"Çünkü benim sana söylemek istediğim şeyler var."
Yaşadığım tüm her şeyi kelimelere nasıl sığdıracak olduğumu bilmeden tam da karşısında dikiliyor ve siyah saçlarının örttüğü gözlerinin içine bakıyordum.
"Ama bunları söylemeden önce emin olmalıyım."
Kaşları düz bir hale geldi ve merakla baktı yüzüme.
"O kızla aranda bir şey var mı Taehyung?"
Gülecek gibi oldu ama gülmedi. Sadece ciddiyetle gözlerimin içine bakıyordu. Ben ise hızla atan kalbimin yanında, bir o kadar heyecanlı hissediyordum.
"Var, Jimin."
Omuzlarım düştü, çatık kaşlarım normale döndü ve yansıtmama çalışsam bile beceremediğim hüzünlü sesim ile konuştum.
"Var..mı?"
Başını salladı.
Zemin ayaklarımın altından kayıp gidiyormuş gibi hissettim bir an. Kalbim acıyor gibi oldu, nefes almayı unuttum.
"Sun Li, benim patronumun kızı. Ve kim olduğumu biliyor."
Bazı şeyleri henüz açıklığa kavuşturmadığı için dinlemeye devam ediyordum onu.
"Kim olduğumu biliyor, bu yüzden benimle görüşmek istedi. Ayrıca babasınında bana yollamak istediği birkaç şey varmış. Yayınımda kullanmamı istiyormuş."
Meraklı bakışlarım arka koltukta duran kutuya döndü, "Ne var onun içinde?"
Bu soruma karşılık olarak güldü ve beni yanına çağırdı. Sonrasında kutunun her iki kapağını açtı, ben de eğilerek içine baktım.
Ne olduklarını anlamam biraz zamanımı aldı ama anladığım zamanda ise utanmama engel olamadım.
"Bunlar..şey mi?"
Güldü, "Ney mi?"
"Düşündüğüm şey mi onlar? Taehyung bunları kullanmanı mı istedi senden?"
"Evet, onlar seks oyuncakları." dedi ve kutuyu kapattı. "Kullanmamı istedi ama ben yayınımda bu tarz şeyler kullanmayı tercih etmiyorum. Bana göre zevki öldürüyor."
Ne diyeceğimi bilemez bir vaziyetteydim. Hiç beklemediğim bir şeydi bu, ne tepki vermem gerektiğini de kestiremiyordum.
Sonra kollarını göğsünün altında birleştirdi, "Sen ne diyecektin?"
"Ben.." Gördüğüm şeylerden sonra diyeceklerimi unutmuştum. Sonra iç çektim ve az önceki ruh halinden tamamen sıyrılıp, bir önceki halime geri döndüm.
"Söylemek istediğim birkaç şey vardı."
Başımı eğip, ellerim ile oynamaya başlamıştım. Ne zaman gergin olsam bunu yapıyordum.
"Bu zamana kadar kendi cinsime hiç ilgi duymadım. Kendi cinsimi de geçiyorum, birine karşı doğru düzgün bir his beslemedim. Hedeflerim, hislerimden hep daha önce geldi. Bu yüzden birine karşı his besleme iç güdüsüne hiç sahip olmadım. Ama şimdi seninleyken, tüm bu olanların yıkılmış olduğunu hissediyorum."
Lafımı kesmeden dinlemeye devam ediyordu ve ben de konuştukça rahatladığımı hissediyordum.
"Bilmiyorum demek istemiyorum bu sefer, çünkü biliyorum. Sadece kendime yedirmekten ve başıma gelecek olan şeylerden korkmuştum bir miktar. Kendi içimde bir çelişki yaşıyordum. Ama ilk defa beynim sustu ve kalbim devreye girdi çünkü kabullenmiş hissediyordum. Tüm bu olan şeyleri bir nevi ilk defa yaşıyorum. Acemi olabilirim ama ben denemek istiyorum Taehyung."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
under the mask ༄ vmin
Fanfiction"Herkesin ortaya çıkmasından korktuğu bir yüzü vardır."