Deniz Kızı: Biz Kaan'la ayrılmadan önce sevgilimin o olduğunu nereden öğrendin?
Denizdeki Bilinmeyen: Aman canım ne fark eder? Öğrendim bir yerlerden.
Deniz Kızı: Söylemediğine göre var bir önemi.
Denizdeki Bilinmeyen: Yoooo. Merak et diye söylemiyorum.
Deniz Kızı: Yalan söylüyorsun.
Denizdeki Bilinmeyen: OF. Keşke salak olsaydın.
Denizdeki Bilinmeyen: Emel'e sordum.
Deniz Kızı: Hala yalan söylüyorsun.
Deniz Kızı: Emel'e sormuştum, ben söylemedim dedi.
Deniz Kızı: Bir yalancı olduğunu düşünmeye başlıyorum.
Denizdeki Bilinmeyen: Hayır hayır. Öyle düşünme. Beni yine sapık sanma diye söylemedim.
Denizdeki Bilinmeyen: Denizde gördüğün arkadaşım seni Sevgi Kahve Evi'nde, Kaan'la görmüş. Sen de o gün bana "Sevgilimi bekliyorum." yazıp kahve resmi atmıştın.
Denizdeki Bilinmeyen: Belki arkadaşımı hatılarsın diye söylemedim.
Deniz Kızı: Emel'e sormamıştım. Yalan söyledim çünkü yalan söylediğini anladım.
Denizdeki Bilinmeyen: Bir yalancı olduğunu düşünmeye başlıyorum.
Deniz Kızı: Yalan söylediğini anladım diye bana kızamasın.
Denizdeki Bilinmeyen: Sana kızmak ne haddime benim?
Deniz Kızı: Doğru hadsiz köpek seni. Benim kızmam lazım.
Denizdeki Bilinmeyen: Niye celallendin bir anda Eftelyam?
Deniz Kızı: İsmime aitlik eki takarak konuşma.
Denizdeki Bilinmeyen: Peki sultanım.
Deniz Kızı: BANA AİTLİK EKİ TAKMA.
Geri döndüüm. İnternetim olmadığı için yayınlayamıyordum, 50. bölüme kadar bölümler hazır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Kızı
Fiksi Remaja"Beni şu saatte buraya getirdiğine inanamıyorum! Derdin ne lan senin?" Çetin hala söylenirken ben tişortümü çıkarmıştım bile. Burası denizdeki 2 koca kayanın arasında kalan yerdi. Gündüz çok kalabalık olduğu için akşam gelmiştik. Ne var yani? Tam...