Okul

73 2 3
                                    

Raph önündeki yazıları zorla okuyordu sanki. Alfabe zor değildi, bir iki tuhaf kelime harici anlamlarını öğrenmek zor olmamıştı. Ama şu önokulda öğretilen şeyler o kadar sıkıcıydı ki!

Aynı cümleyi beşinci kez okudu, ama yine anlayamadı. Sinirle elindeki kalemi sıktı. Çıt sesini duyunca avucunu açtı ve kırık kalem parçalarını çöpe attı. "Bana bir kalem daha ver Ymir." dedi sıkkınca.

Leo ofladı. "Bu kırdığın beşinci kalemdi Raph." dedi hafif öfkeyle. Raph tepki vermedi. Ymir Raph'a bir kalem daha fırlattı.

"Bu kitap çok saçma! Hiçbir şey okunmuyor!" diye isyan etti Mikey. "Şu amalpot ne demek bilen var mı?"

Leo elindeki defteri kenara koydu, ayağa kalktı. Çalışma odasındaki boş masada çalışmak yerine yerde uzanarak çalışan Mikey'nin yanına gitti.

Kitaba kısa bir göz attı. Kitabı Mikey'nin elinden aldı, ters çevirdi ve geri verdi. "Hey! Artık okuyabiliyorum!" dedi Mikey neşeyle.

Leo başını iki yana salladı. Ymir "Ne durumdasınız?" diye sordu. Raph elindeki kitabı salladı. "Elime aldığım üçüncü kitap bu." Ymir "Bu harika!" dedi neşeyle. "Diğer ikisini ilk kısımlarını bile bitirmeden bıraktım." diye açıkladı Raph.

Ymir tepki veremeden Mikey, "Temel teknoloji, günlük hayat ve basit matematik. Kulağa ne kadar da güzel geliyor!" dedi sahte bir heyecanla. Sonra yüzünü buruşturdu. "Ama içerikleri çooooook sıkıcı."

Ymir Leo abisine baktı. Leo masumca gülümsedi. Ymir onun da diğerlerinden farklı olmadığını biliyordu. Bu kitaplar önokul seviyesine göre, yani 2-7 yaş arası çocuklara yazılmıştı.

Cloudlys'in okul sistemi basitti. 5 yıllık bir önokul, 8 yıllık bir okul dönemi vardı. Mutant kaplumbağalar küçükken çok hızlı gelişiyorlardı, sonra gelişimleri yavaşlıyordu.

16 yaşındaki bir kaplumbağayla 30 yaşındaki bir kaplumbağanın arasında sadece bir iki parmak boy farkı vardı.

Okuldan mezun olanlar bir sınava giriyordu. Aldıkları puanlara göre de üstokullara yerleşiyordu.

"Sen ne yapıyorsun abi?" diye sordu Donnie abisine, daha doğrusu olması gereken yere bakarak. "Donnie abi?" dedi merakla.

Leo etrafına baktı, Donnie odada değildi. "Bilgisayar odasına bak Ymir. Muhtemelen oradadır." dedi umursamazca.

Ymir abisinin dediğini yaptı.

Donnie bilgisayarın başındaydı. Bardaktaki bitki çayını içti. Normalde bitki çayı sevmezdi ama Cloudlys'e has bitki gerçekten de harikaydı.

"Ne yapıyorsun abi?" diye sordu Ymir. Donnie gülümseyerek baktı yanına gelen kardeşine. "Hiç." dedi masumca. "Sadece kitaptaki tüm yazıları tarayan, sistemde kayıtlı her türlü önokul sınavında geçen anahtar kelimeleri saptayıp önokul kitaplarındaki yerlerini belirleyerek içinde bulundukları paragrafları kopyalayan, bilgileri tekrar tarayıp işe yaramaz olanları ayıklayan bir program yazdım o kadar."

Ymir gözlerini kırpıştırdı.

Donnie ofladı. Hayır, onu anlamamaları değildi problem, Donnie'nin bunu her seferinde unutup sanki anlayacaklarmış gibi açıklamasıydı.

"Kitapların özetini çıkarıyorum." dedi.

"Bu harika!" dedi Ymir. "O zaman abilerimin tek tek kitapları okumasına gerek yok?" diye sordu. "Hayır ama yine de-" Ymir duyması gereken kelimeyi duymuştu.

"Abi!" diyerek daldı çalışma odasına. "Donnie abim kitapların özetlerini çıkarıyor. Bu yüzden dışarı çıkabiliriz!" İlk tepkiyi ayağa fırlayan Mikey verdi. "Bu harika! Hadi gidelim!"

Ninja Kaplumbagalar GEZEGENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin