8.BÖLÜM~ÖLÜM ŞARKISI

725 37 8
                                    

JUSTİN'İN AĞZINDAN

Jesse belki de bininci kez volta attığında bana dönüp:

"Asla olmaz." dedi.

Ve ileri geri yürümeye devam etti.

"Bunu ona yapamazsın. Bu onun seçimi değil."

"Biliyorum ama yapmak zorundayım. Onu güvende tutacağıma dair söz verdim."

"Yapacağın şey hiç güvenli değil."

"Eğer denemezsek neler olacağını biliyorsun. Buna izin veremem. Ölmesine izin veremem." dedim.

"Emin misin? Eğer Melanie uyanırsa seni asla affetmez."

"Bu göze aldığım bir risk."

"Sadece söz verdiğin için mi yaşamasını istiyorsun?" diye sordu Jesse.

"Evet. Ben sözümü tutarım."

Jesse'ye güvenemezdim. Bu yüzden ona hislerimden bahsetmedim. Melanie'yi sevdiğimi bilmemeliydi. Yoksa bunu bana karşı kullanabilirdi.

"Bu işte var mısın yok musun?"

"Hamdi Bey'in teklifini bekliyorum." dedi.

"Ne?"

"Boşver." dedi sırıtarak.

Telefonumu çıkartıp Chiristina'yı aradım.

"Chiristina hemen Red Otel'e gel."

"Sorun ne?"

"Melanie."

Chiristina saniyeler içinde odadaydı. Endişeli görünüyordu.

"Beni yemeğimden alıkoyan şey ne?" diye sordu.

"Melanie çok kötü durumda. Kurtadamlar bize saldırdı ve Melanie'yi ısırdılar."

"Ne! Peki tam olarak kaç saat geçti?"

"23 saat önceydi."

"Yani Melanie ölecek mi?"

"Eğer yardım etmezsen evet."

"Nasıl yardım edeceğim ki?"

"Onu dönüştürmeni istiyorum."

"Ne yani bir vampire mi dönüşecek. Melanie asla böyle bir şey istemez. Ölmeyi tercih eder."

"Farkındayım ama bir şeyler yapmamız gerekiyor. Tek yolu bu."

"Yıllardır insan kanı içmiyorum. Eğer duramazsam..."

"Durmak zorundasın Chiristina. Bunu Melanie için yapmak zorundasın."

"Biliyorum ama...Sana durabileceğimin garantisini veremem."

"Pekala hadi başlayalım." dedim.

Melanie'yi sandalyeye bağladım. Dönüştüğü zaman insanlara zarar verebilirdi. Chiristina karşısına geçti ve Melanie'nin ısırılmamış olan bileğine doğru eğildi. Dişleri uzadı ve gözleri kırmızı renge büründü. Dişleri Melanie'nin bileğine battığında Melanie ani bir sarsıntı geçirdi. Chiristina'nın geri çekilmesini bekledim ama o durmadı.

"Jesse yardım et!" diye bağırdım ve Chistina'nın üzerine atladım. Jesse bir kolundan, ben bir kolundan tutup onu geriye çektik. Başta dirense de bir süre sonra kendine geldi.

"Ben özür dilerim. Kendimi durduramadım..."

"Sorun değil. Şimdi Melanie'nin uyanmasını bekleyeceğiz."

Üçümüzün gözleri Melanie'nin üzerindeydi. Birden sarsılmaya başladı. Dişleri ve pençeleri uzadı.

Ve koyu kırmızı gözlerini açtı...

DÖNÜŞÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin