26. Bölüm

95 23 14
                                    

Bölümün şarkısı: Kazılı Kuyum 

Multimedya: Zeynep Arel

Öncelikle şu an aşşşşşırıııı mutluyum. Çünkü okunma sayısı tavan yaptı. 1515 olduk! Dün baktığımda 1.3 idi. Bugün bir baktım, 1.5 yı geçmiş!! Sizi çoooook seviyorum!!! Bu aralar mutlu olduğum nadir anlardan birini yaşattığınız için, oylarınız, yorumlarınız, varlığınız... Her şey için sonsuz teşekkür ederim!  İyi ki varsınız. Bana ''iyi ki'' dedirttiğiniz için de teşekkürler ^^

Ben geldim! Nasılsınız? Ben bayağı yorgunum. 

Bu arada korana virüsü bir bitmedi! Uyku, yeme, ders çalışma... Bütün rutinlerim alt üst oldu! İnşallah çabucak biter de eski hareketli hayatıma geri dönerim.

Daha fazla uzatmadan, iyi okumalar dilerim... ;')

...

(10 GÜN SONRA)

'''Binlerce kez iyi geceler sana!' demiş Jüliyet.

'Binlerce kez beter olsun gece, senin ışığın yoksa.' diye cevaplamış Romeo.''

...

Yarın Deniz ile beraber şarkı söyleyecektik! Selim hoca bir hafta öncesinden, pazartesi günü sahneye çıkıp bizi izlemek istediğini söyleyince, tamam dedik. Şarkı seçimini bize bırakmıştı ve Deniz ile beraber  ''Kazılı Kuyum'' şarkısını söyleyecektik! O kadar heyecanlıydım ki! Aklım bir an okuldaki yüzlerce kişinin önünde şarkı söylediğimiz o ana gitti. Deniz ile on gündür sürekli buluşuyorduk, bir şeyler yapıyorduk. Hatta dün Deniz'i mıncıklarken fotoğrafımızı Melisa'ya çektirdim. Deniz ne kadar ''sakın paylaşma!'' dese de instagramda paylaştım!

@adaboysann

@adaboysann

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

He is mine. He will always be mine. 💙

259 beğenme/183 yorum


Deniz bu paylaşımı gördükten sonra hem sinirlendi hem de mutlu oldu. Fotoğrafı paylaştığım için kızdı ama açıklamasını görünce - O benim. O her zaman benim olacak. - hem muzip muzip baktı hem de mutlu oldu. 

Sabah kalktığımda önce ayılabilmek için kendime kahve yaptım. Hem kahvemi yudumluyordum hem de sosyal medyada geziniyordum. Son günlerde sık sık Gökçe ile konuşuyorduk. Ve Gökçeye karşı hiçbir nefretim yoktu. Ama ne annem sandığım adamın ne de babam sandığım adamın aramalarına cevap vermiyordum. 

Üzerime siyah bol bir kazak, altıma koyu gri, yırtık bir kot giydikten sonra çantamı aldım. Şarkıyı sahneye çıkacağımızı öğrendikten sonra bir hafta boyunca yüzlerce kez dinledim ve aynanın karşısında söyledim. ''artık ne kadar olursa!'' deyip yurttan çıktım. Bugün okula yürüyerek gidecektim. Çünkü yürürken rahatlıyordum. Ayrıca hava rüzgarlı olunca daha da yürüme isteğim artıyordu.  

ADANIN DENİZİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin