Sabahın ilk ışıklarıyla Kızıl Uğultu ormanı hareketlenmeye başlamıştı gece avcıları uyumaya giderken gündüz avlanan kaynak canavarları uyanıyordu. Şehre 20 dakikalık mesafede olan bir mağaraya da günün ışıklarının düşmesiyle hareketlenme oldu.Mağaranın içinde 15 yaşlarında beyaz tenli, siyah saçlı, kahverengi gözlü bir çocuk gözlerini açıp hemen oturur pozisyona geçti.
Evet bu çocuk Ferid'di dün planladığı gibi bugün ormanda avlanacaktı, nasıl gelişime başlayacağını da dün kütüphanede okuduğu ölümsüzün yolu isimli kitaptan öğrenmişti.
İlk olarak kitapta yazıldığı gibi etrafta, doğada olan enerjiyi hissetmekle başladı, 10 saniye sonra etrafında uçuşan parçalar olduğunu görmeye başladı. Gözleri kapalı olsa da yine de görüyordu havada küçük rengarenk parçalar uçuşuyordu, kitapta yazıldığı gibi bu parçaların vücuduna girdiğini sonra da içinde toplandiğını düşünmesi yetiyordu.
Ama bu parçacıklardan sadece bir rengte olanını vücuduna sokabilirdi, mavi rengi sevdiği için onu seçmişti mavi parçacıklar hızla Feridin etrafında dönerek gözeneklerinden içeri girmeye başladılar, bu enerji parçacıkları vücuduna girdikçe bedeninde olan safsızlıklar dışarı atılıyordu.
Enerji vücuduna girdiği gibi Ferid sanki vücudunun güçle dolduğunu hissetmeye başladı. Kendini üstün bir varlık olarak hissediyordu. Enerji onun vücudunda gezinip göbeğinin 2 parmak üzerinde toplanmaya başladı, enerji toplandıkça sıklaşıp oval şeklini aldı ve böylece Ferid dantiyanını oluşturdu.
Dantiyan oluştukdan sonra doğada olan mavi enerji çekim küvvetine yakalanmış gibi Ferid'e doğru çekilmeye başladı, enerji dantiyanına doldukça dantiyandan kırılma sesleri gelmesi bir oldu.
Bom
Bomm
Bommm
Daha bir seviyeye yeni geçmişken ard arda seviye atlamaya basladı ,seviye atladıkça gücü de artıyordu ve vücudunda kalan küçük safsızlıklar atılmaya başladı, vücudunun tüy gibi hafif olduğunu hissediyordu.
Dantiyanından gelen uzun bir seslerden sonra sonunda gücünün artması yavaşlayarak durmaya başlamıştı, gözlerini açıp vücudunu kontrol edince küçük çaplı bir şok yaşamıştı. Vücudu eskisine nazaran çok farklıydı, eskiden vücudunda azıcık kas bile bulunmazken şimdi vücudu uzun süre antreman yapan insanlarin vücuduna benziyordu.
Vücudu güçlendikten sonra cildi daha parlak olmuştu, uzaktan bakıldığında beli olmasada yakından bakıldığında cildi etrafa hafif parlaklık yayıyordu. Saçları da eskiden siyah olsada şimdi o kadar siyahdı ki sanki karanlıktan yaratılmış gibiydi.
Ferid seviyesini kotrol ettiğinde köken alemi 1. seviye olduğunu gördüğünde çok şaşırdı, kütüphanede okuduğu kitaplardaki bilgileriyle birlikte şimdi kendi neslinin dahisi olduğunu çok iyi biliyordu.
Ayağa kalkarak mağaradan çıkıp 1 km uzakta olan gölde kendini iyce yıkayıp üzerindeki siyah sıvıdan tamamen arındı, siyah sıvının bulaştığı elbiselerinide iyice yıkayıp kuruması için ağacın bir dalına astı. Çantasından da kendi için evden aldığı elbiselerden çıkarıp üzerine giydi. İşte şimdi canavar avlamaya hazırdı, kılıcını da çantasından çıkarıp beline asdıktan sonra her şey tamamdı.
Çantasını da sırtına asıp ormanın içinde kaynak canavarı aramaya başladı, 5 dakikalık arayışın sonunda bir tane kaynak canavarı bulmuştu, bu kaynak canavarı biraz garip olsa da karşısına vücut alemi 3. seviye olan siyah kürklü pençelerinden yeşil ateş çıkan siyah kürklü ateş kaplanı çıkmıştı.
Kaplan onu daha fark etmemişti. Ferid hikayerde söylendiği gibi kılıcına dantiyanından enerji gitiğini düşündü, ilk başta bir şey olmadı ama biraz daha odaklanınca vücudunda olan mavi renkli enerjinin 100\3'ü dantiyanından kılıcına akarak kılıcının keskin tarafında yoğunlaşmasıyla Ferid kaplan onu görmesin diye saklandığı çalıdan çıkarak kılıcını kaplanın kafasına savurması bir oldu.
Kaplan daha ne olduğunu anlamadan kafası vücudundan kopmuştu. Ferid yaklaşıp onun çekirdeğini aldı, vücudunu almak isterdi ama boyutsal yüzüğü olmadığı için onu geride bırakmak zorunda kaldı. Çekirdeği alıp sırt çantasına attıktan sonra kaynak canavarı avına devam etmeye başladı.
Ferid kaynak canavar avlarken zamanı unutmuştu son öldürdüğü kendi seviyesinde olan köken alemi 1. seviye siyah kurtla birlikte günün batmasına çok az kaldığını gördü, bugün çılgınca avlanırken birçok canavar öldürmüştü çantasında şu an 125 tane her seviyeden çekirdek vardı. Üstü başı pençe izleriyle doluydu, bu yaralar nereden baksan bir haftaya anca iyleşirdi, elbiseleri de kaynak canavarı kanı olduğu için üstüne birde bundan başka elbisesi yoktu.
İlk önce gidip çekirdekieri sattıktan sonra kendine güzelce bir boyutsal yüzükle birlikte yeni elbiseler de alması gerekiyordu ama kendine boyutsal yüzük alacağı için de çok heyacanlanıyordu.
Şehirde her şey normel ilerlerken uzakdan şehre doğru kan içinde birinin yaklaştığını muhafızlar görünce tedirgin oldular. Kanlı figür uzak olduğu için silik görünüyordu ama üstü başı kırmızı olduğundan muhafızlar bunun kan olarak yorumlamıştılar.
Bu figür tabiki de çılgınca canavar öldürdükten sonra şehre dönen Ferid'den başkası değildi, muhafızlar yaklaşanın çocuk olduğunu gördüklerinde biraz daha şaşırdılar.
Muhafız: Hey çocuk ne oldu sana böyle?
Ferid: Efendim yolda gelirken haydutların saldırısına uğradım canımı güçle kurtardım.
Ferid böyle söyleyince muhafız bir şey söylemeden yerine geçti. Ne sandınız? Ferid onlara tabiki de sabahtan akşama kadar çılgınca canavar avladığını söylemeyecekti .
Şehre girdiği gibi ilk olarak çekirdekleri satmak için kaynak canavarlarının alınıp satıldığı dükkana girdi. Onu içeride sakallarının beyazlamasına rağmen vücudu hala formda kalmış yaşlı bir adam karşıladı.
Dükkan sahibi kapının açılmasıyla içeriye giren çocuğa bakınca şaşırdı normalde böyle üstü başı kan içinde insanlar nadir de olsa gelirdi buraya ama bunun bir çocuk olması onu daha çok şaşırtmıştı. İlk başta dilenci olduğunu düşünüp onu kovmak istedi ama sonra bazı güçlü klanların kendini gizlemek isteyen efendileri aklına gelince bu kararını aklının bir köşesine attı.
Dükkan sahibi: Buyur çocuk ne alacaksın?
Ferid: Efendim ben kaynak canavarı çekirdeği satmak istiyorum.
Satıcı ilk başta şaşırsada aklına gizli efendiler geldiğinde verdiği karardan bir daha memnun oldu.
Dükkan sahibi: Kaç tane canavar çekirdeği satacaksın
Ferid bir şey söylemeden çantasını sırtından alıp kaynak canavarlarının çekirdeklerinin olduğu bölümü açarak içindekilerinin hepsini dükkan sahibinin karşısına boşaltınca satıcı büyük bir şok yaşadı.
Not:
Alemler:
Temel Alemi>Vücud Alemi>Ruh Alemi>Köken Alemi>Yer Yüzü Alemi>Gök Yüzü Alemi>Kral Alemi>Imparator Alemi>Yarı Tanrı Alemi>Tanrı Alemi>Ölümsüz Alemi.
Seviyeler:
Her alem 10 seviyeye ayrılıyor 10. seviyeyi geçtikde alem atlanıyor ve bir diğer aleme geçiliyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buzul Ejderha Soyu
FantastikHer zaman olduğu gibi odamda oturmuş bilgisayarımda kitab okurken, sağ tarafımda birden bir gariplik his ederek oraya doğru baktım. Bir de ne göreyim! Yatağımdan biraz uzak olan çalışma masamın dibinde bir geçit açılmış. Bunu nereden bildiğimi sorar...