Merhabalar💓
Ben geldim yeni bölüm ile kitap yazmak gerçekten de zor iş. Sadece bana değil okuduğunuz her kitap için oy verin yorum yapın eğer sevdiyseniz insanların emeklerine destek verin arkadaşlar.
Okurken keyifli vakit geçirmeniz dileği ile 💓💓
******
Karşımda bana bakan Adnan amca ve yanında ki adama doğru yürüdüm tedirginlik ile, alev ile olan kavgamız da ne kadar haklı da olsam gelir gelmez sorun çıkarmış olmaktan memnun değildim ve Adnan amcaya karşıda kendimi mahçup hissetmekten alıkoyamıyordum.
Seyit'i düşünmek bile istemiyorum şuan geldiğim günden beri kendimi rezil ediyordum.
Yanlarına vardığımda gergin bir gülümseme ile "Hoşgeldiniz adnan amca." dedim yanında ki adama dönüp kafamı eğip selamladım.
"Hoşbulduk kızım nasılsın?" Bu adamın babacan tavırları babamı aratmayan halleri beni utanca boğmaktan başka bir şey yapmıyordu bu gün.
"İyiyim, şükür sen nasılsın Adnan amca?"
Elini yanındaki adamın omzuna koyup,
"İyiyim bence şükür, bak seni kiminle tanıştıracağım oğlum Sinan" göğsü gururla şişmişti gözleri sevgiyle parlarken sonra bana dönüp bir elini de benim omzuma koydu,
"Oğlum bu da benim tertibimin küçük kızı Eyşan""Hoşgeldiniz Sinan bey memnun oldum"dedim kibar bir sesle.
" Bende çok memnun oldum Eyşan lütfen sizli bizli konuşma gereksiz resmiyeti sevmem. "İçten bir gülümseme ile konuşunca kafamı salladım onaylamak için
Adnan amcanın sesi ile tekrar ona baktım."Kızım bizim oğlan yeni döndü amarikadan bizde kahvaltıyı ailecek yapalım dedik seyit uyandı mı?"
Seyit'in ismini duymam ile kalbim bana ihanet edercesine hızlandı yüzüm kızarmaya başlamıştı emindim.
"Evet uyandı yukardaydı en son kahvaltı da
hazırlanmıştır.""Tamam kızım sen Seyit'i çağır biz içeriye geçiyoruz." hızla kafamı salladım onlar önde ben arkada eve girdik, Adnan amcagilin geldiğini gören kader ile gizem abla hemen kahvaltı masasını hazırlamak için telaşa girerken beni fark etmemiş olmalarını fırsat bilip onlar salona geçerken ben hızlıca üst kata çıktım ilk olarak odama varıp hızlıca not defterim ile kalemimi aldım. Gergin adımlar ile odadan çıkıp daha da hızlanan kalbim ile teras katına çıkmaya başladım.
Teras katına ilk defa çıkıyordum ama bu kat sadece seyit için ayrılmıştı önümde orman manzarasını gözler önüne seren devasa cam vardı sağ ve sol olmak üzere iki kapı vardı gözüken.
O güzel kokusu bu katı sarmıştı, derin bir nefes almaktan kendimi alamadım, hızla kendimi toplayıp sol taraftaki kapıya doğru ilerledim yavaşça açıp içeriye doğru bir adım attım, kokusunun bahçesi gibiydi odası.
Boş odayı ister istemez merakla inceledim ahçap konsepti olan odanın sadeliği ve güzelliğine hayran kalmamak elde değildi. Ortada yer alan yuvarlak büyük yatağa bakıp istemsizce bir gülüş kaçtı ağzımdan o iri bedeni anca buraya sığardı.
Odanın kapısını çekip sağdaki odaya ilerledim heyecanla açıp kafamı uzattım masanın başında iri sırtı görüş açıma girdi üzerinde siyah bir kazak vardı önünde ki bir şeyle uğraşıyordu,
Odanın geniş bir kütaphane gibi gözüküyordu odanın ortasında ise ahşap bir masa vardı. Gereksiz hiç bir ayrıntıya yer vermemişti, açık balkon kapısında ormanın yeşilliği insana hoş bir görüntü sağlamıştı. Bu odaya okadar yakışmıştı ki iç çekmeden edemedim.İçimde gezen anlamsız duygular beni başka bir anlamsızlığın içine itiyor hem geriyor hem tuhaf bir mutluluk sağlıyordu, beynime sirayet eden kalbimi boşluğa düşüren duyguları görmezden gelip elimde ki kalemi alıp yazmaya başladım.
"Seyit bey babanız ile abiniz geldi sizi kahvaltı için bekliyorlar."
Yavaş adımlarla yanına ilerleyip titreyen ellerimi omzuna dokundurdum, kalın kumaştan geçip ellerimi uyuşturan sıcaklık nefesimi kesmeye yemişti.
Kafasını çevirip omzunda hala yer edinen ince ve küçük elime baktı elimi hızla çektim, kafasını kaldırdığın da kehribar gözleri ile buluştu ela gözlerim. Elimde ki not defterini hızlıca ona uzattım gözleri uzattığım deftere ilişti iri ellerini kaldırıp not defterini aldı ellerimden. O defteri okurken gözüm masaya takıldı kahve rengi bir defter vardı önünde elinde ise bir kalem.
Özel bir şeyler yazdığını anlayıp hızlıca gözlerimi tekrar ona çevirdim oturduğu masadan kalkıp masada ki defteri kapattı,bana dönüp defteri bana uzattı iri bedeninin yanında küçücük kaldığımı göz ardı edip defteri elinden aldım.
Yanımdan geçip ilerlerken bende hızlıca ardından kapıyı kapatıp çıktım odadan. Aşağıya indiğimizde o kahvaltı odasına ilerlerken bende mutfağa geçtim işler için.
**********
Gün boyunca mutfaktan çıkmamıştım gizem abla ile aramızda ki sorunu halletmiştik diğerlerini görmezden gelmeye çalışmıştım kader ise gelip bir iki kere konuşma çabasına girmiş ama umursamamıştım.Artık samimi bulmuyordum onu.
Elimde ki bulaşıkları bitirip ellerimi havluya sildim, açılan mutfak kapısı ile kafamı çevirdim gizem abla yüzünde yorgun bir ifade ile gelip masaya oturdu.
"Bu koca evin işi bitmedi ama ben bittim"
Bende masaya yanına geçip yerleşirken cevap verdim yorgunluk ile
"Benimde belim ağrıdı abla"
"Sinan bey ne zaman yurt dışından gelse hep böyle olur abla bana şunu yap bunu yap diye oradayken bizim yemekleri özlüyor ya."
"Sinan bey burda mı kalıyor abla?"
"Yok o şirkette ki işlerle uğraştığı için babası ile merkez de kalırlar bir seyit bey burda sürekli kalıyor"
Biz sohbet ederken kapı açılmış alev girmişti içeriye gözlerinde ki sinsi bir ifade ile bana baktı.
"Adnan bey seni çağırıyor Eyşan!" Bu bakışın altında bir şey yatıyordu.Gizem ablaya baktım oda bana.
Yavaşça ağrıyan belim ile birşey demeden çıktım odadan merdivenleri yavaş adımlar ile çıkıp salona girdim Adnan amca pencere kenarında tekli koltukta oturup dışarıyı izliyordu." Adnan amca beni çağırmışsın" sesim ile bana dönüp karşında ki koltuğu gösterdi
"Geç kızım otur şöyle" hızla karşısına geçip oturdum biraz merak biraz gerginlikle.
"Kızım alev geldi biraz önce bana birşeylerden bahsetti bir de senden duymak istedim sabah ne oldu neden kavga çıktı"
Alevin bakışlarında ki sinsiliğin sebebi belli olmuştu şimdi. Beni bu evden göndermek için kararlıydı anlaşılan..
*****
Lütfen oy vermeyi unutmayın ve fikirlerinizi de yazın hikaye hakkında.... 💓
Sağlıcakla kalın....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÜREĞİM DE Kİ MÜREKKEP
RomantizmSEYİT ; İnsanı yakıp kavuran KEHRİBAR gözlü adam. Kendini dünyaya kapatmış kendi dünyasını yaratmış beyninde o gerçek dünyaya karşı kurduğu engeller var. EYŞAN ; Eyşan kendine bile yetemezken kendine ait bir dünya kuramamışken Seyit ve kendi için b...