24. Bölüm

438 132 9
                                    


Sessiz bir ses tonuyla kulağıma  fısıldar gibi çok güzeldi, tadı dudaklarımda kaldı.

O sözün verdiği tedirkinlikle uzaklaşmaya çalışırken kafamı cama çarptım. Kafamda hafif yanma hissi ile elimi başıma götürdüm

"iyi misin?"

"sana ne , bela mısın sen ya ,sıkıldım senden."

Emre keyif alır bir ses tonuyla
" kime bela değilim ki"  titreyen sesimle,  "senden korkmuyorum." Desemde ses tonumla her şeyi anlatıyordum.

"Korkutmaya çalışmıyorum zaten güzelim."

Dudağımı ısırarak yüzümü cama doğru çevirince
kolumdan tutup kendine çekti.

"Yüzünü bana döneceksin  bunu bir daha yapma sakın!"

Herkes bir tarafta eğlenirken Emre bana sataşmayla meşkuldu. Aramızdaki laf dalaşından   Funda ile akın'ın bizi baktıklarını fark edememiştim, onlara gördüğüm gibi aralarında fena şekilde eğleniyorlardı.

Onları gördüğüm gibi , nedensizce gülümsedim. Emre'nin yüz ifademi görmesiyle,arkasına bakınca oda hafif  gülümsemişti.

"Can sıkıntın geçti sanırım."

"Canımın sıkıldığını kim söyledi?"
 
Konuşmasına izin vermeden "numaramı kimden aldın."
Bana cevap vermeden sadece bakıyordu, bu durum beni çileden çıkartıyordu .
     "Ya kime diyorum beni duymuyor musun?"
"Tabi hata bende senle muhatap olmam büyük hata zaten ."

"Senle güzel günler geçirecez Deniz çok güzel  günler.:

"Benim aksimi yapacak aksimi söyleyeceksin  dimi ?"

Otobüs durmuş biz halen konuşmaktaydık daha doğrusu Emre beni delirtiyordu.
Funda ile Akın'ın yerlerinden kalktığı gibi bende hızla yerimden kalktım çıkmak için kapıya ilerledim.

İndiğimiz gibi ağzımız açık manzaraya bakıyorduk. Kocaman bir orman yem yeşil gözleri kamaştıran güzelliğiyle  etrafa bakınmaya başlamıştık.

Elliye yakın büyük bir guruptuk. Herkes manzara karşısında mest olmuş etrafa bakınırken hocanın seslenmesiyle etrafı yayılan herkes toplanmıştı .

Emre umursamaz tavrı  ile eli cebinde  ormandaki ağaç gibi yerinden kımıldamadan duruyordu. Ona neden bu kadar takılıyorum  elimi yumruk yapıp  düşünmekten sıkıldım.

Ormana içine doğru yürümeye başladık herkes ağzı açık bir şekilde yürüyordu. Bende karşımdaki bu güzelliğe kapılmış ilerliyordum. Gözlerimle etrafı izleye izleye gidiyordum birinin elinden gözüme sokarcasına bir  tane papatya uzattığını gördüm kafamı kaldırmamla hoşuma gider yüz ifademle  başımı çevirdim .

Hoşuma gitmişti bunu Emre'ninyapması hiçbir şeyi değiştirmezdi.Papatyaya bayılıyorum ağır bir şekilde elimi uzattım derin bir şekilde kokusunu içime çektim.

Emre,nin kokusu sinmişti gözlerim kapalı kokluyordum  beni kesintisiz izliyordu  tavrım Emre'nin hoşuna gider bir gülümsemeyle ilk çiçeğin benden olsun güzelim.

"Teşekkür ederim."

"vay vay vay sen teşkkür eder miydin?"

Bu çocuğu hiç çözemedim illa beni moralimi bozacak bir şey yapacak.

lakin o lafını pek takmayarak   papatyayı elinden almıştım .Çünkü  bu hareketi hoşuma gitmişti birde en sevdiğim çiçeğin olması beni başka mutlu etmişti.

DİLHUN ✓KİTAP OLDU✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin