Umudum bitti...
Gözlerim kapalı, ölümü bekledim. Artık bitti sesler kulağımı tırmalayacak kadar yakın kalbimi durduracak kadar korku dolu. Ellerim gözlerimde hıçkırıklarla ağlıyor ve dilimde tek kelime; Anne affet.
Ellerimi gözlerimden çekmeye çalışıyor. "Hayır lütfen, lütfen..." diyerek yalvarıyorum. Hızla elimi yüzümden çekip elini çeneme tutuyordu. Korkudan eğilmiş kafamı hızla kaldırdım. "Burdan gitmemiz lazım."
Gerçek miydi bu hayal mi görüyorum. yoksa ben öldüm mü? Beni ellerimden çekiştiren "Burdan gitmeliyiz."ayağa kalk hadi Deniz diyen Emre mi?
Gözlerime inanamıyorum o burda beni buldu benim için geldi.
"Sen sen! burdasın yanımdasın."
Adam yerde yarı baygın "Sizi öldürücem." deyip duruyordu.
Emre ellerimden tutup hadi güzelim gitmeliyiz hızla yerden kalkarak Emre,nin elinden tutup gözünün alabildiğince koşuyorduk. Nereye gittiğimizi ne yaptığımızı bilmeden koşuyorduk.Bilmiyorum ama onu görüdüğüm deki mutluluk ona hissettiğim güven fazlasıyla çoktu.
Saat epey geç olmuştu orman karanlıklığa haps olmuş siyahlarla kaplanmıştı. Gecenin karanlığında bize eşlik eden ayın ve yıldızların ışıklarıyla ilerliyorduk.
Daha fazla dayanamayıp kendimi yere bıraktım.Nefes nefse bir halde derin derin nefesler alıp veriyordum.
"Ben çok yoruldum artık yürüyemiyecem."
"Lütfen biraz daha Deniz "
Ağlayan gözlerle takatim kalmadı daha fazla yürüyemem.
"Ailen için kalk hadi biraz daha dayan az kaldı Deniz hadi lütfen!
Emre'nin derin bakan gözlerine bakarak zar zor olsada kalkmıştım.
Orman içerisinde nereye gittiğimizi bilmeden hızlı adımlarla yürüyorduk. Hemen önümüzde ormandan çıkmış koca bir tepeye ulaşmıştık.Kuş bakışıyla küçük bir köyü izlemekte bulmuştuk kendimizi ben halen Hıçkırıklarla ağlarken...
Emre "Bak kurtulduk neden hala ağlıyorsun."
Yaşlı gözlerle ona döndüm ona yardım edemedim o öldü gözlerimin önünde yalvara yalvara öldü yardım istedi kurtulmak istedi ama ben ama ben bir şey yapamadım ona yardım edemedim öylece bir hiç uğruna öldü.
"Kim öldü Deniz?"
"O silahlı adam bir kadını öldürdü gözlerimin önünde hiç açımadan bir kadını öldürdü."
Dolu gözlerle yere diz çöktüm.Başımı sıcacık göğsüne koyarak yok bir şey yanındayım sakin ol diyerek sarılıyordu. Senin yapacak bir şeyin yoktu kendini suçlamayı bırak.
Birden hareketlenen Emre'ye gitme ne olur beni bırakma çok korkuyorum.
Şşş..sakin ol burdayım hiç bir yere gitmiyorum sakin ol.
Tamam ifadesiyle başımı salladım.
Karanlık bastırmış bir şekilde kamp alanına gitmek istesekte mümkün değildi ormana giremezdik o adam hala orda olabilirdi bu karanlıkta da yolu bulmak zor olacaktı.
Emre elini uzatarak hadi kalk diyerek yerden kaldırdı korkudan elini bırakmıyordum.Ellerim ellerinde sım sıkı tutmuştum.
Emre gülümser bir yüz ifadesiyle sırıtıyordu. "Neden gülüyorsun " elimi biraz daha sıkarsan sanırım bir daha kullanmaya bilirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLHUN ✓KİTAP OLDU✓
Tiểu Thuyết ChungŞehir değiştirmeme sebep olmuş bir hayat sonrası nefretle başlayan deli bir aşk. Son duygularını yazdı Pembe günlüğüne, yıllar, aylar, günler geçecek. O günlük Deniz'in hayatı olarak kitap olmuş, elden ele gezmiş olacak. On dört yaşında yazdığı g...