Bu gözlere iyi bak

124 2 4
                                    

Selam arkadaşlar :-) bu hikayeyi şu anda konyadan ankaraya gidis yolunda yaziyorum ozlemisim ankarayi ufak bir ziyaret yapalım dedik ailecek:-) Ve eryaman evlerine gidiyoruz ece karekterinin evinin oldugu yere yani biraz garip olacak ama guzelde olabilir. Bu arada multimedya da görkem ağlarken :) kiyamam yaaa neyse size iyi okumalaaaar :-) :-) :-) :-)

&&&&&&&&&&&&&&&&

Okulların açılması için son 1 gün. Sonrasında ise olacaklar şunlar ;

1-) Görkemle aynı okuldayım ama ben sayısal o eşit ağırlıkcı olduğu için farklı sınıflardayız.

2-) Mislinayla aynı sınıftayız en azından buna şükrediyorum. Bu iyi bir şey

3-) Vee sanırım en kötüsüde bu Sinan'la da aynı okuldayız ama o son sınıf. En azından aynı sınıfta değiliz.

Formalar,çantalar ve diğer her şey tamam. Son bir gün ve biz bunu güzel değerlendireceğiz...

Öncelikle yaptığımız programa göre ben,Mislina,Cem ve Sinan sinemaya gidip ardından yemek yiğecektik ve en sonunda da lunaparkaaa... Evet farkettiğiniz gibi programda sevgilim olan Görkem efendi yok. Beyfendinin kendince işleri varmış ama işi erken biterse gelebileceğini söyledi.

Saat 10'a geliyordu ve biz saat 11'de çıkacaktık buna ramen ben hala hazırlanmadım. Dolabın kapağını açtığımda ağzına kadar doluydu ama bi o kadar da boştu. Yani dolapta bir yığın kıyafet vardı ve ben hiçbirini beğenmiyordum. En sonunda üstüme sıfır kollu, bebe yaka bir gömlek giydim gömleğin göğüs hizzasın kadar olan yerler dantelli ve kırmızı aşşağızı ise düz su yeşiliydi -çok mu detaylı anlattım ya- altımada bilekte biten beyaz keten bir pantolon giydim. Sanırım bir sinama için uygundu. Salona geçtiğimde Ayşe sultan da mutfağı derliyordu yanına gidip yanağına bir öpücük kondurdum bana dönüp ''ay kızım korkuttun vallahi beni'' dedi. Başparmağını damağına bastırırken. Annem de bu hareketi yapardı hemde her seferinde. '' korkma sultanım, ben yiyecek bir şeyler var mı diye sorucaktım kahvaltıya vaktim yok'' dedim. Elini çenesinin altına koyup düşünür gibi yaptı, sonrada bana döndü o iki sihirli sözcüğü söyledi; ''su böreğı'' demesiyle benim etrafı aramayı başlamam bir oldu ''agagagaggaggaga sultanım beniiiim önce su böreğini sonra seni yiceeem'' dedim ve kötü profösör kahkahası attım. '' kızım arama bulamazsın sen ,fırının içinde ,sen geç otur ben getiririm'' dedi ,sonrada tabak ve bardak alıp önüme koydu sonrada masaya onur konuğumuzu davet etti ben de onu yedim zaaaa :D

Kahvaltımı bitirmiş ayakkabılarımı giyerken ayşe sultan tekrar seslendi '' görkemin bir işi var ama o sen varsan mutlaka gelir bu arda son gelişmeleri biliyorum '' dedi göz kırptı. Nasıl yani bütün olanları anlattı mi? Şu anda bana yaşattığı utancın intikamını Görkemden alacaktım ama şimdi geç kalmak istemediğim için acele ediyordum. Mislina'da bir günlüğüne bize pek de uzak olmayan teyzesinin evinde kalmıştı. Oda ordan geçecekti. Ayakkabılarımı giyip kapıyı açtım tam karşımda eli havada duran Sinan kafama indirdi. Ordan kapıya benzer bi halim mi var ya? Amaan kafam. ''Olum manyak mısın. Of çelik gibide eli maşallah off kafam gitti valla.''
''Ya ece pardon ben kapıyı tıklatıcaktım birden açıldı kapı of iyi misin sen. Dur bi bakıyım.'' bi yandan kafama bakmaya çalışıyordu. ''Tamam tamam boşver gidelim de bi şurdan off hadi'' dedim. Kapıyı çektim ve yürümeye başladım. Sinan'ın arkamdan gelmediğini görünce durakladım . ''e hadi neyi bekliyosun geç kalıcaz Sinan yürü'' dediğimde hala yürümüyordu otoparka doğru gitmeye başladı konuşmuyordu , arkasından yürümeye başladım. Kırmızı bir motorun önünde durdu, ne yani motora mı binecektik. ''Ehliyetin yok trafikte süremezsin asla '' dedim bana hafif kıkırdayarak geri döndü. ''Sen süreceksin zaten güzelim duyduğuma göre çok güzel kullanıyormuşsun ha'' dedi ve gülmeye başladı.''bak ben gülüyor muyum, ben trafikte sürmem asla o Konya'daydı araç kullanmıyorum artık asla. Motorumu bile sattım senin de ehliyetin yok yürücez hadee'' dedim motorun yanından ayrılırken motor sürmeyi özlemiştim. Daha ben 9 yaşındayken küçük ama benzinle çalışan bir motorum vardı. Ama tabiki de babam onu bana trafiğe kapalı yerlerde kullandırıyordu. Arkamı döndüğümde hala yürümüyordu. '' güzellik ben 18 yaşındayım 1 hafta önce doğum günümdü, ehliyetim var. Eğer sen kullanmıcaksan ben kullanırım hem Cem de motorla gelicek mislinayla birlikte.'' dediğinde artık susup motora binmiş ve Sinan'ın beline sarılmıştım. Kendi kaskını bana vermişti ama red edip onun takması gerektiğini söyledim.

BİR TUTAM AŞK...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin