Tüm gün süren koşuşturmanın ardından kendimi arabama attığımda başım öyle çok ağrıyordu ki ağrı kesici içmek zorunda kalmıştım. Saat akşam beşi çoktan geçmişti ve Namjoon'un attığı mesaja göre hâlâ doktorun yanındaydılar. Dün gece eve döndükten sonra Namjoon beni aramış, Taehyung'u tanıdık ve güvenilir bir doktora götüreceklerini söylemişti. Kendisi çalışacağı için Yoongi'ye eşlik edebilir miyim, diye de sormuştu ama Yoongi arkadan buna gerek olmadığını ve işimi bitirince yanına gitmemin yeterli olduğunu söylemişti. Eh yoğun bir gün olacaktı, benim için bu yüzden Yoongi'nin dediğini onaylamış ve gideceği yeri konum olarak atmasını istemiştim ve işte şimdi özel bir muayehanenin önündeydim.
Kapıda Uzman Doktor Kim Seokjin yazıyordu. Daha önce duyduğum biri değildi ki zaten devlet hastanelerine giderdim çoğunlukla. Zili çaldım. Açılan kapıdan bana bakan kişi genç bir kadındı.
"Merhaba?"
"Merhaba. Doktor ile görüşmek istiyordum?"
"Randevunuz var mıydı?"
Tam bir şeyler söyleyecektim ki uzun ve yakışıklı bir adam görüş açıma girdi. "Jeon Jeongguk mu?"
Başımı salladım. "Evet."
"İçeri gelin lütfen. Ben ilgilenirim Jihyo teşekkürler." İsminin Jihyo olduğunu öğrendiğim kadın gülümseyerek içeri davet etmişti beni. Kapı arkamdan kapanırken Seokjin'in işaret ettiği yöne doğru ilerledim. "Hoşgeldin, Jeongguk. Sana böyle seslenebilirim değil mi? Yoongi senden bahsetti bana. Ben Seokjin."
"Sorun değil, Jeongguk diyebilirsiniz. Geç kaldığım için üzgünüm." Kısa bir tanışmanın ardından geniş ve ferah bir odaya adımlamıştık. Yoongi oradaydı. Taehyung, kocaman açtığı kömür gözleri ile etrafı inceliyordu
Ellerimi öne uzattığımda Taehyung beni tanıyormuş gibi minik ellerini öne uzatmış, kollarıma gelmişti hemen. Minik bedenini koltuk altından tutmuş ve burnuna öpücük kondurmuştum. "Merhaba bebeğim. Ve merhaba Yoongi Hyung. Geç kaldığım içşn üzgünüm."
"Sorun değil Jeongguk. Zaten muayenesi yeni bitti. Şimdi oturduk."
Seokjin'in gösterdiği yere oturdum. Taehyung minik elleri ile yüzüme dokunuyor, kocaman açtığı gözleri ile dikkatle beni inceliyordu. Peşi sıra miyavlaması ise onu yemek istememe neden oluyordu.
"Seni sevdi."dedi Seokjin. "Yoongi'den duydum, sen bulmuşsun bu yavruyu. Sanırım ondan dolayı seni benimsedi. Benimsemese asla gelmez kucağına. Bana gelmedi mesela uğraştırdı bizi."
Seokjin açıklama yaparkan Taehyung'u sol koluma yatırmış karnına masaj yapıyordum. "Belki de ama onu ilk bulduğum zaman da hemen kollarıma geldi."
"Anlıyorum ve sen de kedilerden anlıyorsun. Karnına masaj yapma şeklin çok doğru."
Elimin altında mırlayan bir kedi vardı ve bu hiç yardımcı olmuyordu, konuşmayı dinlememe. "İlgi ve uzanmalık alanım diyelim." Bakışlarım Yoongi'ye döndü. "Bir sorunu yok değil mi?"
"Hayır yok, hatta oldukça sağlıklı. Şanslıyız. Onu erken bulmuşsun."dedi Yoongi.
Seokjin "Aynen öyle. Gelişimi normal seyrinde. Şu an yaklaşık iki aylık. Nasıl beslenmesi gerektiğini anlattım."demişti.
Başımı salladım. "Kedi insan bakımının nasıl olduğunu biliyorum. Bilmediğim bir şey var ama büyüme hızları nasıl?"
"Biz de tam bunu konuşuyorduk. Kediler, doğada 2 ile 16 yaşına kadar hayatta kalırlar. Güzel ve doğru bakım ile tabi ki. İnsanların ise ortalama yaşam süresi 60 ile 65 yıl arası." Seokjin arkasına yaslandıktan sonra devam etti. "Kedi insanlar ergenliğe ulaşana kadar kediler gibi hızlı bir büyüme gösterirler ama ergenlikten sonra normal insanlar gibi her yıl yaş alarak büyürler."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
meow, darlin | taekook ✔
FanficJeongguk'un zaafı kedilerdi. Özellikle iki ayak üzerinde ve ismi Taehyung olan kediler. taekook 29.04.2020 Tüm Hakları Saklıdır!