"Sanırım aldatılıyorum."
Taehyung'un çıplak karnına masaj yaparken mırıldanmıştım. O gün Eunwoo'yu reddedikten sonra hiçbir şey olmamış gibi uyumuş, ertesi gün ise şehir dışında olmam gerektiği ve üç gün boyunca eve gelmeyeceğim ile ilgili bir şeyler söyleyip küçük bir çanta ile çıkmıştım. Gelmeyi planladığım yer en başından beri burası, küçük kedinin yanıydı. Kimseye bir şeyden bahsetmemiş hatta Eunwoo'yu bile sorgulamamıştım. Yoongi elindeki bezi bana verirken "Emin misin?"diye sormuştu.
Bugün Taehyung'un banyo günüydü ve Yoongi'nin de işi olduğu için seve seve banyosunu ben yaptırmıştım. Taehyung kedi bebek olduğu için günler onun için ay gibi geçiyor ve anlamadığım bir hızda büyüyordu. Daha birkaç gün önce gözlerini bile açamazken şimdi ise oturabiliyor, garip sesler çıkartıp emeklemeye çalışıyordu.
Küveti ılık su ve bebek cildine zarar vermeyen kokulu köpükler ile doldurmuş, küvet taşının her iki yanına gerili bebek hamağının içine yerleştirmiştim, Taehyung'u. Böylece su göbeğine kadar ancak gelmişti. Arkasına geçip sırtını göğsüme yaslamış ve o plastik oyuncaklar ile oynarken nazikçe yıkamıştım onu. Başına gözüne su gelmesine engel olan bir taç takmıştım. O mutlulukla her güldüğünde, ben de gülüyor minik omuzlarına minik öpücükler bırakıyordum. Eğer Yoongi içerden seslenip bu kadar yıkanmanın yeterli olduğunu söylemeseydi, su soğuyana kadar orada kalır, Taehyung ile oynardım.
Şimdi ise minik bebeğimin nemli tenini bebek yağı ile okşuyor, masaj yapıyordum. Esnemişti, gözleri uykuya yenik düşeceğini anlatır gibi ağır ağır açılıp kapanıyordu. Yoongi'nin uzattığı bezi aldım.
"Eminim."
"Nasıl?"
Mavi renkli tulumu giydirmeye başlamıştım. "Buraya geldiğim günün bir gece öncesi eve gittiğimde, odamız karışıktı. Seks yapılmış gibi. Sonra Eunwoo kendi ile oynadığını söyledi. İnanmıştım ama gördüm hyung. Kullanılmış iki kondom paketi vardı."
Hiçbir şey hissetmiyor gibi tek düze bir sesle konuşsam da üzgündüm. Kalbim acıyordu. Yoongi omzuma dokundu. "Neden konuşmadın, Eunwoo ile?"
"Eunwoo beni ikna etmenin bir yolunu bulurdu. Bahane ileri süremeyeceği bir şekilde... yani bilmiyorum hyung. Gözlerimle görmem lazım."
Yoongi, neredeyse uyuyan Taehyung'un yanağını öptü. "Anladım. Bu yüzden iki gündür bizdesin, değil mi?"
Başımı salladım. "Yarın eve gideceğim."
Yoongi, başka bir şey söylemeden ıslak havlu ve diğer bebek malzemelerini alarak banyoya yönelmişti. Her ne kadar konuyu ben açsam da açık açık konuşmaya hazır olmadığının farkındaydı. Sadece içimdeki şüpheyi biriyle paylaşmak istemiştim ve Yoongi de bunu kabul etmişti. Derin bir nefes alıp geriye yaslandım. Taehyung'u da göğsüme doğru çekmiştim.
Sırtını usulca okşarken ellerini minik yumruklar şeklinde göğsüme koymuş, küçük dudakları öne büzülmüştü. Uyku ile uyanıklık arasındaki o evrede mırıldanıyor, mırlıyor, beni de rahatlatıyordu. Kalbim acıyor demiştim ya hani, Taehyung'un kalbimin tam üzerine koyduğu yanağı, şifalı bir el gibi acıyı uzaklaştırıyor ve bir bebeğin masumluğuna tutunmak istememe neden oluyordu. Öyle de yaptım. Minik bebeğimin başı, boyun girintime yaslanıp da sıcak nefesleri boynuma çarparken tüm acılarımı, onun bebek masumluğuna bırakmıştım.
____________
Gittikçe içimi kaplayan büyük bir endişe ile yürüyordum ve ne göreceğimi, görmek isteyip istemediğimi bile bilmiyordum. Arabamı bilerek birkaç sokak öteye park etmiştim ki rahatlayabileyim ama attığım her adım sıkıntımı daha da arttırmıştı; hatta bu şüphenin beni ödemeyeceğini bilsem arkamı döner ve kaçardım. Yapamadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
meow, darlin | taekook ✔
FanfictionJeongguk'un zaafı kedilerdi. Özellikle iki ayak üzerinde ve ismi Taehyung olan kediler. taekook 29.04.2020 Tüm Hakları Saklıdır!