Bölüm 6: Havada umut, ruhum firar
Bölüm şarkısı: Göksel/Denize Bıraksam kendimi
-İyi okumlar-
......Küçükken hep sınıf başkanı olurdum ve bu işi çok severek yapardım. Sanırım birilerini kontrol edince ve yaşanan olaylar kontrolüm altında gerçekleştiğinde daha huzurlu oluyorum. Çok planlı olup, anımın anıma tuttuğu söylenemez tabii. Hatta çoğu zaman plan yapmayı bırakın, yaptığım planlara uymam bile söz konusu olmaz. Yine de bir şey planlandıysa ilk benim haberimin olmasını ve olacaklara hazırlıklı yakalanmayı daha çok seviyorum. Kısacası emrivakileri sevmem fakat hayatımda ilk defa kontrolüm dışında gerçekleşen ve gerçekten hazırlıksız yakalandığım bir olay beni delicesine mutlu etmişti. Fark ettiyseniz ben yine konuya ortadan daldım ama sabırsızım işte ne yapayım? Sizlere hemen her şeyi anlatmak istiyorum.
Yiğit'i son görüşümün üzerinden üç koca gün geçti dostlarım. Bu uzun süreçte onu görme çalışmalarıma mecburi ara vermek durumunda kaldım. E biz de boş gezenin boş kalfası değiliz, sadece aşk meşkle uğraştığımızda yok. Mağlum üniversitede son sınıf öğrencisiyim ve mezun olmama üç aydan kısa bir süre kalması beni çok yoğun bir haftaya sürükledi. Hocalarımız bizden 10 tane tasarım yapmamızı ve aralarından kendilerinin seçtiği bir tanesini dikip mezuniyet gecemizde giymemizi isteyince büyük bir kargaşanın içerisine düştüm diyebilirim. Bunun için iki ay kadar bir süreye sahibim. Hal böyleyken telaş yapınca çıldıran ben ortaya çıkmış ve üç gündür hem evde hem de okulda terör estirir olmuştum.
Anlayacağınız aşırı gerginim ve bunun üzerine üç gündür de Yiğit'i görememem eklenince her an birilerine çatmak için yer arıyorum. Bu ağaçlar fazla mı yeşil ne? Güneşte gözüme batıyor. Yanımdan geçen kız bana tuhaf bir bakış attı sanki. Tamam, az fren yapmalıyım ama 3 gündür kimse de gelip bir derdin var mı diye sormuyor ki!
Bu zorlu günlerimde Yiğit'i görme isteğinin bir tür ihtiyaç olabileceğine karar verdim. Bilim adamları ve doktorlar bu işe ne der bilemiyorum ama yeni bir hastalık keşfettiğime neredeyse eminim. Hastalığın birinci semptomu mutsuzluk ile yersiz ve sürekli sinir hali. İkinci semptomu ise kalpte ufak bir sızı. Bunlar kesinlikle yeni bir tür hastalığın belirtileri olmalı!
Yine de beni az çok tanıdınız. Bunca yoğunluğun arasında boş durduğum söylenemez. Açıkçası minik stalkçı benliğim hiç durmadı. Üç gün boyunca Yiğit'in ne yaptığı konusunda az çok bilgim vardı. Hafta sonu içinse harika planlar yapmaktayım.
Yoğun bir okul gününün ardından beşte okuldan çıkıyorum. Arabam Melek'te olduğu için Demir'i sabah beni çıkışta alması için aramıştım. Oda kabul etmişti ama bu saate kadar hiç sesinin çıkmaması nedeniyle okuldan çıktığımı haber vermeye karar verip telefonumu elime alıyorum. İki kere çaldırmama rağmen telefonu açmayan kuzenim yeterince yorgun değilmişim gibi bir de başıma ağrı girmesine sebep oluyor gerginlikten.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Sev Romeo
Short StoryEvet, o Romeo'ydu. Yalnız ben Juliet değildim. -Tamamlanmış hikayedir.- 27.11.20 #1 chick-lit ..... Kapak tasarımı @Tent_oria 'ya aittir