Saat geç olmuştu iyice. Bora çok ısrar ettiği için bu gün burada kalacaktım. Aslında tercihim Bora'yı kendim ile götürmekti. Ama boşanırken velayetini alacaktım kesinlikle. Berk'in gösterdiği odadan içeri girdim. Burası Berk'in odası olsa gerekti. Her yer siyahtı. Perdeler bilene. Belis çoktan uyumuştu. Onu çift kişilik yatağa yatırdım. Yanımda pijama tarzı bir şey olmadığı için Berk'in dolabından siyah eşofman altı ve siyah bir sweatshirt aldım. Üzerimi giyindikten sonra eşofmanın paçalarını katladım. Uzun ve beli bol gelmişti. İçeriye Bora girince onu süzdüm. Mavi bir pijama takımı giymişti.
Fısıldayarak konuştu. Kardeşi sırf onun yüzünden uyanmasın diye. "Anne hadi uyuyalım. Çok yorgunum!" Kafamı salladım. Yatağın içine sırası ile ben, Bora ve Belis olarak girdik. Baş ucu lambasını söndürdüm ardından. Aylar sonra çocuklarımın ikisi ile yatacaktım. Bir anne olarak bu büyük veli nimetti. Oğlumun, özlem duyduğum kokusunu içime çekerek gözlerimi kapattım...
Berk'ten
Öykü -sevdiğim, aşık olduğum kadın- bu gün burada kalacaktı. Rahatça uyusunlar diye odamı onlara verdim. İçimde o odaya girip Öykü'nün kokusunu çekmek isteyen bir hasret var. Ama sakin ol oğlum, sakin. Çalışma odasında biraz belgeleri inceledikten sonra saate kaydı gözüm. Geç olmuştu. Ayağa kalkıp misafir odasına ilerledim. Hayır hayır, odanın kapısı açık diye içeri girmeyeceğim. Kendimi içeri girerken buldum. Ayaklarım geri gitmek istese de kalbim bir kere kokusunu çekmek istiyordu. Ben tabii ki her yer aklımı dinlerdim ama burada kalbimi dinledim. Ona söz geçiremiyordum şu an. Kalbim beni ele geçirmişti. Yatağın yanına gelince diz çöktüm. Öykü'nün saçları her yere dağılmıştı. Sadece azıcık yaklaşmam ile kokusu burnuma dolmuştu.
Sessizde olan telefonum titremeye başladığında hızla odadan çıktım. Arayan Ahmet'ti -en güvendiğim adamım-
"Ne oldu?" Beni acil bir şey olmadığı sürece bu saatlerde aramazlardı.
"Abi Kadir piçi geldi. Yengeyi görmek istiyormuş." Sinir mi desem, kıskançlık mı desem, öfke mi desem? Hangi duyguyu yaşıyordum bilmiyorum ama iyi şeyler olmayacağını biliyorum...
"Beklesin geliyorum." Direk dışarı çıktım. Şimdi onu burada kimse elimden alamazdı. Kimse!
Nasıl indiğimi dahi bilmiyorum ama dakikalar sonra Kadir piçi görüş alanıma girdi. Yanına giderken yumruk yaptığım elimi iyice sıktım çünkü saniyeler sonra elim yüzüne iyi bir yumruk atacaktı. Evet gittim ve yumruğu geçirdim.
"Amacın ne lan senin!?" O kahkaha atmaya başlayınca sinirim daha çok büyüdü. Bir tane daha indirdim yüzüne. Burnundan kanlar akıyordu. O hala gülüyordu...
"Berk karın beni seviyor diye mi bu kıskançlık?" Karım onu falan sevmiyordu. KARIM!
"Kadir amacın ne? Niye geldin tekrar buraya!" Yüzünü ciddileştirdi.
"Aşık oldum Berk. Öyküme aşık oldum." Bu sefer ben gülmeye başladım.
"Öyküne aşık oldum? OĞLUM SENİN ÖYKÜN YILLAR ÖNCE BİTTİ LAN BİTTİ!" Bizim sesimizi galiba Öykü duymuştu. Bize doğru ilerliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Erkek Lisesindeki Kızlar 2 |Tamamlandı|
ChickLitErkek lisesindeki Kızlar'ın ikisidir. Hayattaki tek şeyim oydu. Ama onu kaybedeli tam altı ay olmuştu. Borası için gitmişti. Kendi canını hiçe saymıştı. Ama artık borada yoktu. Kaçıralı galiba beş ay oldu. Sadece bir ay sonra kim tarafından kaçı...