Heyecan çığlığı ile yükselen sesle gözlerimi açtım. "Seninle bir ev arkadaşı olmak istemezdim,yaramaz çocuk gibisin".
"Hadi ama Deniz sende duygu yokmu kızım bugün kamp yapmaya gidecez". Daha sabahın köründe yataktan beni ellerimden sürükleyerek çıkartmaya çalışıyordu .
Göz kapaklarım uykunun ağırlığında kapanıyor gözlerimi bir kaç kere kırpıp yerimde doğruldum .
"Kızım sen bela mısın?"
"Biz anca hazırlanırız ama."
Off kalktım başımın belası yorganın altından ağır bir şekilde çıktım ee ne yapıyoruz?
"Tabikide güzelce hazırlanıp aşağı kahvaltıya iniyoruz "Peki dememle Funda elbise seçmek için gardıroptaki
elbiseleri yere yığmıştı bile.Şimdiden acaba hangisini giysem diye kafamının etini yemeğe başlamıştı.Funda Giy çıkar giy çıkar yapana kadar ben hazırlanmıştım.
İşaret parmağımı kapıya uzatarak çıkar giderim bak bu eziyete daha fazla dayanamıcam.Yaptığım bu uyarıdan sonra bir şeyler giymeye başlamıştı.Tabiki onun tarzı olan bir şey giymişti kısa kot bir şort ile geniş kırmızı bir tişört ayna karşısında makyajını da bitirdikten sonra ağır ağır çalışan Funda işini bitirdiğini görünce yerimden doğruldum.
Kamp için hazırladığımız çantamızı sırtımızı attığımız gibi aşağıya mutfağa inmiştik etrafta yani evde kimse gözükmüyordu gerçi saat yeni 08.05 bizim gibi erken kalkıp ne yapacaklar?
Funda'nın beni cimcikleyip etrafa ne bakınıyorsun geç kalacaz deyince mutfağa doğru yönelip ekmek arası hazırladık.
Elimize aldığımız gibi taksiyle okulun yolunu tutmuştuk okula ulaşmıştık ama beni fena bir heyecan sarmıştı. Daha okulun bahçesinden içeri girmemiş bekliyorduk.
Okul bahçesinden okulun ayarladığı büyük bir otobüs ve etrafında çantaları sırtında 11. Sınıflar bekliyordu,elim ayağım titriyor.
Adımlarım geri geri gidiyor sanki, başım eğmiş yürümeye çalışıyordum. "Orda mi Funda."
"Kim orda mı?"
"Şey işte"
"Şey diye birini tanımıyorum Denizcim."
"off biliyorsun işte Emre "
"evet buraya doğru geliyor."
Yanlız sen biraz daha önüne bakmadan yürümeye devam edersen düz yolda düşüp rezil olan tek kişi olacaksın.
Tabi bunları söylerken kıs kıs güldüğünü farktmem beni biraz sinirlendirmişti. Funda'yada gülmek için malzeme çıkmıştı.
Ters Bir bakışla gözlerimi kısıp seni öldürürürüm bak beni Dost katili yapma Fundacım.
"Bakışa bak korktum ya"
"Susmasan bakışta kalmaz ama."
Yüzümüz birbirine dönük konuşarak yürüyorduk ki içlerine kadar girdiğimizi fark etmemiştik. Bunu fark etmemizle birbirimize bakışımızla gülümsemistik .
Herkesin toplanmasını beklemek için banka oturduk o ara gözlerim Emre nerde diye ararken Funda Akın'ı aramış konuşmaktaydı arada kendinden geçen cilveler yaptığını görüp o dalgınlıkla bana yaslanmıştı.
"Ee Funda Pardon aşkım saçlarını okşamamı ister misin."
"Ne "
Kendi pozisyonunu görünce geri çekilip. Kusura bakma diyerek gülümsemişti.Akın'a bekliyorum acele et geç kalma sensiz gitmek istemiyorum. Telefonu kapatıp bana döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİLHUN ✓KİTAP OLDU✓
Ficción GeneralŞehir değiştirmeme sebep olmuş bir hayat sonrası nefretle başlayan deli bir aşk. Son duygularını yazdı Pembe günlüğüne, yıllar, aylar, günler geçecek. O günlük Deniz'in hayatı olarak kitap olmuş, elden ele gezmiş olacak. On dört yaşında yazdığı g...