fatale

otuz iki

abı sonunda 1k olmus cok mutluyum ANWODLLFLFŞ

*
perşembe
12.34
selim
ali

ali, bir haftadır sıkılmadan selim'le ders çalışıyordu. selim ise her kütüphaneye geldiklerinde en az beş dakika hayretle ali'nin ders çalışmasını izliyordu.

çaktırmadan bir fotoğrafını çekmişti bile.

"selim bu ne?"

selim, kahvesini masaya bırakıp ali'nin gösterdiği fotoğrafa baktı. elindeki telefonun kendi telefonu olduğunu ilk görüşte anlayınca istemsizce yanaklarına kan çekildiğini hissetti. ekrana yaklaşarak görüntüyü kafasında netleştirdiğinde utanarak başını geriye çekti ve güldü. "abi, ilk defa ders çalışırken gördüm. bir daha göremem diye ölümsüzleştirmek istedim."

ali, gülerek fotoğrafı kendisine gönderdi. "burnum güzel çıkmış."

"burnun zaten güzel değil mi?"

kilit tuşuna basıp başını yan çevirdi ve karanlık ekranda kendisine baktı. "yok be abicim. fazla minyon, yüzüme gitmiyor."

"yerinde olmak isteyen kaç kişi var biliyor musun sen?" dedi ali'nin elinden uzattığı telefonunu alırken.

"biliyorum da, karakteristik burun daha çok hoşuma gidiyor."

"kafayı sıyırmışsın sen." ali, muhtemelen bir gün burnu kırılana kadar yapılı burunlu olmanın güzelliklerini anlayamayacaktı.

"yapamadığım sorular var." dedi sırada arkasını tamamen dönerek. önlü arkalı oturmuşlardı. sabah dershaneye erken gelip ders çalıştıkları için tüm sıralar boştu. "sana sorayım mı?"

"ne sorusu?" dedi whatsapp'ta yazdığı mesajı gönderirken.

"türev."

"oha amına koyayım." dedi gülerek telefonu kenarı bırakarak. "en son ebob-ekok çözüyordun, türeve ne ara geldin?"

"ayt'yi ayrı gidiyorum. dün limiti bitirdim, bugün türev'e geçtim ama anlayamadım bazı şeyleri."

"bir haftada limiti mi bitirdin?" dedi gözlerini irileştirerek. "limitten yapamadığın soru var mı peki?"

"bir iki tane grafik sorusu var ama kendi salaklığımdandır muhtemelen." selim, kaşlarını kaldırarak ali'ye baktı. "cidden, inanmıyorsan bak?"

"hangi kaynaktan çözüyorsun sen?"

"limit."

"sor hadi türev sorunu." ali, test kitabını arka sıraya bıraktığında selim arka sayfaları karıştırdı. limit sorularının hepsinin gerçekten çözülü olduğunu görünce kaşları iyice havaya kalktı. "cidden çözmüşsün."

gözlerini devirdi ali. "yalan mı söyleyeceğim?"

"bunu mu soruyorsun?" diyerek altıncı soruyu gösterdi.

"evet."

"maksimum-minimum mu çözüyorsun?" dedi iri gözlerle ona bakıp. "bitirdin mi diğer konuları?"

"atladığım sayfalar vardı. türev temelim var."

"temelin yeterli mi? yapabildiğinden emin misin?" selim'in onu ders konusunda küçümsemesi ali'yi sinir etmişti. bu yüzden bir kez daha gözlerini devirdi.