FIRTINADAN SONRAKi GÜNEŞ

BEKLENMEDİK ŞAHIS

Mavi'den:

Offf şimdi ne yapacağım acaba?

Botan: Mavi güzelim senin ağaç tepelerinde ne işin var? Çabuk aşağıya in. Hadi abicim lütfen.

Mavi: Hayır siz beni zorla tutuyorsunuz.

Aslında böyle cesaretli konuştuğuma bakmayın içimde yavru bir kedi var. Ve o çok korkuyor. Botan bey bunu anlamış olacak ki

Botan: Mavi bak biz sana asla zarar vermeyiz. Daha doğrusu veremeyiz. Çünkü sen de bizim kardeşimizsin. Lütfen bak ağacın dalı kırılmak üzere. O yüzden kendine zarar vermeden in şuradan.

Botan Beyin bu söylediklerine inanıyorum  ya da inanmak istiyorum. Umarım bana zarar vermezler.

Mavi: Tamam inicem ama zarar vermeyeceksiniz.?

Yavaş yavaş  aşağıya iniyordum ki birden ayağım kaydı. Botan bey beni tutmaya çalışmasına rağmen yere düştüm.  Zaten ameliyattan yeni çıkmıştım bu darbe hiç iyi olmadı.  Ve koca bir karanlık.

Botan'dan:

Mavi'yi sonunda bulmuştum. Ağacın tepesine çıkmış yaramaz.  Aslında Mavi'den böyle birşey beklemiyordum. Şimdi ise Mavi'yi ağacın tepesinden indirmeye çalışıyorum. Ah miniğim meğersem ona zarar vereceğimizi düşünüyormuş. Bırakın ona zarar vermeyi onun saçının teline bile kıyamam ki ben.  En sonunda Mavi ikna olmuştu.Tam aşağıya inerken ayağı kaydı. Ne kadar tutmaya çalışsam da olmadı ve yere düştü. Hemen Mavi'yi kucağıma aldım. Kucağıma aldığımda kafası kanıyordu. Hayır. Lütfen Mavi'ye bir şey olmasın. Hızlıca eve geçtik. Mavi'yi koltuğa yatırdım ve Poyrazı aradım.

Bir süre sonra Poyraz ve Onat geldi. Mavi'nin teni beyazlamış , dudakları morarmıştı. Nabzına baktığımda çok yavaş olduğunu gördüm. Hastaneye gidemeyeceğimiz  için   güvendiğim doktor bir arkadaşımı aradım. Hemen buraya gelmesini söyledim. Aslında yarın bize misafirliğe  geleceklerdi.

30 dakika sonra arkadaşım geldi.  Mavi'yi görünce gözleri irice açıldı.' Ama bu olamaz' diye söylenmeye  başladı.

Poyraz: Abi  Mavi'ye bakar mısın!?

Ateş hemen tedavi etmeye başladı (Doktorun adı Ateş).  Mavi'yi  hemen  tedavi olması için hazırlattığımız  odaya götürdük.

Yaklaşık 2 saat sonra Ateş içeriden çıktı.

Ateş: Kafasına önceden aldığı darbe nedeniyle biraz zorlandım ama şu an iyi. Ortalama 3-4 saat sonra kendisine gelir. Bir de Mavi'nin hastanede ki ameliyatına ben girmiştim ve ölmüştü.?

Poyraz: Yok abi ya şimdi ben Mavi'yi seviyorum. O yüzden onu kaçırdım. Senin o hastanede çalıştığını bilmiyordum.

Ateş: Bakın Mavi babasından şiddet görüyor. Hakkında ufak bir araştırma yaptım.

Botan: Bir de Mavi o adamın öz çocuğu değilmiş.

Ateş: Botan abi  ben Mavi'yi görünce içimde garip bir duygu beliriyor. Yani aşk  gibi değil de kardeşlik duygusu gibi.

Botan: Oğlum  Mavi senelerdir aradığınız kardeşiniz olabilir mi?

Ateş: Bilmiyorum abi. İnşallah öyledir.

Ateş'den:

Botan abi hemen beni evlerine çağırdı. Aslında yarın akşam onlara gidecektik ama bir problem varmış herhalde. Çok fazla uzatmadan evlerine gittim.

Gördüğüm kişi ile şok geçirdim. Ama bu imkansız. Mavi baygın bir şekilde yatıyordu. Poyraz'ın bana seslenmesiyle  şaşkınlığıma  bir son verdim. Hemen Mavi'yi tedavi ettim. Sonrasında konuşmak için aşağıya indim. Duyduğum şey ile birlikte büyük bir şık geçirdim.

Mavi'nin babası üvey miş. Belki Mavi  bizim kardeşimizdir.

4 saat sonra Mavi'den:

Uyandığımda en son yere düştüğümü hatırlıyorum.

Aşağıdan sesler geliyor. Kalkmaya çalıştığımda kafamda ve kolumda bir sızı vardı. Tabi ya kafamı yere vurmuştum. Kolumdaki sızı ise serum vardı. Serumu yavaşça kolumdan çıkarttım. Ve zar zor ayağa kalktım. Yavaşça adadan çıkıp aşağıya inmeye başladım.

Aşağıya indiğimde kısa bir şok yaşadım. Ama bu nasıl olabilir. Ateş abi koltukta oturup diğerleriyle muhabbet ediyordu. Geldiğimi ilk  fark eden Onat Bey oldu. Yanlarına gidip tekli koluğa oturdum.

Mavi: Ateş abi senin buarada ne işin var?

Ateş: Güzelim sen tekrardan ufak bir kaza geçirdin o yüzden geldim. Bu arada Botan abim benim yakın bir arkadaşım. Bu arada  Mavi bütün olanlardan haberim var.

Mavi: Ya ben burada kalmak istemiyorum. Neden anlamıyorsunuz ki !?

Ateş: Bak güzelim burada hiç kimse sana zarar vermez.

Mavi: Ateş abi nereden biliyorsun? Hem Poyraz bana kaba davranıyor. Bu yüzden korkuyorum.

Ateş a Poyraz'ın kafasına vurdu. Bu yaptığına güldüm. Gülmem ile bütün kafalar bana döndü.

Mavi: Ne oldu?

Onat: Ya Mavi bir kez daha gülsene.

Mavi: Neden?

Poyraz: Kızım nedeni mi var çok güzel gülüyorsun.

Mavi: Teşekkür ederim. Ayrıca biliyorum. Güzel güldüğümü söyleyen çook.

Bu dediğimle   herkesin yüzü düştü.

Mavi: Ne oldu ki?

Ateş: Güzelim güzel olduğunu söyleyen  kim?

Mavi: Orasını bilemeyeceğim artık.

Gülmemek için büyük bir savaş veriyordum ki artık duramayacağımı anladım ve büyük bir kahkaha attım. Hepsi bene şaşkın şaşkın bakıyordu.

Mavi: Ya tamam şaka yaptım.

Bu dediğimle hepsi rahatladı. Bir süre sobra üşüdüğümü  hissettim.

Mavi: Bu arada ben üşüdüm.

Ateş: Harbi ya evin içi neden soğuk?

Poyraz: Mavi kaçmak için camı kırdı da.

Ateş: Vay be ufaklık sen neymişsin yaa...

Hayatın kötü olan tarafları kadar güzel olan tarafları da var. Sabah yaşadığım onca şeye rağmen hala gülebiliyorum. Aslında bu biraz da hayatı nasıl yaşamak istediğine bağlı bir şey.

Üzülmek mi?
   
   Yoksa

Mutlu olmak mı?

Sizce bir seçim yapmanın vakti gelmedi mi?

MERHABA ARKADAŞLAR. YENİ BİR BÖLÜM İLE KARŞINIZDAYIM. LGS OLDUĞU İÇİN BÖLÜM BİRAZ GEÇ GELDİ. EĞER HİKAYEMİ BEĞENDİYSENİZ  OY VERMEYİ  VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN. HEPİNİZ SEVİLİYORSUNUZ.💙🤗😍