Instagram: hikayelerindeyasar
KARANLIK
"Tek sahip olduğu karanlık olan bir adamla, onun yoluna ışık olmak için kendini yakabilecek bir kadının hikayesi."
1.BÖLÜM "TANIŞMA"
Yollar beni nereye götürürse götürsün, hayatım boyunca sadece kendi istediklerimi yaptım. Kimsenin yoluna bakmadım, öyle yapsaydım kendi yolumdan sapardım.
Belime kadar gelen uzun saçlarım hareketlerim nedeniyle uçuşarak havada önüme dökülürken, kendimi dünyanın en harika insanı gibi hissetmeden edemedim. Saniyeler içinde yeniden hızla doğrulup belimi düzeltirken ellerimi havaya kaldırdım ve ayak parmak uçlarımda yükselerek kendi etrafımda döndüm. Müziğin son notasında kendimi yere bırakırken seyircilerle dolu olan salonda alkış sesleri yükseldi. Gururla gülümsedim.
Dans... Kendimi içinde var edebildiğim tek şeydi. Hayatı boyunca arayışta bir kadın olarak özgür olmak, istediğim işin içinde olmak bana iyi gelen, iyileştirici tek yoldu. Alkışlanmak, beğeni toplamak beni hep utandırsa da gözlerimi açıp seyircilere bakana kadar vücudumu zorlamak, ne kadar ileri gidebileceğimi görmek adına çabalamak varoluş sebebimdi.
Başımı kaldırdım ve selam vermek üzere diğer dansçı arkadaşlarımla öne gelirken gözlerim en önlerdeki onu buldu. Yedi haftadır her gösterimizde vardı. Onun hakkında hiçbir şey bilmiyordum ama onu bizi izleyen diğer beş yüz kişiden ayıran bir özelliği vardı, başı hep benim olduğum kısma çevriliydi. Baş dansçılara değil, bana.
Yirmili yaşların sonlarında olduğunu tahmin ediyordum. Üzerinde beyaz bir gömlek ve siyah bir kot vardı, dimdik oturuyordu. Siyah saçlarının birkaç tutamı alnına düşüyordu, sakalları birkaç günden biraz daha uzundu, gösteriyi alkışlamıyordu. Ama bütün bunlar önemsiz detaylardı. Ona bakan birinin dönüp tekrar bakmasını sağlayacak diğer detay gözlerini çevreleyen simsiyah güneş gözlükleriydi.
Yedi haftadır her dans gösterime heyecanla gelmemin diğer sebebi de o olmuştu. Ona bakınca heyecanlanmama ve nefesimin kesilmesine engel olamıyordum, hiç tanımadan içimde ona dair hisler büyüyordu.
Onu daha detaylı incelemek için deli gibi arzu duyarken koyu kırmızı perdeler kapandı ve tüm dansçılar sahneden çekildi.
"Çok iyiydi gösteri, emek veren herkese çok teşekkürler arkadaşlar." Yorgunlukla olduğum yerde derin bir nefes verdim.
Ayaklarım sızım sızlıyordu, son kırk saattir neredeyse hiç uyumadan çalışmıştım. Henüz çok iyi değildim ama daha iyisi olmak için çok çabalıyordum.
Dansa duyduğum tutku çok değil, bundan altı sene önce başlamıştı. On sekiz yaşımdayken, üniversite tercihi yapmam gerekiyordu. Babam dünyanın en katı disiplinli insanıydı ve kendisi Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinden birinde matematik dersleri veriyordu. Benim üniversite tercihlerimi de kendisi yapmıştı. Boğaziçi Fizik Bölümü... Hala hatırladıkça titriyordum. O zamanlar ona karşı çıkmam mümkün olmadığı için elimden hiçbir çıkar yol gelmemişti, babam ve annemle İstanbul'a gelmiş, babam tarafından böbürlene böbürlene kendisini tanıyan üniversite akademisyenleriyle tanıştırılmıştım. Annem dahil herkes Boğaziçi Fizik okuyacağımı sanıyordu.
Bense bulduğum ufak bir ara sonucu girdiğim Özel Yetenek Sınavı sonrasında Mimar Sinan Üniversitesi'nde, sahne sanatlarını ve dolayısıyla bale okumaya hak kazanmıştım. Ardından babam ve benim aramdaki savaşta aramızdaki tek güç olan anneme durumu anlatmıştım. Annem kıyameti koparmıştı, babamın yüreğine ineceğini söyleyip beni vazgeçirmeye çalışmıştı. Ama ben sonuna kadar dans hayalimin peşinden gitmiştim. Hayatım boyunca bu böyleydi zaten, bir hayalim varsa sonuna kadar giderdim peşinden, dünya ayrılsa vazgeçmezdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
RomanceGörme engelli bir iş adamı olan Alp Merih Demirhan, insanlardan uzakta izole bir yaşam sürmektedir. Kimseye açmadığı dünyasında tek başına ve yapayalnızdır. Ona rehberlik yapmak üzere evine yerleşen onun tam zıttı Ada Samyeli ile hayatı bütünüyle de...