~13.Bölüm~

637 57 29
                                    







İyi okumalar canlarım. Yorumları ve oyunuzu kullanmayı unutmayın olur mu?

Bölüm sonundaki yorumunuzu özellikle merak ediyorum. Önemli bir detay var bizimle. Sizleri orada bekliyorum.
Hepinize iyi okumalar, çok öpüyorum.


❤️🌸




"Nasılsın Zeynep? Bugün yoktun."

Zeynep derin bir nefes alırken parmaklarını şakaklarına götürüp hafifçe ovuşturdu.

"Teşekkür ederim iyiyim. Evet, izin aldım Nejdet bey sağ olsun sorun çıkarmadı."

"Bir sorun yok değil mi? Yardım edeceğim bir şey var mı?"

Zeynep onun bu fazla ilgili hali altında yalan söylemek istemese de mecburdu.

"Hayır hayır herhangi bir sorun yok. Evle ilgili halletmem gereken birkaç sorun vardı sadece. Verda izin alamayınca ben halletmek istedim. Sen nasılsın? Yoğun muydu bugün?"

"Aksine, sakindi. Kahve içip sohbet etmek için sana gelmiştim ki olmadığını gördüm. Ufak bir hayal kırıklığı ile geri döndüm."

Zeynep başını arkaya yaslarken yine çaresiz hissediyordu.

"Yarın sabah kahveler benden o zaman."

Ama yarın kesinlikle düşündüğü gibi olmayacaktı. Aynadan gözlerini gözlerine kenetlemiş adam, yarın beklemeyeceği bir biçimde evinde olacaktı!


**********

Zeynep hastanede geçirdiği birkaç saatin ardından bedenindeki yorgunluğu ve kırılmışlığı asla engelleyemediğinden şaşırdığı bu durum karşısında test yaptırmıştı. O kadar bitkin hissediyordu ki, bakılmaktan korkuyordu! Test sonuçları değerlerinin oldukça düştüğünü gösterirken Zeynep hem şaşırmış hem de birkaç ay da oluşan yoğunluğunu düşündüğünde hak vermişti. Böyle şeyleri çok az yaşardı. Alışık değildi.

Başında oluşan ağrı ile bedeni daha da yorgun bir hal alırken birkaç saat daha beklemiş ve en sonunda dayanamayarak doktor arkadaşının verdiği vitamin ve destekleri yazdırarak izin almıştı. Zaten çıkış saatine de az kalmıştı. Eşyalarını alıp çıkışa inerken Engin aceleyle gelip onu yakalamıştı. Adamın yüzünde endişeli bir ifade varken Zeynep'in kolunu hızlıca tutmuştu.

"Dinlen, tamam mı? Uyu ve kalkınca da bana haber ver. Bir şeye ihtiyacın olursa çekinmeden ara."

Zeynep ona minnet dolu gülümserken beynine vuran ağrı ile gülümsemesi kesildi. Araba kullanma düşüncesi bile zihnine ağrı veriyordu.

"Mutlaka ararım, teşekkür ederim Engin. Bir an önce gitsem iyi olacak."

"Tamam. Haber bekliyorum."

Zeynep onu onaylayıp dışarıya çıktığında bedenine çarpan soğuk biraz da olsa iyi gelmişti. Üzerindeki kırgınlık her geçen dakika artarken hızlıca arabaya yerleşmiş ve verilen eczanede durarak verilenleri almıştı. Ardından ise hızlıca eve vardığında  bedenindeki yorgunluk inanamayacağı dereceye çıkmıştı. Gözlerinin içindeki sıcaklık ve ağırlık ile koltuğa otururken adeta dik duramayarak yana doğru kaymıştı. Gözleri hızlıca kapanırken ne olduğunu algılaması da durmuştu.

Zorla doğrulup kabanını çıkarırken derin bir nefes alarak götürüp asmıştı. Biraz gezinmek iyi gelir diye düşünürken daha da yoruluyordu. Gözleri adeta kapanıyor, midesi kasılıyordu. Yorgunluk her yerine yerleşmişken grip olmanın kıyısında geziniyor gibiydi. Dönen başı ile hafif sarsak adımlarla odasına gidip oturarak üzerine sıcaklıktan biraz uzak kalabilmek adına siyah bir tayt ve kalçalarını kapatan V yaka bir tişört giyinmişti. Kış ayında olmanın zıttına giyinmişken buna mecburdu. Elini yüzünü yıkayıp saçlarını ise geriye almıştı. Kemiklerindeki ağrı artarken boğazı kurumuştu. Bedeni su ihtiyacı ile sarsılırken banyodan çıkmıştı. O kadar yavaş hareket ediyordu ki eve girdiğinden beri neredeyse yarım saatten fazlası olmuştu.

BAŞLANGIÇ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin