinin uğruna ne kadar ileri gidebilirsin,peki ya o aşkından öleceğin kişi bu aşkı gram haketmiyorsa? Eee işler karıştı işte. Peki bizim Ay nasıl kurtulacak bu denk...