-Tamam anlatıyorum. Ben seni ilk klinikten çıkarken gördüm. Heyecanlı ve mutluydun yüzünde güller açıyordu. Bir anda tutuldum gülüşüne nasıl oldu bilmiyorum ama tüm dertlerimi unutup seni takip etmeye başladım. Neden yaptım bunu hala bilmiyorum inan. Sanki kader o an seni takip etmemden başka bir şey yapmamı istemiyordu. Evine girene kadar takip ettim sonra klinikten arabamı almak için geri döndüm ama sokağın başında beni bir grup çevreledi. Babanın çağrıdığını söylediler. Demiştim sana baban benim idolüm diye koşulsuz kabul ettim. Sonra bir eve getirip çalışma odasına soktular. Baban geldi sonra, bana kızını takip ettiğimi söylediğinde çok utandım özür diledim ama o bununla ilgilenmediğini söyledi.
-Neden?
-Çünkü o sadece Daehyung ile ilgileniyor. Onu veliahtı olarak görüyor. Beklemiş biriyle ilişkin olur da affederim diye ama kimseye bakmamışsın. Ben takip ettiğimde de hızlıca araştırmış ve açıklarımı bulup oradan tehdit eder gibi teklifte bulundu.
-Ne açığı?
-Bu ev Babaannemden kalan tek şeyim. Onu kaybedince hayata küstüm içkiye ve kumara başladım. Bir iki derken elimdeki her şeyi kaybettim. Ev de ipotekliydi. Bankada çok yüksek faizli bir kredi borcum vardı. Bana seninle evlenmem karşılığında hepsini ödeyip onun damadı olma unvanını verecekti. Çok güzel bir teklifti düşünmeden kabul ettim çünkü senden zaten etkilenmiştim sorun olacak bir şey yoktu o sırada.
Ellerime bakarak anlatıyordu. Utanıyor olmalıydı onca şeyden sonra olması gerektiği gibi.
-Bir sürü plan yaptık. Doğal bir karşılaşma gerçekleştirdik sana göre ama hepsi oyundu. O kapkaççı ve benim sizi kurtarmam. Gerçek olan tek şey sana hissettiklerimdi. Yakınında olmak beni o kadar heyecanlandırmıştı ki bir an plana sadık kalamamaktan korktum.
-Devam et Namjoon. Neyin gerçek neyin yalan olduğuna sonunda karar veririm.
-Bana güvenmeye başladığını anladığımda diğer planları devreye soktum. Karşı komşunun oğlunu. Gerçek oğlu değildi, seni korkutması için tuttuk. Daha sonra ev sahibin o da iki kuruş görünce hemen kabul etti ve seni evden attı. Nihayet istediğimiz şeyler oluyordu eve geldin ama hep gitmekten bahsediyordun. Aslında baban bunun sorun olmayacağını söyledi ama ben kabul etmedim o da senin ulaşabileceğin tüm ilanları sabote etti. Daha sonra plan yapmadık bana aşık olmanı bekledim baban direkt evlenme teklifi etmem gerektiğini söylüyordu ama onu hep oyaladım. Sonra birbirimize açıldık. O an çok mutluydum sonsuz mutluluğu bulmuştum. Yine de baban bundan mutlu olmadı verdiği sürede evlenme kararı almazsak eğer sana her şeyi söylemekle tehtit etti. Haftaya pazar günü süresi doluyor hatta. Benim başaramayacağımı düşündüğü için sizi barıştırmak adı altında evliliği aklına koymak istedi. Ama şunu söylemeliyim ki annenin bunlardan haberi yok. Bunca şeyin hiç birinden haberdar değil.
-Tıpkı benim gibi. Namjoon Tanrı aşkına bir an olsun utanıp anlatmak istemedin mi?
-Utandım hem de her dakika ama böyle olmasaydı da biz diye bir şey asla olmayacaktı.
-Şuan var mı sence? Yalanlar üzerine kurulmuş bir ilişki ne kadar yaşar? Biz diye bir şey bıraktın mı ki sen? Öldürdün bizi.
-Hyejin meleğim deme öyle. Her şeyi düzeltebilirim. Baştan başlarız babanın dediklerini değil senin hissettiklerini merkeze koyarım.
-Namjoon ben sana kabimi açtım hem de paramparça olmuş kalbimi. Şuanda kalbim toz halinde o tozların her bir zerresinde de oğlumun adı yazıyor. Çünkü bana lazım olan en zararsız sevgi onda var. Çünkü ben aşık olmakla hep hata ediyorum. Çünkü ben sevmeye layık değilim. Bana bunları tekrar hatırlattığın için sağol Namjoon. Hayatım boyunca unutmayacağım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Our Baby | Rm & Hwasa |✓
Conto"Kimse yüzüme bile bakmak istemezken sen neden bu kadar korumacısın?" "Ben... Daehyung için, yani onu korumam gerekiyor gibi hissediyorum. Onu korumak için de seni koruyorum." "İyi de neden Namjoon? Herkes çıkarları doğrultusunda yaşar. Senin bizden...