6. Bölüm

223 45 132
                                    

Yüz ifadesini donuklaştırdı. Şimdi duyacakları kendisini çok sinirlendirecekti biliyordu, peki buna hazırmıydı? Kendiside bu sorunun cevabını bilmiyordu.

"Oğlum bugün değil yorgun'sun belli. Bugün git yat yarın seninle bir konuşma yapalım, ama bugün değil. Çünkü her halinden bellidir yorgun olduğun. " Evet yorgundu. Hemde fazlasıyla, bugün boşanma davası vardı ve boşanamamıştı. Onun siniri ve yorgunluğu hayla üstündeydi. Hep bugün dosyalarla ilgilendiği için, beyni durmuştu. "Evet baba yorucu bir gün geçirdim, üstüne İstanbul'dan uçakla geldim. Biraz yorgun'um, ben o zaman odama geçeyim." Dedi ve babasını elini öpüp yukarıya odasına çıktı.

Duşunu alıp, pijamalarını giydikten sonra, kendini sert bir şekilde yatağın üstüne attı. Yorgun'du hemde çok. Tek isteği biraz uyumak ve üstündeki yorgunluğu atmak. Belliydi yarın uzun bir gün olacağı. Düşüncelerine son verip, kendini uykunun kolarıma bıraktı.
...

Öğlen saat 12 civarı anca kalkabilmişti. Babasının aşiretin toplandığı yere gittiğini ve kendisini orda beklediğini, babasının yardımcısı söylemişti. Kahvaltısını yapıp, arabasına bindi. Aşiretin toplandığı yere doğru sürdü, babasıyla ne konuşacağını merak ediyordu.

Arabadan indi, babası bahçede oturmuş görünce. Yanına doğru yavaş adımlarla gidip. Önünde durdu ve sakin bir ses tonuyla ."Önemli bir şey var ama ne? Ne oluyor baba anlat, bir şey oldu bir karar çıktı ama ne."

Kendisiyle ilgili bir şey vardı, biliyordu. Tek sorun kuzenin kaçması değildi." Evet var dün kuzenin yani Büşra bir adama kaçtı ve adam dediğime bakma daha 20 yaşında. Büşrada 17 yaşında. Ölüm çıkmaması için bir karar verildi. Berdel ama o berdeli sen kabul edersen olacak. "

Yani bunun içinmi dünden beri onu sıkıyordu. Normal bir berdeli kabul edecekti, kuzenin ölmemesi için. Bunu telefonuyla bile yapabilirdi. "Bunun içinmi geldim yani. Kim berdel oluyorsa kabul ediyorum. " dedi

"Benim salak oğlum, anlamadınmı o berdel sen ve bir kız, ve bunu kabul edeceksin. " Ne diyordu babası berdel kendisimiydi şimdi, kesinlikle kabul edemezdi. Bu berdel olmuyacaktı. "Ne diyorsun baba ben berdel falan olmuyorum. Hemde buradaki okumamış iki cümleyi bir araya bile getiremeyen bir kızla asla berdel olmam. "

Okumamış, cahil bir kızla evlenmek istemiyordu.  Hemde kendisi şu anda evliydi ve babasına hiç bir zaman evli olduğunu söylememişti. İyikide söylememişti, yoksa o kadından hiç bir şekilde kurtulamazdı.

"Bütün herşeyini elinden alırım şirket, arabalar, evler. Ondan sonra ağalık. Hiç bir şey ellinde kalmaz, beş parasız ortada kalırsın. " Ne diyordu babası böyle o şirketi bugünlere tek başına getirmişti. Şimdide tehdit ediliyordu.

"Baba o şirketi bugünlere ben getirdim. Gecemi gündüzüme katıp canla başla çalıştım. Şimdide bir berdel için tehditmi ediyorsun beni? " Biliyordu bir sorun çıkacağını. Babası boş yerine kendini çağırmazdı. "

Ben tehdit etmem oğul, yaparım bilirsin. Yaşını başını almış adamsın ve evlilik zamanın geldide geçiyor. Benim istediğim bir kızla evlenecektin zaten. Bu berdelde sadece bir öner'i oldu senin için, ve bu evlilik olacak." Buradaki kadınları tanırdı. Patavatsızca konuşan, cahil ne dediğini bilmeyen, toplum içinde iki kelimeyi bir araya bile getiremeyen kişilerdi.

"Hayır asla olmayacak bu evlilik. Haydi oldu diyelim. Ben o kadını toplum içine götürsem o kadın beni rezil eder. Cahil ve iki kelimeyi  bir araya getiremeyen bir  kızı istemiyorum. Olmayacak bu iş bu kadar."

Sinirinin kat sayısı giderek artıyordu. Dün olanlar bugün olanlar gerçekten Allah onu sınıyordu. Birden arkadan bir kadın sesi duydu. "He ağam okumamışız. Ne edek annamız babamız izin verdide bizmi okumadık. Ama valaha okumamışaz, ama dört Dörtlük karıyız, on elimizde on marifet, daha ne istiyorsun. Bir okumamışız sadece okumayan her insan cahilmi  yani ağam."

Vefa gecesi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin