Taehyung ile kafeye gittiğimizde Yoongi ve Jungkook'un bizi kapının önünde beklediğini gördüm. Yoongi çevreye bakınıyor, Jungkook'un gözleri elinde tuttuğu telefonundaydı. Yanlarına gittik.
"Selam."dedim ilgilerini bize vermeleri için.
Jungkook sesimi duyduğu anda telefonunu cebine koydu ve beni göz hapsine aldı. Yoongi de bizi görünce derin bir soluk verdi dışarı.
"Nerdeydiniz? Ağaç olduk burada."
O sırada nerede olduğumuzu söyleyip söylememeye emin olmadığım için kafamı Taehyung'a çevirdim. Gözleri kısık bir şekilde Jungkook'a bakıyordu.
"Geldik işte Yoongi. Hadi içeri gidelim."diyip ilk o adımladı içeriye doğru. Arkasından Yoongi girdi. Ben de gitmek için kapıya dönünce Jungkook kolumu tuttu ve durdurdu.
"Jimin...Nerdeydiniz? Çıkışta kafeye beraber gideriz diye sınıfınıza uğradım. Sınıftakiler bana son derslerinin boş olduğu için dağıldığınızı söyledi. Ama sen ağlayarak çıkmışsın sınıftan. Taehyung da arkandan çıkmış. Bir daha da görmemişler."
Gözleri gözlerime endişeyle bakıyordu.
"Neden ağladın? Çok endişelendim senin için."
Ellerimle oynarken ne cevap verebilirim diye düşünüyordum.
"Şey...bir takım aile sorunlarım vardı ve..ve bu yüzden biraz moralim bozuldu. Son ders de boş olunca Taehyung'la birlikte dolaştık biraz. Endişelenecek bir sey yok."
Endişe...şu ana kadar kimse benim için endişelenmemişti.
"Peki Jimin. Eğer bir sorun olursa her ne olursa olsun bana gelebilirsin. Biliyorsun değil mi?"
Yüzümde sahici bir gülümseme meydana geldi bu söylediğiyle.
"Biliyorum. Teşekkür ederim."
O da bana gülümsedi.
Ve birlikte kafeye girdik.
-----------------
Yoongi'nin babasıyla konuşmuş ve şartlarda da anlaşarak işe alınmıştım. Babasının odasından çıktığımda Jungkook, Yoongi ve Taehyung sıra sıra durmuş beni bekliyorlardı. Çıktığımı ilk fark eden Yoongi oldu.
"Ne oldu? Alındın mı işe? Lütfen alındığını söyle."
Heyecanla konuşurken bu hallerin gülümsedim ve "evet" anlamında kafamı salladım.
"Oh valla rahatladım Jimin. Tebrikler."
Gözlerimi hepsinde gezdirdikten sonra kolumdaki saate baktım ve akşam 6 olduğunu fark ettim.
"Şey...ben de gideyim artık. Bu iş için teşekkür ederim Yoongi. Gerçekten çok ihtiyacım vardı."
Yoongi bana gülümseyip elini omzuma koydu destek olmak amacıyla. Bu hareketi bana güven vermişti.
"Sen benim arkadaşımsın artık Jimin. Arkadaşlar birbirlerine yardım ederler. Hem asıl ben sana teşekkür ederim. Babamın gazabından ben kurtardın."diyip gülmeye başladı.
"O zaman iyi akşamlar size." Hepsine baş selamı verip gidecekken Taehyung ve Jungkook aynı anda bana seslendi.
Arkamı döndüm ne diyecekler diye.
O sırada Yoongi konuştu. Diğerlerine söz hakkı vermedi.
"İyi geceler diyeceklerdi Jimin. Görüşürüz."
Ben de yine baş selamı verdim ve kafeden çıktım. Artık yeni bir işim ve yepyeni arkadaşlarım vardı. Bunun mutluluğuyla eve doğru yola çıktım.
-------------
-Yoongi-
Jimin kafeden çıktığında Yoongi, Taehyung ve Jungkook ayakta kalmışlardı. Nedense ortamın gergin olduğunu hissediyordu Yoongi fakat neden olduğunu kesin olarak bilmiyordu. Sadece tahmin ediyordu.
Gözleri Jungkook ve Taehyung üzerinde mekik dokurken onların birbirlerine kısık gözlerle baktığını fark etti. Nedense aralarında bir rekabet var gibi hissediyordu. İlginçti. Şu ana kadar aralarında hiç böyle bir şey olmamıştı.
"Nereye götürdün Jimin'i?" dedi bir anda Jungkook, Taehyung'a.
Bu dediği Yoongi'yi şaşırtmıştı. Çünkü Jungkook pek böyle durumlarda sorgulayan bir insan değildi.
"Nooldu ki? Neden soruyorsun? Dolaştık biraz geldik." Taehyung da bu sorgulamasından hoşlanmamış olacak ki sorusuna cevap vermemişti.
Bu kısa konuşmadan sonra Taehyung göz temasını kesip Yoongi'ye döndü.
"Neyse. Ben gidiyorum. Yarın görüşürüz."
Yoongi'nin cevabını bile duymadan gitmişti.
O gidince Jungkook sinirle bir sandalye çekti ve oturdu. Çok sert nefes alıp veriyordu ve neden böyle olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu. Bu haline tuhaf bir gülüş sunan Yoongi, bu gülüşüyle kızgın yüzü kendisine çekmişti.
"Ne gülüyorsun komik bir şey mi var?"
Yoongi ise bu dediğine daha da gülüp kahkaha attı.
Jungkook iyiden iyiye sinirlendiğinde ayağa kalktı bir hışımla ve Yoongi'nin karşısına dikildi.
"Sana neye gülüyorsun dedim Yoongi?"
"Sen Jimin'i kıskanıyorsun."dedi Yoongi de onu dumura uğratacak bir şekilde.
Jungkook bir anda geriye çekildi ve sinirle Yoongi'ye tekrar döndü.
"Ne saçmalıyorsun sen? Ne kıskanması?"
Bu sefer Yoongi ona yaklaştı ve gözlerine bakarken şu cümleleri sarf etti.
"Sen Jimin'i kıskanmıyorsun."
"Sen Jimin'den hoşlanıyorsun."
Vmin mağdurları olarak yayın beklemeye devam mı :(
Bölümü nasıl buldunuz?
Umarım beğenmişsinizdir.
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.
Ayrıca instagramdan ve twitterdan da takip edebilirsiniz.
Ins: taehyungjiminkim
Twt: swankimtae
