Gulf eli hala havadayken karşısındaki aptalın yüzü dışında her yere bakıyordu.
"Demek oda bu politik birleşmeyi istemiyor.'' diye düşünüp bir çıkar yol bulmayı umut edecekken ellerinin hızla yukarı çekilip üzerine sıcak bir şeyin temas edilmesiyle refleks olarak elini çekmiş, karşısındakine yumruğu geçirecekken kulağına gelen klasik müzikle nerede olduğunu hatırlayarak yumruğunu ve gözlerini sıkıca kapatıp garsonun ona gösterdiği yere doğru yürümeye başlamıştı.
Mew kendisinden biraz daha uzun olan adamın arkasında salyalarını akıtarak bakarken ne içinde bulunduğu kalabalığın yargılayıcı bakışları ne de yemekten sonra annesinin nutukları hiç birini şuan önemsemiyordu.
Zihninde disko müziğiyle bu adamla seviştiği görüntüler önünde onbir dalda oscar almış porno gibi geçiyordu.
Ee haksız da sayılmazdı. Gulf Güney'in beklediğinin aksine oldukça yakışıklı ve takım elbise içinde sert bir profil çizse bile ender bulunan kristal vazolar gibi görünüyordu..
Ama bunu Gulfa ima ederek en son söyleyen kişi büyük ihtimalle nefes almayı bırakmış lisedeki sıra arkadaşıydı.
Esmer olan altın sarısı ve kraliyet motifleriyle süslü rahatsız sandalyede oturduğunda üzerindeki bakışlar azalmış sayılmazdı aksine Mildin kollarını kucağına almış ona gözlerini kısarak dalga geçen bakışlarıda eklenmiş ve bu törenden sonra o bacakları eline verilecek ikinci kişi olma hakkını kazanmıştı.
"Böyle bir şey beklemiyordum. "
Gulf yan tarafında ki aynı motiflerle işlenmiş sandalyeye kurulan kişiyi umursamadan masada dönen konuşmalara kulak kabartmaya devam ettiğinde Mew kulağına eğilmiş "Evlenmek pekte kötü bir fikir değilmiş. "Dediğinde Gulfun ölüm saçan bakışları saniyesinde onu bulmuş sertçe yutkunmasına neden olmuştu.
Kesinlikle azmak üzereydi belkide çoktan azmıştı...
Bir kaç saniye sonra küçümseyici bir gülüş ölüm saçan bakışların yerini aldığın da Mew ensesinden omurgasına doğru yol alan ter damlasıyla geri çekilecekken Gulf elini baldırına koyup öyle bir sıkmıştı ki nefes aldığını bile düşünmüyordu şuan.
"Kötü olan ne biliyor musun? Seni gece öldürmeyi düşünüyordum ama böyle dibime girip elini kolunu bana sürtmeye devam edersen düğün töreninden hemen sonra başını gövdenden ayırırım Prens Suppasit. "Diyerek hala gülümserken Kraliçe ikiliye kalp saçan bakışlarla bakıyordu.
Tamam bir gelini olmayacağı için kocasına çok yakınmıştı. Torun sevmeyeceği içinde ama şuan küçük bebeğine gülümseyen adam tüm gelin profillerini saf dışı bırakmış baş köşeye oturmuştu.
"Kocacım ne kadar da yakıştılar değil mi? Awwww benim bebeğime bak nasıl da gözlerini biricik damadımızdan alamıyor. "Dediğinde Kral bir kaç saniyeliğine bakmış olsa da Gulfun Mewi öldürecek gibi baktığına emin olmuştu.
"Ah şu kadınlar... "Diye önüne dönmüş karısının büyülenmiş haline yakınmıştı ki Başkanın ayağa kalkarak elindeki bardağa demir bir çubukla vurmasıyla dikkatini oraya vermişti. Gulf da sesle birlikte sıktığı bacağı bırakarak yüzünü ifadesiz tutup ayaktaki Başkana dönmüştü.
"Bildiğiniz üzere Kuzey'in ve Güney'in önümüzdeki zorlu yol için birleşmesi adına burada iki farklı insanın birleşmesine şahitlik ediyoruz. "Diyerek kısa bir süreliğine bakışları Gulfa kaysa da dikkatini çabuk toplayıp kalabalığa odaklanmıştı tekrar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love or War/MEWGULF
FanfictionBaskın,sert,taviz vermeyen bir Gulf Kanawut Gizemli,serseri Prens Mew Suppasit beni cezbetti umarım sizide eder. Romantik Komedi MewGulf versionudur. Twitter da aynı isimde Au olarak bulabilirsiniz...