Patron | Lee Taeyong • mafya kurgu (Çeviri)

3

"Güven bana bu hiç iyi bitmeyecek.O kız gibi dikkatiğini dağıtan şeylere odaklanacak vaktin yok." Jaehyun ve Johnny ikisi birlikte patronlarına endişeyle baktılar.

"Çok masum görünüyor." Taeyong'un iki en yakın arkadaşına cevabı sadece buydu.

"Taeyong Johnny haklı.Göreve odaklanman lazım." Jaehyun patronu ve en yakın arkadaşına bir adım atıp elini omzuna koydu.

"Biliyorum." Derin bir iç çekti Taeyong  dosyayı tekrardan açarken. Sıradaki görev için düzeltmeler yapıyordu.

.

"Bu çok ürkütücü." dedi Mina gazeteyi suratımın ortasına doğru tutarken.

YENİ MAFYA SALDIRISI - 14 ÖLÜ

Başımı salladım latte macchiato'mdan bir yudum alırken.

"Tamam.Bügün baya dağılmışsın.Neyin var?" Mina gözlerimin içine bakabilmek için gazeteyi indirdi.

"Gerçekten bunun hakkında konuşmak istemiyorum.Bu sadece-Aman Tanrım!"

Neredeyse latte macchiato'umu düşürüyordum kırmızı saçlı çocuğu yanında iki arkadaşıyla yürürken gördüğümde.

"Ne?" Mina arkasına bakarak sordu.

"Oh neden baktığını görebiliyorum.Yakışıklılar.Sarışın olana mı yoksa şu uzun boylu olana mı bakıyorsun?" Onlara tepeden tırnağa taradı ve sarı saçlı arkadaşı fark edip ona baktığında bile durmadı.Çocuk yanındaki iki arkadaşını dürttü ve şimdi üçü birden dönmüş bize bakıyorlardı.

"Hey,Selam!Arkadaşım iyi göründüğünüzü düşünüyor ve bence de öyle." Mina neredeyse haykırdı.  Yüzüm kıpkırmızı oldu tabi o üç çocuk da kesinlikle yıkılmışlardı gülmekten.

"Kimin yakışıklı olduğunu düşünüyorsun Y/n?" kahve içen çocuk masamıza ciddi bir ifadeyle yürüdü ve Mina'nın yanına,karşıma dikildi.

"B-ben şey ö-öyle...hayır." Kekelemeye başladım ve Mina bana şok olmuş bir ifade ile baktı.

"Siz ikiniz tanışıyor munuz?" Mina ona bakmak için döndü ve Taeyong başıyla onayladı.

"Evet,daha önceden rastlaşmıştık. Bu sefer gece yerine şimdi takılalım.Yada ikisi de olur."

Kalkarken tek yapabildiğim başımla onayladım.

"B-bu gece?" Mina şaşkınlıkla sordu.

"Seni sonra aryacağım." Kafeden ayrılırken Mina'ya hızlıca sarıldım.

Tüm günü birbirimizi tanımaya çalışarak geçirdik.Aslında o kendinden pek bahsetmemişti ama yine de eğlenceli bir gündü.

Her zamanki yerimizde oturuyorduk.O elinde kahvesi bense dondurmamla.

"Yarın tekrar görüşecek miyiz?" diye sordu umutlu bir ifade ile.

"Tabii,her zaman." Dudaklarının hafif bir gülümseme şeklini aldığını gördüm. Ama ne kadar dudakları hızlı kıvrıldıysa gülümsemesi de o kadar çabuk yok oldu.

"Taeyong." dedi bir müddet sessizlikten sonra.

"T-Taeyong."

"Adım.Taeyong." Bana döndü ve boşta olan sol eliyle sağ elimi tutarak ellerimizi birbirine kenetledi.

"Oh." gülümsedim yanaklarım gül pembesine döndü. Taeyong kıkırdadı.

Her zaman olduğu gibi ilk ayrılan oydu.Bende onu takiben kalktım.

"Seni yarın tekrar göreceğim Y/n.Kendine iyi bak." Şaşırtıcı bir şekilde beni kendine çekti ve sıkı bir şekilde sarıldı.Kokusu burnuma dolmuştu.

Kendimi güvende hissettirdi. Sarılması o kadar hoşuma gitmişti ki ondan geri çekilmek istemedim.Ama birkaç saniye sonra Taeyong geri çekildi ve yolun diğer tarafına doğru yürümeye başladı.

"Taeyong!" Arkasından seslendim. Durdu ve bana doğru yürüyerek birazcık yaklaştı.

"Evet."

"Seninle vakit geçirmek çok güzeldi.Umarım bunun farkındasındır." dedim arkamı dönüp eve doğru yola koyulmadan önce.

Eve döndüğümde saat gece 3.56 idi. Kapıyı sessizce açtım ve karanlık olan evin içerisine girdim.

"Sen nerelerdeydin?" diyen babamın sesi ile irkildim. Işığı yaktığında onu Hanbin ile birlikte mutfak kapısının orada dikilirlerken gördüm.

"Oh,Mina'lardaydım. Kdrama izlerken uyuya kalmışız." Yalan ağzımdan çok çabuk çıkıvermişti ama yemiş gibi görünüyorlardı.

"Otur Y/n.Seninle konuşmamız gerekiyor."

------------------

Yeni bölümler en geç iki gün içerisinde yükleniyor.