Deminki cesaretimden eser yoktu. Sanki o cesaret bir yaprakmışta, rüzgarla dalından kopup uçmuştu.
Denizin yanından ayrılıp yeniden eve döndüm. Direk odama çıktım ve yatağıma oturdum. Düşünüyordum. Derin düşünceler içinde boğuluyordum.
Acaba şimdi nerdeydi Okan?Telefonumu elime aldım ve WhatsApp'a girdim. Okanın son görülmesi 17 dakika önceydi. Mesaj atmak istedim. Sonra durdum. Ama sevgim ağır basıyordu.
*Siz: Oyun oynamasaydın keşke. Söyleseydin anlardım.
*Yürüyen Ego: Ben daha önce hiç böyle hiss etmemiştim. Kalbime dur diyemiyorum.
*Siz: Buluşalım mı?
İlk defa bir erkeğe buluşma teklif etmiştim.
*Siz: Yani istersen tabiki:)
*Yürüyen Ego: Tamam olur. Birazdan orda olurum.
*Siz: Tamam
20 dakikaya gelmişti Okan. Çıktım ve arabaya bindim. Ne konuşucaktık bilmiyordum.
"Böyle olsun istemezdim"
"Ne olduki Okan?"
"Yanlışlıkla aşık oldum."
"Deniz söylediğinde çok garip oldum."
"Nasıl hiss ettin?"
"Şaşırdım ve..."
Durdum. Ben ne yapıyordum? Biz ne yapıyorduk?
"Ve?"
"Ve benim, birdenbire yüzünü değil, gözünü değil, senin sesini göresim geldi."
Sessizlik. Ölüm sessizliği. Kendimi bişey isteyipte, annesi almayınca kırılan çocuk gibi hiss ediyordum. Ne olacağımız belli değildi. Bu günümüz, geçmişimiz ve belkide geleceğimiz. Hiç birini bilmiyorduk.
"Şimdi biz..?" dedi Okan gözlerini kaçırarak. "Şimdi biz iki aşıkmıyız?"
Ah be Deniz. Ne çabukta arayıp söylemiştin onu sevdiğimi.
"Hıhı. Biz sadece iki aşığız."
İşte şimdi olmuştu. Herşey yerine oturmuştu. Duygularını biliyordum. Duygularımı biliyordu. Önümüzde tek engel vardı. Kendimiz...
Sen hiç kendinin düşmanı oldun mu? Hiç kendin-kendine engel olmaya çalıştınmı? Ben oldum. Biz olduk. Biz ayrı kalmaya mecbur hiss ettik kendimizi.
Ruhlarımız sevgiliydi. Ama dilimiz bunu inkar ediyor, kalbimiz bu acıya daha fazla dayanamıyordu. Yanında olmasına rağmen dokunamamak vardı. Çekinerek mesaj atmak vardı. Hani demişti ya Okan, "Aşk işte pembe pembe."
Aşk hiç bir zaman pembe olmamıştı ki. Pembe sadece hayaldi, rüyaydı. Aşk kırmızıda değildi. Yeşil, sarı.. Hiç biri değildi aşkın rengi.
Siyahtı. Evet siyah. Gece gibi. Gece bir gökyüzü gibi. Ve sen uçsuz-bucaksız karanlıkta, parlamayı başaran yıldız olmalısın.
Şimdilik Yıldızların Altındayız. Nasıl güzel parlıyorlar değil mi? Bizde onlara bakıyoruz. Ama bazen de yıldızlar bakar. İnsanlar kayar hayatımızdan...
_________________________________________
Yeniden merhabaaaaaa yıldızlarımmm🌟 naber nasılsınızzz? Evvetttt yeni bölüm de geldi. Fikirleriniz önemli. Bana belirtin. Oylamayı unutmayın. İyi okumalar♥️🌟
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızların Altında (TAMAMLANDI!) (KİTAP OLDU!)
Romance"Bana ceza olarak mı geldin Okan? Sen kalbimin mantığımla çelişkisi olmaya mı geldin?"