Bebeklerime bakın bebeklerime bakın
Allah benim bu gelmeyen ilhamımın belasını versin amin tşk iyi okumalar
"Feza! Başardın! Attın! Attın!"
Üzerime sayamadığım kadar insan zıplarken duyduğum kelimeler bunlardı. Stadı süsleyen ışıkları göremez olmuştum, kalabalığın çığlıkları diğer tüm sesleri bastırıyordu. Sırt üstü uzanmaya devam ettim. Nefesimi toparlamaya çalışırken sıcak bedenler hissettiğim tek şeydi.
Ligin son maçı derbiydi. Şampiyonluk kesinleşmiş olsa da sezonun ilk yarısında yenildiğimiz için herkesin ezeli rakibi yıkıp geçme isteği vardı. Oyunda üstünlük hep bizdeydi lakin bir türlü golü bulamamıştık.
Son dakikaya kadar.
"Sen var ya sen, adamın dibisin sen." Pamir elimden tutup ayağa kaldırdı üzerimdeki yük azalınca.
"Bilmediğim bir şey söyle." Gülerek saçlarımı karıştırdı.
Maçı bitiren düdük çalınca tuttuğum nefesi deli gibi atan kalbimi sakinleştirmek için yavaşça verdim. Dediğim gibi şampiyonluk bakımından önemli bir maç değildi ancak derbide bir gol atmanın verdiği gururla durmadan gelen gülümseme isteğimi de bastıramıyordum bir türlü. Forma değiştireceğim oyuncunun elini sıkıp yedek kulübesinin arkasına yöneldim şampiyonluk seramonisi için düzenlenecek sahayı boşaltmak adına.
Saner'in havadaki eline hızla beşlik çaktım, binlerce tarafarın önünde olduğumuz için sarılma isteğimi görmezden gelerek. Hala gol atmanın getirdiği hazda azalma olmamıştı. Sıkılı dişleri arasından "İşte bu be," diyen Saner de aynı düşünüyor olsa gerekti.
"Aşağı gelsene." Suyumu içerken şaşkınca baktığını görünce yudumumu yutmadan elimle gelmesini işaret ettim. "Oyuncularla tanıştırayım." Gözlerindeki parıltıyı neredeyse çeneme gelen bir yükseklikte oturmasına rağmen görebilmiştim. Evet, evime çok defa gelmişlerdi ancak hiçbirinde Saner'le şahsi olarak tanıştırmamışıtm. Ne diyecektim, hizmetçim olduğunu mu? Arkadaşım olarak tanıştırsaydım bazılarının patavatsızlığını konuşturarak arkadaşımın neden ev işlerimi yaptığını soracağını biliyordum. Oysa şimdi hepsi Saner'in adını, yüzünü ve evimde ne yaptığını biliyordu.
"Saner!" Daha, kutlamayı bekleyen oyuncuların yanlarına yaklaşamadan Jose ağır aksanıyla kolunu omzuna attı Saner'in. Çatılan kaşlarımla Saner'i rahat bırakması için bakınca göz kırpmakla yetindi. "Somurtkan Feza'yı bırakalım mı burada?" Saner cevap beklercesine dönmüş bana bakıyordu.
Tuttuğum nefesi yenilgiyle bıraktım. "Fazla uzaklaşmayın."
Jose, Saner'i çekiştirirken "Tamam anne," diye bağırınca kurduğum cümlenin saçmalığını yeni fark etmiştim. Kendime gelmek için kafamı iki yana salladım Christene'in yanına yönelirken.
Açtığım kollarıma Mete'yi bıraktı. "Kıskandın mı?"
"Kimi?" dedim bilmezden gelerek.
"Saner'i, kimi olacak? Pamir'in Matthew'u kucağından aldıklarında baktığı gibi baktın arkalarından."
"Takımla tanıştıracaktım, Jose yapınca üzüldüm biraz." Yukarıdan attığı inanmayan bakışlarına değmemek için Mete'yi de alıp sahaya yöneldim. Pamir'i görür görmez kafamdaki düşüncelerden de kurtulmak adına neşeyle sekercesine bir adım atıp sesimi yükselttim. "Babası, bak kim geldi!" Mete'yi görür görmez gözlerinin içi imkanı varmış gibi daha fazla gülen Pamir anında kollarını açtı.
Elini kalbine atıp "Ah, satıldım," diyen Raúl'a gülerek elimi omzuna koydum.
"Hala alışamadın mı?"
![](https://img.wattpad.com/cover/217221432-288-k721169.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uzatmalar
Teen Fiction"Uzatmalara oynuyormuş gibi hissediyorum. Öyle boş, öyle amaçsız. Sadece çabalıyorum." "Uzatmalarda da maçı kazanabilirsin, biliyorsun." Feza'nın Hikayesi