3.Bölüm

1.5K 214 67
                                    

Bölüm 2: Başımıza büyük bir felaket geldi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bölüm 2: Başımıza büyük bir felaket geldi.

Bölüm şarkısı: Haluk Levent/ Sevenler Ağlarmış

.......

Saçları açık kumral dostlarım. Elmacık kemikleri ve çenesi her ne kadar çıkık olsa da bu yüzünde sert bir görüntüye sebep olmamış. Belki gözünün içi güldüğünden böyle duruyor çünkü göz bebekleri epey parlıyor yüzüne vuran güneşte. Yanına ilk gittiğimde pür dikkat kitabına odaklandığı için kaşları çatık,yüz ifadesi sertti ama şuan konuştuğumda görebiliyorum ki kolay kolay sinirlenecek biri gibi değil .

Kısa kollu mavi tişörtü üstüne tam olmuş ve insana basit bir tişört nasıl böyle yakışabilir diye düşündürtüyor. "Tabi oturabilirsiniz, ben zaten kalkacağım." Dediğinde sesi hayalimden çok daha yumuşak çıkıyor.

Kısa kollusunun açıkta bıraktığı kollarından sporcu olabileceğini düşünüyorum. Çünkü geniş sporcu omuzlarına sahip. Gözlerinden ise bahsetmek istemiyorum çünkü o kadar güzel gözleri varki ağzımdan çıkacak tek bir cümle ile karşımdaki adama aşık olabilme ihtimalinizden korkuyorum.

Belki abartıyorumdur. Ama oldum olası romantik bir ruha sahip oldum ve kendimi bu konuda durduramıyorum.

Ona baktıkça aklıma en sevdiğim oyunlardan biri "Romeo ve Juliet" düşüyor. Onun hayalimdeki Romeo'ya benzemesi ile aklıma bazı tezlerin düşmesini engelleyemiyorum.

Mesela karşımdaki adamın gerçek hayattaki Romeo olduğu ile ilgili tezimin gerçek olduğuna neredeyse eminim. Eğer karşımdaki adam gerçek hayattaki Romeo ise şöyle bir sorunum var: Ben Juliet değilim!

Hayallerinizdeki erkek nasıldır bilmiyorum. Benim hayalimde de belli bir kalıp olduğunu söyleyemem açıkçası. Ama her okuduğum kitap ve izlediğim film gözümün önüne yeni ve aşık olunası bir adam getiriyor. Romeo ve Juliet'i okurken de seyrederken de hep karşıma Romeo gibi birisinin çıkmasını düşlerdim.

Düşlediğim Romeo ise karşımdaki adama dış görünüş olarak oldukça benziyor. Kendi hayalimdeki erkeğin masasına az önce oturduğumu düşündüğüm içinse kendimi seve seve şanslı sayabilirim.

Kızların beni izlediklerine eminim. Fakat daha adını dahi bilmediğim adamla nasıl konuşacağımı bilemiyorum. Benle ilgilendiği yok prensimizin, gözleri okuduğu kitapta ve dünyanın en önemli işini yapıyormuşçasına bir ciddiyete sahip.

Okuduğu kitap değişik olmalı diye düşünüyorum. Aksi taktirde böyle sesli bir ortamda bütün ilgisinin kitapta olmasına imkan yok. Ya kitap çok ilginç olmalı ya da kendisi bir şeye odaklandığı zaman dünyadan soyutlanan bir kişiğe sahip.

Beni Sev RomeoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin