4. Bölüm

1.3K 209 53
                                    

Bölüm 4: Yakıverdin Işıkları

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bölüm 4: Yakıverdin Işıkları

Bölüm şarkısı: Tuna Kiremitçi&Sena Şener/ Birden Geldin Aklıma

....

Uykulu olduğum halde erkenden kalkıp muffin harcı hazırlamaya koyulmamı nasıl izah edebilirim bilmiyorum. Mutluluğumu tam aktaramamakla ilgili çekincelerim var sevgili sırdaşlarım. Böyle mutlu olduğum anlarda genellikle önüme boş bir sayfa ve kalem setimi açarım. En güzel çizimlerim hep böyle anlarda ortaya çıkar. Ancak bu sefer mutluluğumu işime yansıtmak yerine yaptığım tatlıya yansıtmayı tercih ediyorum. Onunla ilgili en az kendisi kadar tatlı planlara sahibim çünkü.

Güzelce çırptığım, içini çikolata parçacıklarıyla şenlendirdiğim ve mutluluğumu içine aktarmaktan hiç çekinmediğim muffin harcımı küçük kek kalıplarına eşit şekilde bölüştürürken sizlere konuyu başından anlatmaya karar veriyorum.

Bu kadar tesadüf yaz dizilerinde olur diyebilirsiniz ama bir yaz dizisinde olmadığımız için dün akşamdan beri yaşadıklarımı kaderin tatlı cilvesi olarak görmeyi yeğlerim. Öncelikle sizlere üç güzel haberimin olduğunu bildiriyim, zaten mutluluğumda bu haberlere dayanıyor.

Birincisi uzun uğraşlar sonucu gece yarısı Yiğit'in hesabını bulduk. Gecenin bilmem kaçıncı saatinde olduğumuzu unutup attığım çığlık, kızlar tarafından ebeveyinlerim uyanmadan susturuldu. Yiğit'in hesabını bulmamızın ardından bütün gece söylenen kızlar kafalarını yastığa koydukları anda uyukuya daldılar. Bense yaz günü iki top dondurma elime tutuşturulmuşçasına bir mutluluğu hissediyordum üzerimde. Dondurmacıya, limonlu çikolatalı ver abi, dememin hemen ardından dondurmayı külaha koymasını beklerken ki heyecanı bilirsiniz, o heyecanla hesabı en ince ayrıntısına kadar incelemeden uyuyamayacağımı da tahmin ediyorsunuzdur. Öyle de oluyor.

Beyefendimizin avukat olduğunu öğrendiğimde ufak çaplı bir şok yaşıyorum. Yiğit'in sportif görünüşü onun bir avukat olabileceğini hiç düşündürtmemişti bana. Hem yaşıt gibi göründüğümüz için de avukat olabileceğini aklımın hiçbir köşesine getirmemiştim. Hem de kafamdaki avukat figürü daha ciddi görünümlü olduğu için ikisini birbirine bağdaştıramıyorum. Ama öğreniyorum ki Yiğit benden iki yaş büyük ve şuan bir büroda avukat olarak çalışıyor.

Çok gittiği mekanlardan, sevdiği yiyeceklere, çok takıldığı insanlara, motor sürmesine-ki bu şaşırdığım ikinci bir noktaydı- ve ailesine kadar birçok şeyi öğreniyorum. Artık parmaklarım acıdığında ve yarın devam etmeye karar verdiğimde ise gördüğüm şey geceye ikinci çığlığımı bırakmama sebep oluyor.

Yiğit ile iki ortak arkadaşımız olması, koskoca İstanbul'da normal karşılanılabilecek bir durum. Fakat bu insanlardan birinin kuzenim Demir, diğerininse öz ve öz kardeşim Melek olması gözlerimi çıkacak derecede açmama sebep oluyor.

Beni Sev RomeoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin