TEMİZLİKÇİ NAZO

839 25 1
                                    

Şu gördüğünüz Reno Steyşın bizim mahallenin arabası, içindekiler de bizim mahalleden çocuklar. Halime Teyze'nin oğulları bunlar. Direksiyondaki en büyük oğlan Yusuf,üçü Yusuf'un kardeşleri, biri de amcaoğulları muhittin, bagajdaki bücürük ise muhittin'in oğlu Süleyman. Alçı karton piyer işi yaparlar, bagajdaki malzemeler onun için. İş buldular mı zehir gibi çalışırlar, çok da iyi ekiptirler

. Ellerinde sürekli iş olmaz ama. İşi Yusuf bulur, taşeronların çoğu tanır Yusuf'u, sağlam delikanlıdır. Ortaokul terktir, mahalleden Süheyla yla nişanlıdır. Süheyla, Orhan Amca'nın kızıdır, Orhan amca emekli hademedir. Yeşil yandı bu arada, hareket ettik. Süleyman son anda fark etti, bagajdan el salladı bana. Ben de ek salladım halk otobüsünün içinden.

Benim adım Nazan. On sekiz yaşındayım, ortaokulu bitirdim ama liseye gidemedim. Benden küçük iki kardeşim var. Anam büyüttü bizi. Babam Mamak belediyesi'nde çalışırdı, ben beş yaşındayken öldü. Çok iyi bir motor ustasıymış, belediyenin makina atölyesinde bakıma alınan bir otobüsün altında çalışırken kriko yan yatmış. Babam öldüğünde annem sekiz aylık hamileymiş. Babamdan yetim maaşı kaldı bize, bir de otomobil dergileri. Çok meraklıydı arabalara. Her ay araba dergisi alır, gazetelerden araba fotoğrafları kesip biriktirirdi.

Hayalindeki araba siyah bir MUSTANG'dı. Afişini mutfakta duvara yapıştırmıştı. Hep, bir gün mutlaka araba alacağım demiş anneme. MUSTANG afişini hiç sökmedi yerinden annem, halen durur. Babamdan kalan araba dergilerini okuyarak büyüdüm, arabalara merakım oradan gelir.

Annem evlere temizliğe giderdi., yetmezdi çünkü yetim maaşı. Ortaokuldan sonra ben de bazen annemle birlikte temizliğe giderdim. Kardeşlerim Nebile ve Gülbahar'ı komşumuz Hasret teyze ye bırakırdık böyle zamanlarda. Temizlik işini iyice öğrenince anneme " sen gitme artık, ben çalışacağım," dedim. Bir yıldır evlere temizliğe gidiyorum.

Bizim ev Mamak'ta, gecekondu mahallesinde. Burada herkes tanır birbirini. Yoksuldur herkes, ama yoksulluğu sırıtmaz kimsenin. Daha çok şehre indiğimizde çarpar yüzümüze. Temizliğe giderken halk otobüsüne binerim. Cam kenarında otururum mutlaka.

Arabaların ve içindekileri izlemek gibi bir takıntım vardır. Kırmızı ışıkta veya yoğun trafikte arabaları izleyerek geçiririm yolculuğu. Mesela, su anda yanımızda duran 86 model Fargo kamyonetteki haydar amcadır. Yük taşır, bulursa tabii. Mahalleden ana caddeye açılan sokağın köşesinde bekler sürekli. Çorumludur, iki kızı var, üniversitede okuyorlar. Karısı Besime Abla yatalaktır, araba çarptı üç yıl önce. Çarpan adam öylece bırakıp kaçmış, oldu diye. Kızlarından birini gözaltına alınmış, eylem yapmışlar okulda, Madımak için, yeşil yandı.

SEHERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin