defending the dark • dramione (türkçe çeviri)

don't you know?

Hermione o gece neredeyse hiç uyumadı, sadece yatağında döndü durdu.

Narcissa Malfoy'un anılarında gördüğü her şeyi yeniden zihninde canlandırıyordu.

Narcissa'nın gecesinin kendisinin ki  kadar sorunlu geçirip geçirmediğini, geçmişinden kalan bu sahneleri düşünüp düşünmediğini merak etti.

Hermione huzursuz bir uykuya girip çıkarken, beyninde bir soru vardı.

Draco Malfoy'un Savunma Engizisyonu olacak mıydı?

Teknik olarak, Shacklebolt onu davadan resmen reddetmediği için hala Bakanlık tarafından atanan Engizisyon Mahkemesi kendisiydi. Ancak, onunla ilk görüşmesinden sonra Draco Malfoy'u temsil edemeyeceğine ne kadar gözü dönmüş bir şekilde kararlaştırdığını hatırladı.

Kendini gerçekten böyle korkunç bir çileden geçirmek istiyor muydu?

Ayrıca Draco Malfoy'un onun Engizisyon Mahkemesi olmasını istemediği konusunda ne kadar ısrarcı olduğunu hatırladı. Narcissa fikrini değiştirdiğini iddia etti, ancak Hermione ikna olamamıştı.  Hermione, savunmasız kalmamasına yardım etmek için Engizisyon Mahkemesi olmasının gerçek nedenini düşündü.

Draco Malfoy'u tanımlamak için kullanacağı kelime tam olarak bu olmasa da, muhtemelen adil bir duruşmada bunun tek şansı olduğunu fark etti. Dün, kendisine yaptığı muamele sonucunda haksız yere suçlu bulunmasından biraz bile endişelenmemişti.

Aslında başından beri suçlu olduğuna inanılarak haksız yere suçlu bulunmasından gerçekten hiç endişelenmemişti.

Ama şimdi...gördüğü hatıralar,  kendisine hiçbir anlam ifade etmeyecek kadar aklını karıştırmıştı.

Engizisyon Mahkemesi'de görevli olduğundan beri aldığı tüm davaları geri düşürülmüştü.

Savunduğu suçlulun çoğunluğu Azkaban'da ömür boyu hapis cezasını hak ediyor olsa da, Hermione, Voldemort'un hizmetine tehdit edilen, şantaj yapılan veya Imperius lanetinin etkisinde olan birkaç Ölüm Yiyen olduğunu öğrendiğinde rahatlamıştı.

O vakalar için çok memnundu, ama onlar da çok azdı.

Draco Malfoy tam olarak hangi taraftaydı?

Gerçekten o kimdi?

Bahçede oynarken gördüğü masum çocuk mu?

Yemek masasında gördüğü küstah velet?

Quidditch Dünya Kupası'ndaki kavgacı genç mi?

Yatak odasında annesiyle konuşurken gördüğü sert genç adam mı?

Yoksa o gece Malikane'de gördüğü korkmuş adam mı?

Draco Malfoy'u tanıdığı süreçte, her zaman çok nahoştu. Hermione, seçtiği hayatın, daha doğrusu ailesinin seçtiği hayatın onu bugün olduğu yere götüreceğini düşünüyor muydu. Şu anda olduğu yer olan Azkaban'da muhtemelen hayatı boyunca kalacağı soğuk bir hücre.

İlk güneş ışığı penceresinden yansırken, Hermione bitkin bedenini yataktan dışarı sürükledi. Ve duşundan sonra ne yapması gerektiğine karar verdi .Saçlarını kurutup ,hafif makyaj yaptı. Aynadaki yorgun yüzüne bakarken, dün yarım şişe kalan Sleekeazy'yi kullanma fikrine yenik düştükten sonra normal kıvrımlarını düzenli ve güzel görünmesini sağladı.

Her ne kadar saçlarından nefret ediyor olsa da, şuanda onları seviyordu.

Onun bir parçasıydı. Onlar olmadan, kendisi gibi hissetmiyordu. Aynada çok iyi bildiği görüntüye tekrar bakarken kararını verdi.