..................................................................
Hepinize keyifli okumalar dileriz.
ÇOOK SEVİLİYORSUNUZZ.
🖤💜🖤..................................................................
Bizi duyan Hanife Abla'da tüm ışıkları çoktan açmış ve babamın emriyle polisi aramak için çoktan harekete geçmişti.
Evin içinde survıvor pistinde gibi koşturuyordum adetaa.
Bu sırada da babam hemen arkamdan geliyordu.
Beliz'in olduğu tarafa koşarken baktığımda Beliz'in çocuğun bacağına yapıştığını fark ettim.
Başka bir durumda olsaydık bu yaptığına eminim çok gülerdim.
Deli kız işte.Beliz'in yanına koşmaya devam ederken çocuğun ona yumruk attığını görünce beynime kan sıçradı, eminim sinirden yüzümdeki tüm damarlar belli olmuştur ve kıpkırmızı kesilmişimdir.
Beliz'le çocuğun olduğu tarafa adete uçtum ama çocuğa yetişemedim çoktan kaçmayı başarmıştı, bende hemen arkasından fırladım ve koşmaya devam ettim.
Tabi Beliz'in yediği yumruğun etkisiyle bayıldığını ve burnundan kan şelalesi fışkırdığını görmedim bile.
Çocuğun arkasından koşarken ağızımdan bir sürü küfür fışkırıyordu.
Gerçektende hızlıydı.
Zar zor yetişmeye çalışıyordum ama hep 10 adım önümdeydi.Bir ara yetişir gibi oldum ama o sırada da nefesim tükendi.
Mecburen durmak zorunda kaldım.Kaçtığı caddelerde soluklanmak için durmuştur diye düşünerek sokakları tek tek dolaştım ama izine rastlayamadım.
Bende eve geri dönmek zorunda kaldım.
Beliz'in yediği yumruktan sonra, iyi olucağı aklımın ucuna bile gelmiyor.
Beliz'i düşündüğüm için eve koşarak gittim.
Eve döndüğüm gibi yaptığım tek iş Beliz'e bakınmak oldu.
Daha içeriye geçmeden Hanife Abla yolumu kesti.Ben soluk soluğa ne oldu gibisinden kaş göz haraketleri yaparken Hanife Abla'da benimle konuşmaya başladı.
"Üstüne düzgün bir şeyler giy çabuk hastaneye gidiyoruz."
Fazlaca sorgulamadan hızlıca odama çıkıp ışık hızıyla üstümü değiştirdim.
Merdivenlerden inerken Hanife Abla'nın"Acele ett!"
Diyerek bağırdığını duyabiliyordum.
Hanife Abla çoktan taksi çağırmıştı hemen taksiye binerek hastanenin yolunu tuttuk.
Takside bile hala soluk soluğaydım.
Hanife Abla hazırlıklı olucak ki çantasından bir şişe su çıkarıp bana verdi.
Bazen yanında çanta mı yoksa market mi taşıyor anlayamıyorum.
Gerçi bir keresinde çantasında tırnak makası taşıyan bir kadın bile görmüştüm, pess yani.
Kadınlara akıl sır erdiremiyorum.
Hastaneye geldiğimizde hızlıca taksiden inip hastane lobisine doğru koştum.
Aceleden telefonumu almayı da unutmuştum...
Lobideki personellere kısaca Beliz'in nerede olduğunu sormaya çalıştım ama nedense kekeleyip durdum.
O sırada koridorda babam belirdi ve bizi Beliz'in yanına götürdü.
Yanına gittiğimde pekte iyi bir halde gözükmüyordu.
Sol kaşının üstünde küçük beyaz yara bandı gibi bir şey vardı. Galiba kaşı felan patlamış ve gözünün kenarında kocaman bir şişlik vardı.
Allahtan tam gözüne gelmemiş o yumruk.
Gözüne gelseydi gözü şişerdi ama sadece gözünün yan tarafında şişlik ve morluk var...
O çocuğu hele bir bulayım attığı yumruğu fazlasıyla bir yerlerine yediricem, görür o...................................................................