Bölüm 2

170 20 6
                                    

Multimedia ; Asya'nın sıra arkadaşının çizdiği resim :)) adını diğer bölümde yazıcaam

Girmek için hazırdım artık. Okulun kapısından girdiğimde herkesin gözünün üstümde olduğunu farkettim. Ders saatiydi ve bu kadar kişinin neden dışarda olduğunu anlayamamıştım, burda böyleydi sanırım..

Okulun içine girmeden dikkatimi çeken şey okulun yanında bankta oturan bi gruptu. Bir kişi hariç hepsi bana bakıyordu. Allahım çok yakışıklılardı. Herneyse napıyorum ben ^^

Okula girdim ve merdivenleri çıkmaya başladım, birine müdürün odasının yerini sorduktan sonra odanın önüne geldim ve kapıyı çalarak içeri girdim. Müdür eniştemin arkadaşı olduğu için beni tanıyordu o yüzden bana daha farklı davrandı. Sınıfımın yerini tarif ederken odanın kapısı çalmadan içeri biri daldı ve bağırmaya başladı. Ne olduğunu anlamaya çalıştım, kısa süreli bi şok geçirdim sanırım.

Odaya giren çocuk "Haluk hocaa! bidaha o kıza dokunmayacaksın yoksa sonun kötü olur" diye bağırıyordu. Ne olduğunu çözmeye çalışıyordum. Haluk hoca "tamam tamam" diyerek geçiştirdi ve güvenlikle çocuğu dışarı çıkarttı.

Neler olduğunu sormayacaktım çünkü karışmak istemiyodum, en azından ilk günden. Haluk hoca içeri girdiğinde artık çocuğa ne dediyse bağırma sesleri kesilmişti ve çocuk gitmişti.

Sınıfımın yerini öğrendikten sonra yukarıya doğru çıkmaya başladım. Koridor boştu, herkes derse girmiş olmalı diye düşünerek sınıfımın kapısını çaldım ve içeri girdim.

Bu sınıf çok kalabalıktı, ve nerdeyse hiç boş yer yoktu, sadece en arka 2li sıra boştu.  Hocadan izin alıp oraya geçtim. İsminin Esra olduğunu öğrendiğim hoca bana kendimi tanıtmamı söyledi ve herkesin gözlerinin beni  üstümde olduğunu hissedebiliyodum.

Başladım "Ben Asya, 17 yaşındayım . Buraya Ankara'dan geldim" dedim ve hocanın sorularını cevaplamaya başladım.

"Önceki okulun neydi canım? "

"Özel okulda okuyodum ben" dedim. Hakkımdaki fısıldaşmaları az da olsa duyuyordum. Hocanın yerime oturmama izin verdiği zaman yerime oturdum ve dersin başlamasını bekledim. Ders başladıktan yaklaşık 10 dakika sonra kapı çalmadan biri içeri girdi ve özür dilemeden boş yer aramaya başladı gözleri. Yanımın boş olduğunu görünce, yanımdaki boş sıraya doğru yürümeye başladı. Allahım nasıl bi tatlılıktır bu,  tatlılıkta değil aslında, çok çekiciydi. Giydiği tişörtten kasları belli oluyodu, donuk bi tipi vardı ama mükemmel yüz hatlarına sahipti.

Yanıma gelip oturduğunda gözümü ayırmadan ona bakıyordum. Oysa bana hiç bakmadı, göz ucuyla bile.

Ders bitene kadar önündeki deftere bişeyler karalıyodu, kapak tarafı benden yana kapalı olduğu için hiçbişey göremiyodum. Bi konuşma başlatmak için konuşmaya başladım 

"Ben Asya " dedim.

Boş gözlerle bana baktı, banane dermiş gibi.

" Yenisin sen sanırım "dedi.

" evet yeni geldim "dedim ve hafifçe gülümsedim. Onda bir mimik bile oynamıyordu. Sonra tekrar gözlerini karalama yaptığı deftere dikti ve bişeyler daha çizdi. Dersin bittiğini söyleyen hoca sınıftan çıkarken, adını bilmediğim sıra arkadaşımda bişeyler çizdiği defterin sayfasını koparıp giderken çöpe attı.

Çok merak ediyodum. Onu gidip çöpten çıkaracak değildim ya. Yok canım..

Sınıfta 2-3 kişi kalmıştı, çıkmaları için dua ettim ama nafile. Deli cesareti geldi birden ve bi kağıt parçası koparıp çöpe doğru ilerlemeye başladım. Atarken kağıdı yere düşürdüm ve aynı anda çöpün içinden kağıdı alıp direk dışarı çıktım. Hem tuvaleti arıyordum hemde kağıdı cebime sokuşturmaya çalışıyodum. Tuvaleti gördüğüm an içeri girdim ve bi tuvalet kapısını açıp içeri daldım. Cebimdeki kağıdı çıkarıp açmaya başladım. Açtığımda resmen şok geçirdim. Bu bu benim resmimdi, beni çizmişti, hemde doğru düzgün yüzüme bile bakmadan. Mükemmel bi çizimdi.

Şimdi anladım ona adımı söylediğimde yüzüme uzun uzun bakmıştı, o anda yüzümü kafasına kazımış olmalı.

Aman Allahım gerçekten çok şaşırdım, ismini bile bilmiyorum daha..

Şimdilik resmi düzgünce katlayıp cebime koymaktan başka bişey yapmak gelmiyo elimden, herşey şimdi başlıyo işte..

Cennet GibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin