Bölüm - 17

197 11 1
                                    

Şimdiden söyliyim bugün 2 bölüm paylaşabilirim. Kesin değil.

"Evet Bels ?"

"Yardımına ihtiyacım var Connor." 

"Ne konusunda ?"

"Nedenini boş ver bize gel. Evin adresini mesajla yollarım." Cevap vermesini beklemeden telefonu kapattım ve evin adresini mesajla yolladım. Neden mi Connor ? Çünkü Connor Justin'in en yakın arkadaşı ve aynı zamanda ev ayradaşıda. Biraz düşünürsek Connor'la yaklığımızı gören Justin kıskanabilir. Ben planı kafamda yaratmaya devam ederken kapı çaldı. Hızla kapıya gidip açtım ve Connor'ı eve davet ettim.

"Aklından ne geçiyor Bels ?"

"Beni sonuna kadar dinleyeceğine söz verirsen anlatacağım."

"Duruma göre değişir."

"Ahh hadi ama Connor."

"Pekala öt bakalım."

Konuşmaya başlamadan önce telefonumu cebimden çıkardım ve o bilinmeyen numaranın gönderdiği mesajı Connor'a gösterdim. Connor bana hayretler içinde bakmaya devam ederken bir yandanda konuşmaya başlamamı bekliyordu.

"Sana ihtiyacım var çünkü Justin'i kıskandıracağız."

"Unut gitsin Bels. Ben bu işte yokum."

"Ama söz verdin.! Önce dinleyeceksin.!"

"Pekala söyle ne söyleyeceksen."

-JUSTİN'İN AĞZINDAN-

Sabah uyandığımda kendi odamda değildim. Yanımda bir kız uyuyordu ama kim olduğunu bilmiyordum. Yüzüne bakma gereği bile duymadan yataktan kalktım. Bunları unuturken kapıdan dışarı çıktım. Burası bir oteldi fakat buraya nasıl geldiğimi bilmiyordum. Bunlarıda umursamadan otelden çıktım ve taksiye binerek eve gittim. Anahtarım yoktu ve kapıyı ne kadr çalarsam çalıyım açan kimse yoktu. Telefonumu çıkartık Connor'ı aradım 'Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor.' Kahretsin Connor neredesin. Nina'yı aradım.

"Alo Juusstttiiiğğnnn" Tanrım yine ismimden soğudum. Derin nefes alarak konuşmaya başladım.

"Nina neredesin ?"

"Şey ben biraz hava almaya çıkmıştım. Bir sorun mu vağğğğrr ?" 'Tek sorun senin cırtlak sesin Nina' diye içimden söylenirken Nina 'Justiğğğğğn orda mısıaan ?' demesiyle kendime geldim.

"Eve gel anahtarım yok sonra tekrar çıkarsın."

"Tamağm geliyoarm"

*

Acaba Bella ne yapıyordur diye düşünürken bir yandanda televizyon kanalını değiştiriyordum. En sonunda Bella'yı aradım ama Connor gibi oldu. 'Aradığınız kişi yani ben, ya meşgulüm yada sizinle konuşmak istemiyorumdur' diye ses geldi telefondan ve sinirle kapadım. Bugün etraftan kaybolma günü mü acaba ? Neredeyse her saat başı aradım Bella'yı fakat açan yok. En sonunda evine gitme kararı aldım.Evden çıkıp arabaya bindim ve hızlıca sürmeye başladım. Geldiğimde kayıyı annesi açtı.

"Acaba Bella evde miydi ?" 

"Hayır Justin. Birkaç saat önce bir erkekle evden çıktı." Birkaç saat önce evden çıkmış ve bir erkekle. Bu kızın derdi neydi ?

"Ne zaman gelir veya nereye gittiler bir fikriniz varmı Emily abla ?"

"Ah şey bilmiyorum Birşey söylemedi. Gelirse seni aramasını söylerim."

"Çok isterim İyi günler." Arkamı dönüp hızlıca arabaya yürüdüm. Sinir katran sayım her geçen dakika çoğalıyordu ve ben ne yapacağımı bilmiyordum. Belkide bir kızı bece- hayır hayır Bella'ya bunu yapamam. En azından öpüşe- Hayır Justin kendine gel.. Öyle birşey yapmayacağım. Arabayı eve sürdüm. Eve gelir gelmez kendimi yatağa attım. Saat neredeyse on olmuştu ve hala Bella'dan haber yoktu. Aynı şekilde Connor'dan da yoktu. Düşüncelerimden kurtulmak için komidinde duran telefonu elime alıp kurcalamaya başladım. Instagram'a göz gezdirirken bir fotoğraf dikkatimi çekti. Açıp baktığımda fotoğrafta Bella ve Connor'ı gördüm. Bella, Connor'ın yanağından öpüyorfu ve bu manzara sinirlerimin bozulmasına tak ve kat daha yardım etti. Açıklamada 'Güzel bir gün daha !' yazıyordu. Şaka mısınız ? Sabahtan beri ben bunları ararken bunlar birliktemiydi.! İkisini tekrar aradım ama hala ulaşılamıyordu. Sizi şimdi siktim ! Fotoğrafta deniz vardı ve sahilde olabileceklerini düşünerek evden çıktım sahile gittim. Her kum tanesinin üstündekileri teker teker kontrol ettim.

Uyuz.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin